• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

İçsel Duyguları

Kişisel Gelişim

Şimdiye kadar sadece temel duyular olan görme, işitme ve hissetme duyularını genel olarak ele aldık. Ama şimdi bu konuda daha fazla noktaya değineceğiz. Örneğin görsel bir hatırayı ele alalım. Bunun ayrıntılarına bir bakalım. Resim büyük mü yoksa küçük mü? Net mi flu mu? Siyah beyaz mı, yoksa renkli mi? Resmi, kendi gözünüzün önündeymiş gibi görebiliyor musunuz? Yoksa ona dışardan bir gözlemci gibi mi bakıyorsunuz? Bir hareket var mı, yoksa sadece hareketsiz bir resim dizisi mi? Benzer sorular her bir temel "durum"a ya da görme, işitme ve hissetme gibi temsil sistemlerine uygulanabilir. Buradaki farklılıkların tanımlarının "alt durumlar" adı verilen pek çok yolu vardır. Aşağıda bunların en çok kullanılanlarından oluşan bir liste bulunmaktadır. Görme Resim, bir film mi yoksa hareketsiz bir fotoğraf mı? İmaj; parlak, solgun, ya da karanlık mı? İmaj; size ne kada

Duygular

Kişisel Gelişim

Duygunun açık bir tanımını yapmak oldukça güçtür. Ancak duygunun üç yönünden söz etmek mümkündür. a) Duyguların fizyolojik yönü: Bir takım fizyolojik tepkiler duygularımıza eşlik eder. Duyguların şiddeti arttıkça, fizyolojik tepkilerinde şiddeti artar. Duyguların fizyolojik tepkilerinin ortaya çıkmasında sinir sistemimiz önemli bir rol oynamaktadır. Sinir sistemimizin beyin ve omurilikten oluşan kısmına merkezi sinir sistemi denir. ' Beyin ve omuriliği vücudun diğer kısımlarına bağlayan sinir ağına ise, peri-ferik sinir sistemi denir. Periferik sinir sistemi otonom ve somatik sinir sistemi olmak üzere ikiye ayrılır. Somatik sinir sistemi iskelet ve kas hareketleri gibi istemli hareketlerimizi kontrol eder. Otonom sinir sistemi ise, kalp atışı, sindirim, iç salgı bezlerinin faaliyetleri gibi bizim kontrolümüz dışındaki faaliyetleri düzenler. Otonom sinir sist

Duygular Ve Karar

Kişisel Gelişim

Doğru ile yanlışı ayırt edebildiğimiz halde neden yanlış kararlar alıyoruz? Kararlar alsak bile, neden sonuna kadar arkasında durmuyoruz? "Yarın sabah saat yedi buçukta kalkacağım" dedi genç kız... Sonra ertesi günün programını yaptı... "Duş... Kahvaltı... Evden çıkış..." diye başlayarak.. Önemli bazı ihtiyaçlarını karşılamak üzere alışveriş merkezine gidecekti. Sonra öğle yemeğinde uzun zamandır görmediği bir arkadaşı ile buluşacaktı. Öğleden sonra bir iş randevusu vardı. Saati sabah 7.30'd a çalarken "Duş yapmasam da o-lur" diye düşündü... "Yarım saat daha kestireyim..." Bir yarım saat daha için kahvaltıdan da vazgeçti... Alışveriş mi? O kadar da önemli değildi canım... Ertesi güne kalabilirdi. Öğleye kadar uyuşa ne kadar iyi olacaktı. O kadar sıcak ve çekiciydi ki, yatak... Öğle yemeğinde, arkadaşı ile buluşma mı? Bunca zamandır görüşmemeler de ne olmuştu yani? Birkaç gün sonra yese/er yemeği ne olurdu ki?. Bir telefon eder, yok canım, y