Belleğin iki çeşidi - Hatırlama tekniği - Tekniğin kullanılması - Bellek nedir? - Zihinde kalmak nedir? - Bir şey niçin zihinde kalır? - Özellikle ilgi duyulan daha iyi bellenir - Bellek ölçümü.
‘Hatırlayış, ey beynin bekçisi!’ Shakespeare: Macbeth.,
Hiç kuşkusuz insanın mucizemsi yeteneklerinden biri. Bellek-siz, her günkü işlerimizin, bizim için artık alışkanlık haline gelmiş ve hemen hiç önemsemediğimiz işlerin çoğunu yapamaz hale düşeriz.
Ne var ki, belleğimizin bir benzeri bulunmayan varlığından ve hayatımızı doğrudan etkileyecek derecede öneminden haberdar olduğumuz halde, bu zihinsel yetinin asıl niteliği üzerinde hiç kafa; yormaz, onu kendi haline bırakırız.
Oysa otomobilimizin, televizyonumuzun, çamaşır makinemizin, buzdolabımızın ve elektrikli ızgaramızın nasıl çalıştığını anlamak için ne çabalar harcarız. Bu araçların işleme tarzını, elbette ki onlardan daha fazla yararlanmak amacıyla derinlemesine inceleriz.
Buna karşılık doğanın bu en dahiyane icadına, sanki olduğun-; dan çok daha önemsizmiş gibi bakıyoruz. Halbuki hatırlamak, insanlığın bugüne kadar bir benzerini yapamadığı, olağanüstü karmaşıklıkta bir makinenin - beynin - en önemli işlevidir. Beynimiz aslında ancak bir buçuk kilo gelen, hayli gösterişsiz bir nesnedir. Gerçi insanların çabalarıyla beynin işlevinin hiç değilse bir kısmmı yerine getirecek makineler yapılmadı değil, ancak bunların en küçüğü bile birkaç ton ağırlığındadır. Öte yandan beyin, çok daha nazik bir organdır. Bu yüzden de doğa onu sert kemikten, koruyucu bir kabuk
içine almıştır. Ve bu liflerden, tellerden, örgülerden oluşma küçük topak, bütün hareketlerinizin, bütün düşüncelerinizin ve bütün sözlerinizin çıkış noktasıdır.
DERLEYEN... (EDİTÖR)
İletişim:
[email protected]