• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

İletişim Kurma

Kişisel Gelişim

Hepimizin geliştirmesi gereken bir beceri "de etkili iletişimdir. Patronunuz, çalışanlarınız, iş arkadaşlarınız, dostlarınız, çocuklarınız, eşiniz—herkesle açık bir şekilde iletişim kurmanız, yaşadığınız ve çalıştığınız koşulları geliştirmenizin ve [başarınızın önemli bir parçasıdır. Birçok kimse iyi iletişimciliğin sonradan kazanılan bir özellik olmayıp doğuştan geldiğini, bazı insanların da doğal olarak iyi konuşmacı ve motive edici olduğunu düşünürler. Geri kalanların yedek kulübesinde oturmaya mahkum olduklarını sanırlar. Doğru değil. İletişim de bahsettiğimiz diğer şeyler gibi bir alışkanlıktır. Ve, bir alışkanlık olduğu için de öğrenilebilir ve ustalaşılabilir. Aslında öylesine önemli bir alışkanlıktır başarı yolunda kendi özel yerini almayı hak eder. Biraz da farklıdır. Edinmeye çalıştığınız diğer iyi alışkanlıklar gibi, kendinizi yönlendirmekleri ve kendi iç dikkatinizden ibaret değildir. Dikkate alınması gere

Siz Nasıl Bir Dinleyicisiniz?

Kişisel Gelişim

Karizmaya sahip insanları düşündüğümüzde, olasılıkla iyi konuşan kişileri düşünürüz. Ve gerçekten de önceki bölümde sesli imajın, ses niteliğinin ve halka etkin hitabetin önemini vurguladık. Fakat bu resmin ancak yansıdır. Sizi birinin dikkatini ve güvenini kazanmak istediğinizde, dinlemek en az konuşmak kadar önemlidir. İyi bir dinleyici olmanız insanları size çeker; zayıf bir dinleyici olmanız ise sizden uzaklaşmalarına neden olur. Karizma sahibi birini bulun ve şüphesiz başarılı bir dinleyiciye rastlarsınız. Zayıf bir dinleyici olmak işçiler ve işverenler, satış uzmanları ve müşteriler, çocuklar ve ebeveynler ve eşler arasında kabul edilen bir sorundur. Etkin bir dinleme eksikliği aynı zamanda müşteri kaybına, siyasi kampanyaların kaybedilmesine ve davaların kaybedilmesine yol açar. Aslında, liderlik etkin bir dinleyici olamayan bir kişi için neredeyse imkânsızdır. Yanlış iletişim, hata ve tekrarlanması gereken işler, zayıf dinlemenin yaygın yan etkileridir

Q (Zekâ) Testi

Kişisel Gelişim

Çoğu okul psikologu I Q Testi için ana okulununu erken olduğunu düşünür. Gerçekten de çocuk ilkokul birinci sınıfa geldiğinde bile bu testin yapılması uygun görülmez. Bazı okul psikologları ikinci, üçüncü sınıfa kadar bekler. Bazıları ise hiçbir sınıfta grup olarak zekâ testi uygulamamayı prensip edinmişlerdir. Ayrıca da, güvenilir olan sadece bir test yoktur ve bunlardan hiçbirinin verdiği sonuç nihai değildir. Farklı çocuklar farklı testlere, değişik yaşlarda farklı tepki verirler. Ayrıca, çocuğunun zekâsının "üstün" olduğunda ısrar edip ilkokula erken başlatmak konusunda ısrar eden an-ne-babalar da yok değildir. Bu konuda Amerikalı bir uzmanın söylediklerine kulak verelim: Zeka testlerinin sadece okulda bir kriter olarak alınma dışında da işlevleri vardır. Çok küçük yaşta parlak bir zekâya sahip olabilirsiniz. Verilen testler davranış, hareket, uyum, dil alanlarını ve kişisel ve sosyal konuları kapsar. Öğrenmek istediğimiz çocuğun vücudunu kullanma yaşının ne oldu

Kişisel Gelişim Ve Çocuk

Kişisel Gelişim

Başkalarıyla birlikte oynama Başkalarının haklarına saygı gösterme Kurallara ve düzenlemelere uyma Kendini kontrol etmede gösterdiği gelişme Sorumluluk kabul etme Tutumlarında olumluluk sergileme Öğrenmeye karşı istekli olma Çalışma Alışkanlıkları ve Tutumları Yönergeleri takip etme Başladığı işi bitirme Bağımsız olarak çalışabilme Başkalarıyla birlikte çalışabilme Malzemeleri özenli kullanma Dinleme becerilerinde gelişme Tertipli olma Grup tartışmalarına katılma İkinci bölüme "Öğrenme ve Becerilerdeki Gelişme" ya da "Okul Başarısı ve Çaba Gösterme" adı verilebilir. Bu bölümde genelde şu alt başlıklar yenilir: Dil Becerileri: Fikirleri ve yaşadıklarını başkalarıyla paylaşma Fikirlerini net olarak ifade edebilme Anlatılan hikâyelere ve şiirlere yerinde tepkiler verebilme Dinleme becerilerinin durumu Matematik Sayıları anlayarak kullanma Matematik kavramlarını anlama Problemlerin çözümünde mantık yürütme Sayı g

Anaokulu Öncesi Seçenekler

Kişisel Gelişim

Anne-babanın her ikisinin de çalıştığı evlerde ve tek ebeveynin olduğu evlerin bir kısmında gündemdeki soru çocuğa anaokulu öncesinde bir programa gönderip gönderme mek değil, bunun ne şekilde bir program olacağıdır. Eğer bütün gün ya da günün bir kısmında evde bakacak kimse yoksa yararlanabileceğiniz çeşitli seçenekler mevcuttur: 1. Oyun grubu: Gündüz bakım ve diğer programlarda olduğu gibi, oyun grubunda da çocuklar oyunlarını düzenlenmiş bunun tersi bir durum söz konusu olacaktır. Hatta bazı kreşlerde de oyunlar tıpkı anaokulunda olduğu gibi birlikte oyun oynayacakları çocukların seçimi, hangi grubun hangi oyuncaklarla oynayacağı vb. düzenlemeler öğretmen tarafından yapılır. Çocuk, oyun grubu programında, oyuncakları ve elişi faaliyetleri malzemelerini paylaşmayı öğrenir. Anne-babaları dışında yetişkinleri tanırlar. Bir gruba ait olmanın nasıl bir şey olduğunu hissetmiş olurlar. Kendine güvenleri ve bağımsız

Çocuğunuzla Bol Bol Konuşun

Kişisel Gelişim

En önemli okul öncesi programı, bir kurumun çatısı altındaki değil devamlı evde yürüttüğünüz çalışmalardır. Öğretmenler, okula ilk başladıklarında kelimeleri biraraya getirip cümle kurmayı başaramayan öğrencilerden söz eder. Neden? Çünkü onlara devamlı birşeyler söylenmektedir; karşılıklı konuşma nadir yapılır. Çocukların söyledikleri pek dinlenmez. Sonuç olarak, değerli bir alıştırmadan -karşılıklı konuşmadan- yoksun bırakılmış olurlar. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

Çocuk Ve Televizyon

Kişisel Gelişim

Televizyon seyretmeyen bir çocuk pek bulamazsınız. Eğer çocuğunuz da çok seyredenler grubuna dahilse, diğer çocuklara oranla kelime hazinesinin daha zengin; bakış açısının daha geniş ve genel bilgisinin daha fazla olacağı kesindir. Fakat, seçici olmalı ve çocuğunuza da seçici olmasını öğretmelisiniz. Birlikte izlediği şeyler hakkında konuşun: Neyin eğlenceli, neyin ilginç, neyin yeni ya da farklı olduğundan söz edin. Seyredeceği şeyler hakkında konuşun. Ne seyredeceği ve ne zaman seyredeceği konusunda plânlar yapın. Televizyonu bir ceza aracı olarak kullanmamaya dikkat edin. Televizyon ve çocuklar hakkında ilginç bir durum vardır: Dikkat kolaylıkla dağılabilir. Eğer o sırada daha aktif bir olay söz konusu ise, çocukların çok azı pasif seyretme durumunu devam ettirir. Televizyonun çocuğunuz üzerinde nasıl bir etki yaptığını belirlemeye çalışın. Eğer televizyona çok düşküme, bu sahte bir dünyanın etkisi altında olduğunu gösterir. Ekrandaki görüntülerle değil gerçek ins

 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29