• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Nlp Nedir?

NLP

Türkçe'ye SİNİR DİLİ PROGRAMLAMASI olarak çevrilen NLP (Nöro-Linguistik Programlama), ilk söylendiğinde akademik terimler ifade eden karmaşık bir program çağrışımı yapmaktadır. Aslında son derece basit, hemen uygulayabileceğiniz ama çok etkili teknikler içermektedir. NLP, 1970'li yıllarda Richard Bandler ve John Grinder tarafından geliştirilen bir davranış akımıdır. Ülkemizde uygulamaları yeni yeni başlayan bir bilim dalı olan NLP, aynen Amerika ve Avrupa'daki gibi hızla yayılmaktadır. NLP hergün her insanın yaptığı veya yapmaya çalıştığı, basit veya karmaşık tüm pozitif davranışlarla, güçlü iç ve dış iletişimlerin bir sistem haline getirilmesidir. Diğer bir tanımlamayla, bilinen tüm sorunların üstesinden gelebilecek kesin ve kolayca uygulanabilir bir zihni kontrol altına alma metodudur. NLP'nin içerdiği üç kelimeyi tek tek açıklarsak NLP hakkında daha

Tutum Ve Başarı

Kişisel Gelişim

Başarıyla aranızda, tutumumunuz yer alır. Hayatta başarılı olanlar ve olamayanlar arasındaki fark şudur: Başarılı olanların yaşamlarını en iyi şekilde geçirilmiş saatlerinin, en büyük iyimserliklerinin ve zaferle en dolu olan deneyimlerinin düşünceleri yönetir ve yönlendirir. Diğer yandan başarısız insanlar, geçmişteki yenilgileri ve şüpheleri ile yönlendirilir ve kontrol edilirler. Uzaklığınız, bir tutum kadardır! İnsanlar genellikle başkalarının yardımları sayesinde bir şey olduklarını düşünürler. Hayattaki konumlarını, koşulların belirlediğini ifade ederler. Hislerine engel olamadıklarını düşünürler. Ne var ki; bizi biz yapan, etrafımızda bulunanlar değildir. Sonuçta, hayata bakış açımızdan kendimiz sorumluyuz. Nazi Almanyasında bir esir kampından sağ çıkmayı başaran Victor Frankl şöyle diyor: "Kişinin her türlü koşul altında kendi tutumunu belirleyebilmesi, onun elinden hiçbir zaman alınamayacak olan en son insan özgürlüğüdür."

Göz Erişim İpuçları - Nlp Teknikleri

NLP

Göz hareketlerini izleyin. Hiç ne anlama geldiklerini merak ettiniz mi? Bunlara dair bir kalıp ya da bir amaç olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. Gözler, göz çukurlarında gelişigüzel hareket etmezler. NLP gözlerimizin hareket edişi ile düşünüş şeklimiz arasında bir bağlantı olduğunu öne sürmektedir. Göz hareketleri, NLP literatüründe gözün erişim ipuçları olarak geçerler, çünkü bazı bilgilere erişmemiz için bize ipuçları sağlarlar. Görsel göz erişim ipuçları İşitsel göz erişim ipuçları Dokunsal göz erişim ipuçları İç diyalog göz erişim ipuçları Göz hareketleriyle temsil sistemleri arasında bir bağlantı olduğu görülmektedir. Belirli göz hareketleri, belirli sistemlerle bağlantılıdır. Genel olarak,

Temsil Sistemleri - Nlp Teknikleri

NLP

Haritanızı kendiniz yaparsınız, ardından onun içinde yaşamak zorunda kalırsınız. Haritalarınızı yaratırken iki noktayı unutmayın: 1. Duyularınızı dışarıda kullanış biçiminiz, içerideki düşünüşünüzü ve deneyiminizi etkileyecektir. 2. Duyularınızı içeride kullanım tarzınızı değiştirerek, deneyiminizi değiştirebilirsiniz. İçimizde deneyim yaratabilecek inanılmaz bir yeteneğe sahibiz. Beynimiz, doğal bir sanal gerçeklik makinesidir. Özel bir başlık takmamıza filan da gerek yoktur. Acı bir anımız bizi tekrar üzüntüye boğar. Hoş bir anımız ise tekrar gülümsememize ve aynı hoşluğu yaşamamıza sebep olur. Limon yediğinizi hayal edin; tükürük salgılamaya başlarsınız. Deneyimlerimizi, duyularımızı kullanarak düşünürüz. Dolayısıyla NLP'de duyularımıza temsil sistemleri denir. Beş tane temsil sistemi bulunur: Görme İşitme Hissetme

Kişi Ve Sosyal Kontrol

Kişisel Gelişim

Kontrol edilen kişi bir robot değildir. Kişiler toplumların mekanik kuklaları veya kültürlerinin hareketsiz ürünleri değildir. Sosyalizasyon genellikle kişiye dışından dayatılan bir süreçtir ve kişi üzerinde etkilidir. Fakat unutmayalım ki hem süreçlerin hem de durumların aktörü kişidir. Kişi sosyalizasyon sürecine ve kültürel durumlara tepkide bulunur ve bunlar içinde eylemde bulunur. Yukarıda kişinin düşünen ve karar veren canlı olduğunu belirtmiştik. Kişi soyut bilgi bîriktirebilir ve bu bilgiyi planlama ve kendini yönlendirme için kullanma yeteneğine sahiptir. Kişinin kültürel güçlerin zavallı bir kurbanı olmaktan fazla bir şey olmadığını sanmak bilimsel açıdan saçmadır. Ancak şurası da açıktır ki, kişi sosyal alışkıların yaratışıdır. Kişi her düşünce ve hareketi planlayabilir ve yansıtabilir. Rutin davranışlara kendini uyarladığı zaman yaşamın çok daha basitleşeceğini bilir. Bu ör

Kişisel Gelişim Eğitimleri

Kişisel Gelişim

Her kişinin kendi içindeki keşfedilmemiş bir yetenekler ve beceriler hazinesi vardır. Kişiler kendi içlerindeki potansiyelden bütünüyle yararlanabilen kişilerin sayısı ne yazık ki çok azdır. Bunu nedeni ya bu potansiyelin yada hazinenin farkına varamayışımız ya da onu geliştirmek için gerekli bilgiye sahip olamayışımızdır. Hem iş hem de özel hayatımızda karşımıza her an, problemler ve fırsatlar çıkar. Bunlardan bir kısmı “gerçekler dünyası”, diğer bir kısmı ise “duygular dünyası” ile ilgili problem ve fırsatlardır. Gerçekler dünyasından kaynaklanan sorunları ve fırsatlar konusundaki tavrımızı, genellikle akıl ve mantığımızı kullanarak, deneyimlerimizden, mesleki bilgilerimizden yararlanarak belirleriz. Duygular dünyasına ait olanları anlamak ve çözümlemek ise çoğu kez daha zordur; hayal kırıklığı ve üzüntüye neden olurlar. Kişisel ve kurumsal gelişimin önünü tıkayan unsurlar çoğu kez bu tür ploblemlerin çözümlenem

Sınavlara Hazırlanan Çocukların Ailelerine Öneriler

Kişisel Gelişim

Sınavla ilgili olarak, çocuğun değerini sınavdaki başarısıyla eş tutmak, sonuçlarla ilgili olarak korkutmak, tehdit etmek, "Sen hele bir kazanama, o zaman görüşürüz." yada "Kazanamazsan arkadaşlarının yüzüne nasıl bakarsın, aile dostlarımızın hepsine rezil oluruz." gibi ifadeler çocuğun motivasyonunu değil kaygısını arttırır. Çocuk ailesinin ve başkalarının gözünde kendisinin değil, sınavdaki başarısının önemli olduğunu düşünür ve sınava gerçek dışı bir anlam yükler. Bu da kaygısını arttırır. Kaygı, öğrenmenin ve öğrendiğini kullanmanın önündeki en önemli engeldir. Kaygısı artan, sınava olduğundan farklı anlamlar veren öğrenciler için her sınav bir "Kriz" dir. Kendisini ispatlaması gereken, değerli olduğunu herkesin görmesi gereken ve mutlaka kazanılması gereken bir savaş. Bu duygularla sınava hazırlanan genç her bir sınavı, hattâ her bir çalışma testini, kazanılması gereken bir savaş olarak görecek, yapamadığı her bir soruyu kaybedilmiş bir savaş olarak yorumlayacaktır. Bu da umu

 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44