Hızlı Okuma Teknikleri nelerdir? Hızlı okumayla dakikada ortalama 800-900 kelime okunabilmektedir. Bunu yapabilmek için bir kere öğrenip yaşamınız boyunca unutmadan kullanabileceğiniz hızlı okuma yöntemlerini öğrenmek gereklidir. Hızlı okuma tekniğinin iki ayrı gelişme çizgisi vardır: * Göz egzersizlerle gitgide daha hızlı görmeyi öğrenebilir, tıpkı halter kaldırmakla kol kaslarının gelişmesi gibi.
* Göz egzersizlerle satırın 2-3 yazısını, hatta tamamını bir bakışta görmeyi öğrenebilir. Yavaş okuyan bireyler okuduklarını en az anlayanlardır. Duraksayıp, yavaş okuyarak, geriye dönerek okuma anlamada azalmaya sebep olacağı gibi hızda da azalma görülür. Çünkü beyin gözden hızlıdır. Ayrıca daha az sürede yapacağımız okumayı, hem daha fazla zaman harcayarak yapar, hem de okuduğumuz yazıdan sıkılırız. Oysa okuma hızını ve tekniğini, okuma amacına ve metnin özelliklerine göre ayarlayabilen, bir okuyucu en kısa sürede, en çok bilgiyi alab
Okuma esnasında, göz metin üzerinde soldan sağa doğru kayar belirli anlarda duraklar bu duraklamalar esnasında, aynı bir fotoğraf makinesi gibi gördüğü kelimelerin resmini çekip beyne gönderir beyinde daha önceden öğrenmiş olduğu bu sembolleri deşifre eder, bir araya getirir ve fikre ulaşır. Hızlı Okuma eğitimi almamış bir insan, kelime kelime okur, içten seslendirir, gözü metin üzerinde yavaş kayar ve uzun duraklamalar yapar. Göz yavaş çalışır ama beyin çok hızlı çalışır. Gözün hızı ile beynin okuma merkezinin hızı arasındaki uyumsuzluk anlama dağınıklığına ve tekrar tekrar başa dönmemize yol açar. Hızlı okuma süratli görmeye, görme çevikliğine, okurken göze, ritmik bakış kazandırmaya ve bütün bunlara bağlı olarak göz ve beyin arasında “ÇABUKLUK- KAVRAMA- BELLEK” ilişkilerindeki uyumu sağlamaya yönelik bir dizi teorik anlatım ve uygulamalı çalışmalarla okuma ve anlama düzeyimizi yükseltme eğitimidir. NLP Teknikleriyle zenginleştirilmiş ve etkin hale ge
Günümüzün rekabetçi iş ortamında Yönetici Koçluğu, liderlerin liderlik becerilerini geliştirilerek yüksek hedeflere ulaşmalarına yardımcı olur. Koçluk süreci, hızla değişen iş ortamında, bir lider olarak farkındalık, netlik ve yön kazanmanızı sağlar. Yönetici Koçluğu sürecinde Yönetici Koçu danışanıyla birlikte yapacağı liderlik becerilerinde aşağıdaki alanları geliştirmede destek olur.
Yöneticiye, işbaşında öğrenme ile liderlik performansını artırmak için yardımcı olmaktır. Koçluk bir taraftan yöneticinin işini kolaylaştırırken diğer taraftan birlikte çalıştığı ekibin ve sonuçta kurumun performansını artırmayı amaçlar.
Yönetici, koçluk sürecinde kendini daha iyi tanır, kişisel ve profesyonel yetkinliklerini ve liderlik becerilerini geliştirir.
Yönetici, bu süreçte kendisini yeni ve objektif bir bakış açısıyla değerlendirir. Daha iyi olabileceği yönleri fark eder, sorunlarını çözer. Kendisine daha güvenli, mutlu ve başarılı bir ortam yaratır. <
Yöneticinin özellikle davranışsal ve liderlik becerilerinin üst düzeye çıkarılmasına yönelik olarak koçluk hizmetinin alınması giderek yaygınlaşan bir durum. Yöneticinin gereksinim duyduğu koçluk hizmetinin finansmanı kurum tarafından da yapılabildiği gibi, yönetici kişisel olarak da bu hizmetten yararlanabilmektedir. Yönetici Koçluğunun alanları: Üst Düzey Yönetici Koçluğu Terfiye Koçluk (Yöneticinin yeni bir yöneticilik konumuna hazırlanması için)
Değişimde Koçluk( Değişim dönemleri içerisinde değişimi yönetmesi için)
Liderlik Koçluğu (Liderlik becerilerini üst düzeye taşıyabilmek için)
Performans Koçluğu(Kendinin ve personelinin performansını arttırmak için) Koçluğun yöneticiler için yararları: Yöneticilerin doğru kararlar vermelerini ve doğru bir şekilde davranmalarına yardımcı olur.
Yöneticinin mevcut stres seviyesini ve üzerindeki gerilimi azaltır.
Yöneticilerin a
Koçluk Nedir? Koçluk kişi ya da kurumların performanslarını üst düzeye çıkartmalarını, arzu edilen kaliteyi ve hedeflerini yakalamayı sağlayan planlı bir gelişim ilişkisi ve destek sistemidir. Hedeflerin yakalanması adına arzulanan davranış değişikliği kalıcı bir hale geldiğinde koçun görevi başarılı bir biçimde biter. Koç Kimdir? Profesyonel koçlar, danışanlarının özel ve mesleki hayatlarında hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak üzere tasarlanmış, sürekli olarak devam eden bir ortaklık sağlarlar. Bireylere kendi performanslarını ve hayat kalitelerini arttırmaları noktasında yardımcı olurlar. Koçlar dinlemek, gözlemlemek ve danışanın kişisel gereksinimlerine uygun yaklaşımları belirlemek üzere eğitim almıştır. Koçlar sorunlarla ilgili çözümleri ve stratejileri danışanın kendisinden edinirler; danışanın doğal olarak üretken ve becerikli olduğuna koşulsuz inanırlar. Koçun görevi, danışanın zaten sahip olduğu beceri, yetenek ve üretke
Koçluk Nedir? Koç, kişi veya kurumların hedef ve amaçlarına ulaşmaları sürecinde onlara eşlik eden“yol arkadaşıdır”. İşinizden veya hayatınızdan ne istediğinizi ve önceliklerinizi belirlemenizi sağlar. Size hedefler koyarak bu hedeflere nasıl ulaşacağınızla ilgili yardım eder. Koçluk akıl vermez, yargılamaz, yön göstermez, sebeplere ve geçmişe odaklanmaz, sorunlara takılmaz, olumsuz bakış açısıyla bakmaz, sizi sınırlamaz, sizi cezalandırmaz, geçmişinizi deşmez. Koç Neler Yapar? Öncelikle bir koç, danışanını mükemmel bir birey olarak kabul eder. Çünkü koça göre herkes mükemmeldir. Herkes her durum içerisinde bildiğinin en iyisini tercih eder. Ve her birey her şeyi yapabilme potansiyeline sahiptir. Bu noktadan hareketle bir koç, danışanının amaçları doğrultusunda kendisi için iyi biçimlenmiş hedefler belirlemesine, eyleme geçmesine yardımcı olur, hedefe doğru yola çıkması sürecinde potansiyellerini fark etmesini sağlar. Danışanın pozitif ve güçlü durumdaki yanlarını yen
Nöro Lingüistik Programlama (NLP) - Nöro-Lingüistik Programlama, zihin-dil arasındaki sürekli olarak var olan aktif etkileşimin davranışlarımıza ne şekilde yansıdığını bizlere tarif eder ve insan hayatı içerisindeki en etkili üç unsur üzerine odaklanmıştır: Nöro : Nörolojik sistem, vücudumuzun fiziksel bir takım fonksiyonlarını ne şekilde yerine getirdiği ve beş duyu organımız aracılığıyla bize ulaşan bilgileri işleme biçimi ile ilgilidir. Lingüistik : Kullanmakta olduğumuz dil çevremizle ve kendimizle ne tür bir iletişim kurduğumuzu ve buna bağlı olarak oluşturduğumuz etkiyi ve bu etkinin düzeyini belirler. Programlama : Bilgisayar bilimlerinde kullanılmakta olan programlama kavramından alınmıştır ve herkesin (bilinçli ya da bilinçsiz) sürekli bir şekilde kullandığımız zihinsel süreçlere karşılık gelir. Örneğin özgüvenli olmak bireyin elinde değildir. Bazı insan yaşadıkları ve ya yaşamadıkları dolayısıyla bunu doğal olarak geliştirmiş