Hızlı Okuma eğitimine katılmamış bir insan, sözcük sözcük okur, içten seslendirir, gözü metin üzerinde yavaş bir şekilde kayar ve uzun süreli duraklamalar yapar. Bu sebeplerden dolayı, normal bir bireyin okuma hızı kaplumbağa hızında kalır. Hızlı okuma; hızlı bir şekilde görmeye, görme çevikliğine, okurken göze, ritmik bakış açısı kazandırmaya ve bütün bunlara bağlı olarak göz ve beyin arasında ÇABUKLUK- KAVRAMA- BELLEK ilişkileri üzerindeki uyumu sağlamaya yönelik bir dizi teorik anlatım ve uygulamalı çalışmalarla okuma ve anlama seviyemizi yükseltme eğitimidir. NLP teknikleriyle zengin hale getirilmiş ve etkinleştirilmiş eğitimlerimiz, özgün ve farklı bir içerik eşliğinde sizlere sunulmaktadır. HIZLI OKUMA YÖNTEMLERİ Göz Devinimlerimiz: Daha hızlı okumak, etkili bir okuyucu olabilmek için gözlerimizle aklımızı birlikte çalıştırmaya alıştırmamız gerekiyor. Okuma sırasında, gözümüz satırlar üzerinde soldan sağa, sağdan sola, yukarıd
Okuma esnasında, göz metin üzerinde soldan sağa doğru kayar belirli anlarda duraklar bu duraklamalar esnasında, aynı bir fotoğraf makinesi gibi gördüğü kelimelerin resmini çekip beyne gönderir beyinde daha önceden öğrenmiş olduğu bu sembolleri deşifre eder, bir araya getirir ve fikre ulaşır. Hızlı Okuma eğitimi almamış bir insan, kelime kelime okur, içten seslendirir, gözü metin üzerinde yavaş kayar ve uzun duraklamalar yapar. Göz yavaş çalışır ama beyin çok hızlı çalışır. Gözün hızı ile beynin okuma merkezinin hızı arasındaki uyumsuzluk anlama dağınıklığına ve tekrar tekrar başa dönmemize yol açar. Hızlı okuma süratli görmeye, görme çevikliğine, okurken göze, ritmik bakış kazandırmaya ve bütün bunlara bağlı olarak göz ve beyin arasında “ÇABUKLUK- KAVRAMA- BELLEK” ilişkilerindeki uyumu sağlamaya yönelik bir dizi teorik anlatım ve uygulamalı çalışmalarla okuma ve anlama düzeyimizi yükseltme eğitimidir. NLP Teknikleriyle zenginleştirilmiş ve etkin hale ge
Hafıza hem bilgiyi kaydeder, hem de bu bilgi lazım olduğunda bulup getirir. Farklı yapısal birimlere sahip, ancak birbirine bağlı parçalardan oluşan ve birbirinden farklı süreçlerde çalışan bir sistemdir.
Bir olayın, kişinin ya da nesnenin bellekte yer etmesi, istenildiği zaman anımsanması için önce duyumlar yoluyla yalın bilinç durumunun oluşturulması, başka bir deyimle, algılanması gerekir. Birkaç defa yenilenen olaylar, görülen insanlar veya nesneler istendiğinde bellekte yeni¬den canlandırılabilir. Buna anımsama diyoruz, iyi öğrenilmiş, sık sık tekrarlanmış, bellekte iz bırakmış duygu, düşünce ve davranışlar alışkanlıklarımızı oluşturur. Bellek, insanın bütün ruhsal davranışlarında ve hareketlerinde bağlantıyı, bütünlüğü ve sürekliliği sağlayan bir yeteneğidir.
Öğrenciler sürekli olarak, derslerde öğrendiklerinin çoğunu hatırlayamamaktan, öğrendikleri bilgi ve kavramları bir süre sonra unutmaktan şikayet ederler. Öğre
Hafıza, geçmiş yaşantıları zihinde saklama ve gereğinde bütünüyle veya parça parça bilinçli olarak hatırlama yeteneğine denir. Bellek, duyu organları yoluyla kazanılan algıları, simgelere dönüştürür ve bunları beynin belirli bölgelerine yerleştirip biriktirir.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki beynimiz yaklaşık bir milyar sinir hücrelerinden oluşmaktadır. Bu kadar çok nöronun bilgi depolama kapasitesi dünyadaki bilgilerin çok büyük bir kısmını içerebilecek büyüklüktedir. Bilgilerin nöronlara yüklenebilmesi öğrenmedir. Nöronlara yüklenen bu bilgilerin bulundukları yerden çağrılabilmesi ise ''hatırlama'' dediğimiz süreçtir.
a.Duyusal hafıza: Duyu organlarımız ile algıladığımız bir bilgi ilk olarak çok kısa süreli hafıza olarak adlandırılan bu bölümde tutulur. Duyusal hafızanın kapasitesi 20-30 saniye ile sınırlıdır. Duyusal hafıza aralıksız olarak yeni mesajlar alır ve süre sonunda boşaltılır. Duyusal hafıza çok hasastır.
Geri dönmek; bize en fazla zaman kaybettiren alışkanlık. Geri dönmek konsantrasyon eksikliğinden kaynaklı bir alışkanlıktır. Geri dönme imkanımız olduğu sürece de konsantrasyonumuz azalır. Öncelikle kendinize geri dönmeyi yasaklamanız gerekiyor. Geri dönme şansınızın olmaması konsantrasyonunuzu arttırır. Başlangıçta bazı paragrafları anlayamadığınızı hissedeceksiniz. Endişelenmeyin ve geri dönmeyin. Kendinize "Bugüne kadar geri dönerek okuduğum her paragrafı anladım mı? Şimdi hatırlıyor muyum?" diye sorun Umarız cevabınız endişelerinizi yatıştırır.
Göz eğitimsizliği; gözün satırlar üzerinde düzenli hareket edememesidir. Okuma eğitimini yetirence alamayan bir göz, satırlar üzerinde gezinir, durur. Sıçramalar ve duraklamalar düzenli olmaz. Kişi sık sık geri dönüşler yapar. Bu nedenle de satırdaki düşünceleri birbirlerine bağlayarak bütünleştirip anlamlandırmada zorlanır. Bunun için gözü, sürat ve çabukluk kazandırıcı bazı yardımcılarla eğ
Göz hareketlerini izleyin. Hiç ne anlama geldiklerini merak ettiniz mi? Bunlara dair bir kalıp ya da bir amaç olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. Gözler, göz çukurlarında gelişigüzel hareket etmezler. NLP gözlerimizin hareket edişi ile düşünüş şeklimiz arasında bir bağlantı olduğunu öne sürmektedir.
Göz hareketleri, NLP literatüründe gözün erişim ipuçları olarak geçerler, çünkü bazı bilgilere erişmemiz için bize ipuçları sağlarlar.
Görsel göz erişim ipuçları
İşitsel göz erişim ipuçları
Dokunsal göz erişim ipuçları
İç diyalog göz erişim ipuçları Göz hareketleriyle temsil sistemleri arasında bir bağlantı olduğu görülmektedir. Belirli göz hareketleri, belirli sistemlerle bağlantılıdır. Genel olarak,
İleriye bak - dinle Fikirler İşaretler katıl Araştır Not tut İleriye Bak-Dinle: Dersin işleneceği güne başlamadan önce, akşamdan o konuyu okumalısınız. Temel kavramlar ve alacağınız ön bilgiler, derste dinlerken kolay kavranılır. Ön çalışmada nelerin cevap bulduğunu da dinlerken daha güzel birleştirirsiniz. Dersi dinlerken, kendinizi tam konuya vererek, göz içinne bakarak, hatta jest ve mimikleri izleyerek dikkat etmelisiniz. Fikirler: Konuyu dinlerken temel ve destekleyici yan fikirleri belirleyip kavramalısınız. İşaretler: Konuyu anlatırken öğretmenin vurguladığı önemli, sınavda çıkabileceği hissi uyandıran bölümlere işaret koyarak, bunları sonradan notlara dökerken yararlanmalısınız. Katılım: Derse zamanında gelip, görebileceğiniz-duyabileceğiniz bir yere oturup, öğretmenin gözlerine bakarak, dinlediğinizi hissettirerek; ilgisinin size yönelmesini sağlamalısınız. Ayrıca sorularla ve tamamlayıcı bilgilerle derse katılıp öğrenmenizi pekiştirmelisiniz.