Koçluk öğretmenlik, danışmanlık, psikolojik tedavi, hipnoz ya da antrenörlük değildir. Yaratıcı sorular sorarak geleceğinizi şekillendirmeye ,hedefinize ulaşmanızda size sağlanan profesyonel destek sanatıdır.
Geleceğinizi yönetmek, sorunlarınızla baş etmek, güçlerinizi fark etmek istiyorsanız, yeni bir iş ya da projeye giriyorsanız, çözemediğiniz problemleriniz varsa, hayattan zevk almak istiyorsanız, kötü bir alışkanlıktan kurtulamıyorsanız, hayallerinizi gerçekleştirmek istiyorsanız koçluğu öğrenin. Koçlar ne yapar? Sizi dinler ve kendini sizin yerinize koyar, sizin dünyanızı anlamaya çalışır, size uyumlu bir arkadaş olur. Sizi yönlendirmek ya da sorularınıza cevap vermek yerine sorular sorarak sizin cevapları keşfetmenize yardımcı olur. Değişik öğrenme kaynaklarına ulaşmanıza yardımcı olur ama size bir şey öğretmeye çalışmaz. Rüya ve hayallerinize ulaşmanızı sağlayacak amaç ve hedefleriniz ile ilgili aksiyon planları kurmanıza yardımcı olur. Ri
SBS, YGS, LYS, KPSS, ALES ' ye hazırlanan öğrencilerin sınav sorularını yetiştiremediklerini, özellikle uzun soruları çözmekten sıkıldıkları, çözmek istemedikleri yönünde sık sık yakınmalarını duymuşunuzdur.
“ Sınavlarda 25dk - 45dk Zaman Kazanacaksınız!"
ANLAYARAK HIZLI OKUMA NEDİR? Hem 30 saniyede çözmenin hem de aynı bilgi ile daha fazla net çıkarmanın tekniklerini öğreten sisteme HIZLI TEST denir. Yavaş okumak ilkokuldan beri sistemin getirdiği öğrenme metodunun geliştirmeden ve sorgulamadan uygulamaların ve alışkanlıklarımızın sonucudur. Bu eğitimde yavaş okumaya sebep olan kabuğun çatlatılması ve bilinçaltı öğrenme tekniklerinden yararlanarak kolay uygulayabilir düzeye çıkartmayı amaçlamaktadır. Öğrencinin düşünme algılama, değerlendirme, kavrama ve karar verme hızını arttırarak öğrenme performansını geliştirmektir. &nbs
• Hazırlıkla fırsatın bir araya gelmesi, bizim şans dediğimiz çocuğu doğurur. Robbins • Her gün küçük avantajlarla karşılaştırıldığında, büyük şanslar; insan mutluluğunu nadiren sağlayabilmiştir. B.Franklin • Karşılarına çıkan fırsatları değerlendire meyenler, başarının şansta olduğuna inananlardır. İsmail Ergün • Şans, hazırlıkla fırsatın karşılaştığı köşe başıdır. Amerikan Özdeyişi • Talihsizliğin belirtileri şu dört şeyden belli olur: Ahmağa fikir danışmak, cahile para vermek, dostların öğütlerini dinlememek, dünyadan ibret almamak. • Çabuk gelen kötü şans, geç gelen iyi şa
Alışkanlık haline gelmiş duygular, değiştirilmesi daha zor olan tutumlara dönüşerek, davranışımızı neredeyse kalıcı bir şekilde etkiler. İyimser olmak ya da daha olumlu bir tutum takınmak gibi büyük bir strateji değişimi, davranışınızı ve performansınızı çarpıcı biçimde değiştirebilecektir.
Duygular gibi tutumlar da, şeyleri nasıl yorumladığımızla ilgilidir. Uzaktaki küçük bir bulut, iyimser mi yoksa kötümser mi olduğunuza bağlı olarak farklı şekillerde yorumlanacaktır. Kişisel davranışa ilişkin yorumlarımız NLP'de ‘gerekçeler’ olarak adlandırılmaktadır. Yaptığımız her şey bir gerekçeyle desteklenir. Eylemlerimiz bize iyi de kötü de görünse, yaptığımız her şey için bir neden ya da amaca sahip olmak zorundayız. Ve gerekçelerimiz, kendimizi nasıl hissettiğimizle, nelere inandığımızla, tutumlarımız ya da kendimizi nasıl gördüğümüzle -kendimize ilişkin imajımızla- bağlantılı olabilir. Bu yüzden, örneğin kahveyi dökmeniz, aşın çalıştığınız, şaşkın, sakar, dikkatsiz ya
Her iletişime doğru bir yatırım olarak bir ya da birkaç sonuç ve bir yapı atfetme konusunda rutin bir uygulama geliştirin.
Kendinize şunları sorun:
• Ne gerçekleştirmek istiyorum?
• Çatışan sonuçlar var mı?
• Mesajımı iletmenin en iyi yolu ne?
• Uyumlu ilişkiyi nasıl gerçekleştirebilir ve sürdürebilirim?
• İletmek için en iyi kişi ben miyim?
• Karşımdakiler bunu nasıl algılarlar?
Bu rutin, önemli bir konuşma ya da yazılı bir sunuma olduğu kadar en zararsız rastlantısal iletişimlere de uygulanabilir. Gerçekten gerekli olmayan kısa bir telefon görüşmesi yapmak, anlaşılmayacak, hatta okunmayacak zekice bir rapor yazmaktan daha anlamlı değildir, yine de alışkanlık
Bu sibernetik yetenekleri kullandığımız zaman, hedefe ulaşmanın sihri gerçekleşir ve bu sihir, bilinçli bir uğraşın ürünü olmaktan çok, bilinçsiz bir düzeyde işler. Sistemin bunu en iyi yapabildiği durumlarda başarımız artar. Sistem devrede olunca, hayranlık verici ve bilinçsiz bir yetenekle dişlerinizi fırçalayabilir, otomobil sürebilir, bir golf vuruşu yapabilir, bir projeyi yönetebilir, bir departmanı çekip çevirebilir ya da maharet gerektiren başka bir etkinliği gerçekleştirebilirsiniz. Gerçekten, bu alışkanlığa dayalı etkinlikler hakkında ne kadar çok düşünürseniz o kadar kötü sonuç elde edersiniz. Uzman bir eğitmen yanınızda otururken normal olarak araba kullanmaya ya da bir grup insan tarafından izlenirken kravatınızı bağlamaya çalışın bakalım ne olacak?
Vites değiştirmenin, otomobili yokuşta çalıştırmanın, bir konuşma yapmanın, bir toplantıya başkanlık etmenin, bir raporu büyük patrona sunmanın ya da birini işten çıkarmanın kuşkusuz bir ilki vardır. Ama d
Yanlış ya da yanlış yönlendirilmiş olduğunu düşündüğümüz davranışlara ilişkin olumlu bir nedeni anlamakta zorluk çekeriz. Ama bu, başkalarının davranışlarına yön veren farklı algı haritalarını anlayamamak demektir. Bir davranış bizim neyin doğru ya da anlamlı olduğuna ilişkin haritamıza uyarsa ‘olumlu’ ve anlamlıdır. Bir terörist ya da adi suçlunun bile, davranışı için, kendisince olumlu anlam ifade eden bir neden göstermemesine çok ender rastlanır.
Her türlü durumda, görünüşte garip olan davranışlar, sonunda bizim o zaman fark etmediğimiz bir niyeti açığa vurur. Örneğin, ilgi çekme ya da tanınma arzusu, ilgi çekmek için hemen her şeyi yapabilen çocuklarda daha belirgin olmasına rağmen, açıklanamaz denen bu tür davranışların nedenidir çoğu kez. Çok az insan ifade ettiği hedeflerinde bir hastalığa yer verir, ama milyonlarca insanın davranışı bir rahatsızlıkla ilintili davranışın doğrudan ya da dolaylı sonuçlarının etkisi altında olabilir. Bazı durumlarda, yalnız b