Hızlı okuma sanatı aynı zamanda etkili okuma sanatıdır. Hemen hemen herkes okuma hızının iyi olduğunu düşünüyordur. Bir yetişkin ortalama olarak 1 dakikada yaklaşık 150-200 sözcük okumaktadır. Oysa pek çok okuyucu şimdi okuduğundan çok daha hızlı okuyabilir. Yüzyılın bu en önemli okuma sanatı hakkında bilgi sahibi olmayan insanlar, hızlı okumanın doğuştan gelen bir özellik olduğunu düşünür. Oysa hızlı okuma yeteneği sonradan geliştirilebilen bir okuma alışkanlığıdır ve göz sağlığı yerinde olan her insan tarafından uygulanabilir. Uzman eğitmenler tarafından hazırlanan göz egzersizleri yaparak yatay ve dikey görme açınızı genişlettikten sonra, yazıda yer alan kelimeleri tek tek takip etmek zorunda kalmaz, kelime gruplarını tek odaklanma da algılayabilirsiniz. Çeşitli göz egzersizleri ile güçlenen göz kaslarınız sayesinde okurken gözlerinin çok daha hızlı ve verimli bir şekilde çalışır. Böylece beyninize kelimeler değil anlam bütünlüğü olan kelime öbekleri iletilir.<
Hafıza yöntemleri sizi devamlı olarak tekrarlama isteğinden kurtarıp, el değmemiş noktalarını harekete geçirerek, bilgileri belli noktalara depolamanızı sağlayacak ve uzun zaman sonra dahi istediğiniz her zaman bilgilerinizi çok rahat hatırlayabileceksiniz. Günümüzde zekanın beyin hücrelerinin sayısının fazla olmasıyla değil, beyin hücrelerinin arasında bulunan bağlantıların çokluğuyla doğru orantılı olduğu anlaşılmıştır. Aslında bu herkes adına son derece iyi bir haberdir. Çünkü Beyin hücreleri çoğalmadığı ve bu hücreler maalesef ki öldükten sonra yenilenmediği için, zihnimizin potansiyelini artırmak ve zekamızı geliştirmek mümkün olmazdı. Oysa beyin hücreleri arasında bulunan bağlar, bağlantılar güçlendirebilir ve istenildiğinde artırılabilir bir yapıya sahiptir. Hayran olarak baktığınız, “Ne kadar da zeki” şeklinde yorumlar yaptıklarınızın sizden tek farkı beyinlerini nasıl kullanacaklarını iyi derecede bilmeleri, bir takım tekniklerin varlığından haberdar olmaları
Bu insanlar bu kadar bilgiyi hafızalarına ne şekilde kaydetmişler? Nasıl hatırlama güçlerini bu derece geliştirmişler? Bu sorulara verilecek tek bir yanıt vardır: Bu insanlar beyinlerinin mevcut potansiyelinin farkındadır ve beyinlerini geliştirmek için çeşitli teknik ve egzersizleri yapmaktadırlar. Hatırlamaya yardımı olan teknikler, stratejiler “mnemonik teknikler” olarak isimlendirilmektedir. Mnemonik kelimesi eski Yunan dilinde hafıza tanrıçası olan “mnemosyne” sözcüğünden gelmektedir. HAFIZA TEKNİKLERİ Hafıza-Hatırlama İlişkisi Kısa - Uzun Süreli Hafıza ve İşleyiş Şekilleri Pratik Hafıza Kullanma Yöntemleri Unutmayı Azaltmanın Ve Etkin Bir Şekilde Hatırlamanın Kuralları İsim Hafızasını Güçlendirme Yöntemleri Bilgilerin Hafızaya Alınması Soyut Düşüncenin Geliştirilmesi Mantıklı Bağıntılar Kurma Teknikleri Mantıksız Bağıntılar Kurma Teknikleri Mantıklı Ve Mantıksız Bağ
Hafıza eğitimi bireylerin beyinlerini daha etkin kullanmalarına yönelik bir çeşit kılavuzudur. Beyni etkin kullanma yöntemleri kişilere uygulamalı bir biçimde öğretilerek istenilen bilginin kalıcı hafıza içerisine alınmasıdır. Londra’da 1993 yılının Ağustos ayında II. Dünya Hafıza Şampiyonası düzenlenmişti. Bu şampiyonasının birincisi 2 dakika aralıklarla sunulan 100 sayıyı hafızasına almış ve sade 30 dakika içersinde 1002 tane çift sayı üretmişti. Aynı şampiyonanın ikincisi daha önce tanımadığı 1000 kişinin ismini 15 dakika içerisinde öğrenmiş ve sırasıyla sayabilmiştir. Bir başka yarışmacı ise Blackpoll´da bulunan otellere ait olan 15 bin telefon numarasını ezbere söyleyebilmiştir. Hafıza geliştirme eğitimi sizin, Gözlem ve Konsantrasyon becerinizi artırır, Not almanıza gerek kalmaksızın konuşmalarınızı yapabilme ayrıcalığı sağlar, Zihinsel anlamda çevikliğinizi geliştirir, Özgüven düzeyinizi yükseltir, Sın
Unutkanlık;Beyindeki hücreler arası enerji transferinin bozulması, hücrelerin bilgileri kaydetme, tekrar geri çağırabilme, bilgileri depolayabilme özelliklerinin bozulmasını unutkanlık olarak tanımlayabiliriz. Anımsamanın doğal yasaları bellekte tutulacak şeyler hakkında iyi düşünceler almak, bellekte tutulacak şeyleri birbirlerine bağlamaktır. Belleğimizde tutmak istediğiniz şeyler hakkında derin, acık izlenimler edinin. Bunun için: Düşüncelerinizi bir şey üzerinde derleyip toplayın. Bir şeyi dikkatle inceleyince onun hakkında sağlam düşünce edinin. Bir fotoğraf makinesi sis içinde resim alamaz. Zihin de sisli izlenimleri tutmaz. Bir şey hakkında, duygularınızın kaçıyla mümkünse, o kadarıyla izlenimler edinmeye çalışın. Her şeyden fazla, gözle edindiğiniz bilgilere önem verin. Çünkü gözün aldığı şeyler bellekte yer eder. Göz ile beyin arasındaki sinirler, kulakla beyin arasındaki sinirlerden yirmi kere büyüktür.
Hafıza, hayatımızda yaşadığımız saklamak istediğimiz veya istemediğimiz her şeyi zorunlu olarak saklamaktır. Hafızamız gün geçtikçe bedenimiz gibi yaşlanıyor fakat irkilmeyin eğer ki dış etkenlerden dolayı hafıza kaybı yaşanmadığı sürece hafızamızda saklı olanları tamamen unutmak pek mümkün değildir. Sadece onları kesik kesik hatırlarız. Öncelikle en önemlisi kendimize inanmak yani özgüvendir. Unutmayın ki kendinize inandığınız sürece her şeyi başarabilirsiniz. Hafızanız açısından da ona inanın. Sizin gelişmeye yatkın bir hafızanız var. Zor bir deneme fakat olumlu sonuç, arada bir diğer elinizi kullanın. Hayatın tadını çıkarmayı asla ihmal etmeyin. Çalışmadan bunaldığınız an üstüne gitmeyin eğlenmek herkesin hakkı. Defalarca okuyun, tekrar edin fakat öğrenme yoksa hatırlamak da imkansıza yakındır. Eski bilgileri tekrar etmek kesiklikleri zorlaştırır. İsimleri hatırlamak konusunda sıkıntı yaşamamak için yeni tanıştığınız kişiye ismi ile hitap etmelisiniz. Hafızayı stres her ş
Hafızanın bilgileri depolama, geri çağırma ve kullanma becerisinin kaybolması olarak ortaya çıkar. İsimleri hatırlamakta zorlanma, unutmak. Ardından kişileri tanıyamama mekan, zaman ve yön kavramlarının yok olması ve beraberinde kişilik değişimleri olarak gelişir. Unutkanlığı ikiye ayıracak olursak iyi huylu ve kötü olarak belirtebiliriz. İyi huylu unutkanlık, zararsız ve düzeltilebilen unutkanlıktır diğeri ise beyinde ağır hücre yıkımlarına neden olan hafıza kayıplarını ve Alzheimer hastalığını ortaya çıkaran unutkanlıktır. Unutkanlık bir çok insanın şikayetidir. Unutkanlığın sorun olarak bir ciddi hastalığa işaret ettiğinin saptanması için birçok veriye ihtiyaç vardır. Unutkanlık, geçici bir takım ruhsal sorunlardan kaynaklanabileceği gibi kalıcı bir takım fizyolojik sorun kökenli de olabilir. Yaşamımız süresince, her an çevreden çeşitli uyarılarla karşılaşıyor, iç dünyamızla etkileşiyor, gerekli olan bilgileri kullanmak üzere işlemden geçiriyoruz. Bu aşamaları