İnsanın görme süreciyle ilgili kısıtlamalarda bulunamazsınız ama eşyaya daha farklı bir açıdan bakmayı deneyebilirsiniz. "Yeniden Çerçeveleme" ya da eşyaları farklı bir açıdan görme bir yönetici olarak karşılaşacağınız problemlere çözümler sunabilir. Örneğin adamın biri paslı yayları sırtına batan bir yatakta yatmaktadır. Bu yatak ona şansının açılmasını sağlayan bir proje geliştirmesini sağlar ve daha sonra, o şık yataklar üreten ve bunları pazarlayan başarılı biri olur. Hikayenin doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmayacağız. Bu bize yeniden çerçevelenmenin durumu ve olayları nasıl değiştirdiğini göstermektedir. Başta problem gibi görünen bir durum altın bir fırsata dönüşebilir. Bardaktan boşanıncasına yağan bir yağmur bir çiftçi için hızır gibi yetişen bir fırsatken bir köy için berbat bir hasardır. Çerçevenizi değiştirerek nasıl davrandığınızı ve nasıl hissettiğinizi dahi değiştirebilirsiniz. Olayları farklı bir bakış açısıyla görmek sürekli karşılaştığımız bir
Yönetici olarak karşılaştığınız pek çok problem doğrudan veya dolaylı olarak iletişime ait problemlerdir ki bunlar kişilerarasında, birimler ve departmanlar arasında ortaya çıkabilir. Bu sebeple de yönetimi en fazla meşgul eden uğraşlar bu iletişim problemleridir. Bir olayı diğer kişinin bakış açısıyla da görebilmek daha iyi bir iletişim için vazgeçilmez şart değildir. Problem genellikle karşılıklı değerlendirilerek çözülür ve büyük bir zaman da böyle harcanır. Herhangi bir anlaşma ya da satışta karşınızdakini nelerin motive ettiğini anlarsanız, aranızda anlaşmazlık çıkarabilecek noktalara da değinmezsiniz. Aynı zamanda siziN için önemsiz olmasına rağmen karşı taraf için büyük önem arzeder ve her ikiniz için de başarılı olacak bir işi tamamlarsınız. Bunun için çok akıllıca tekniklere gerek yok. Sadece hayal gücü yeterli. Kendinize. "Kendimi nasıl hissederdim?", "Onun yerinde olsaydım ben nasıl davranırdım?" diye sorun. Doğru sorular doğru cevapları getirir ye karşınızda
Bir insanın en önemli eğitim yuvası ailedir... Aile; insanın eğitiminin temel taşıdır. Aile eğitimindeki aksaklıklar insanın bütün hayatına yansır... Aile hayatı, insanın bütün hayatının fihristidir, özetidir... Başarısız öğrenciler içinde yapılan bir araştırmada, öğrencilere başarısızlıklarının sebepleri sorulduğunda öğrencilerin çoğu, aile ortamındaki düzensizliği göstermiştir. Anne ve baba olarak "dış başarı" yerine "iç başarı"ya önem verilmelidir. Bir psikolog: "Çocuğun, ya da yetmiş yaşına gelmiş bir insanın davranışlarına bakıp, onun nasıl bir aile ortamında yetiştiğini çok rahat anlayabiliriz." demektedir. Çünkü insanın hayattaki davranış şekilleri, büyük ölçüde ailenin ona karşı gösterdiği tutumlara ve yaklaşımlara göre şekillenecektir... Başarı veya başarısızlığın temelinde öncelikle aile faktörü yatmaktadır. Aile; çocuğuna hoşgörülü davranmalı, otoriter ve baskıcı bir yaklaşımdan uzak durmalıdır. Yapılması gereken; insanın, duygu ve düşüncelerine önem verilen bir ai
İslam büyüklerinin hepsi, çok okumuşlar da büyük olmuşlar. Onlardan birkaç tanesinin nasıl okuduğunu modellemek amacıyla buraya yazıyorum.
İbn-i Sina (980-1037) diyor ki: ‘Geceleri hep okumakla, yazmakla meşgul oldum. Uyku bastıracak olsa bir bardak bir şey içerek açılır, yeniden çalışmaya koyulurdum.’
İbni Rüşd (1126-1198), eserleri Avrupa'da yüzyıllarca okutulan Endülüslü bilgin, sürekli kitap okurdu. Kitap okumadan geçen iki gecesi vardır: Biri evlendiği gece, diğeri babasının vefat ettiği gecedir.
Nevevi (1233-1277) 24 saatte bir yemek yerdi. Kitap okumaya daha fazla zaman ayırmak için böyle yapardı. Hiç evlenmedi. Çok eserleri vardır. Yavuz Sultan Selim, (1470-1520) günde ortalama sekiz saat mutlaka kitap okurdu. Mısır Seferi'ne giderken üç katır yükü kitap götürmüştü. Yavuz'un dostu, yaveri diyor ki:
Hatırlama, belli süreçlerle zihne "kaydolmuş" bilgilerin, uygun ortamlarda yeniden ortaya çıkmasıdır. En başta gerekli olan, konuyu "anlayarak öğrenmek"tir. Ezberlenen konunun ne gerçek anlamda öğrenilmesi olur ne de hatırlanması. Çünkü ezber, zihinsel yeteneklerini besleyip geliştirmez. Aktif bir zihnin konuyu anlayarak takip etme olasılığı fazladır. Aktif olması da merak ve ilginin varlığından kaynaklanır. Sonraki adım, öğrenmiş olduğumuz konuyu "hafızada tutma" sürecidir. Zihin, hafızada tutma işini kendi bildiği şekilde, yani geçmiş yaşantılarını, algılama biçimini, vb. işin içine katıp yeni bilgiyi bunlarla yoğurarak gerçekleştirir. Zihin, algıladığı bilgiyi olduğu gibi kodlamaz. Bu kodlamayı kendi çalışma biçimine göre yapar. Bu yüzden zihnimizden, algıladığı bilgileri olduğu gibi kodlama-sını ve daha sonra da dışarı çıkarmasını bekleyemeyiz. Hatırlamada üçüncü adım, "bulup çıkarma"dır: Zihinde kodlanan bilginin dışa vurulması. Bulup çıkarma eylemi belli ortam ve koşullarda
Ders, herkesin karşısına çıkan bir eylem sürecidir. "Ders çalışacağım", "Derse iyi çalışmadım", "Derse geç kaldım", "Dersine çalıştın mı?" gibi ifadeler ne kadar da hayatımızın içindedir. "Ders" denen eylem sürecine bakış açısı herkeste farklı olabilir. Kimimiz hoşlanır bu sözü duyduğunda, kimimiz nefret ölçüsünde tepki gösterir. Kimimizde de bu, dersine göre değişkenlik gösterir. Dersler, derslerin içinde geçen konular, o konuların temelini oluşturan ana fikirler ve formüller.. Bunlar, genelde geçmişte yaşamış, "büyük" dediğimiz düşünürlerin çabaları ve ispatlamalarıdır aslında. Dikkat ettiğimizde her formülün, her fikrin özünde "mantıksal bir temel" olduğunun farkına varabiliriz. Yani, "mantıklı" ve "ispata dayanan" her fikir karşımıza semboller (sayı ve kelimeler) çerçevesinde oluşmuş bir ders olarak çıkmaktadır. Dersin oluşumu, düzenlenişi, konu ayrımları Milli Eğitim anlayışına göre şekillenmiştir. Bir konu, bizim için çok basit ve anlaşılır olabileceği gibi, özverili bi
‘Her işi daha hızlı ve daha kolay yapmanın bir yöntemi mutlaka vardır.’ Hızlı okuma eğitiminde hızlı, kolay ve kalıcı bir şekilde öğrenmek için yapılması gerekenleri sistematik olarak açıklamaktadır. Öğrenmenin en yaygın yolunun okumak olduğundan hareketle Hızlı okuma eğitiminde hızlı ve etkin okuma tekniklerine ağırlıklı olarak yer verilmiştir. Ayrıca okunan metni anlama kapasitesini artırmaya yönelik teknikler, uygulamalarıyla birlikte aktarılmaktadır. Bu kitapta hızlı okuma stratejileriyle birlikte kalıcı öğrenme tekniklerini de bulacaksınız. Konsantre olarak okumaktan iç disiplin geliştirmeye; okuma stresiyle başa çıkmaktan kişisel zaman planlamaya kadar bilmek istediğiniz her konuya yer verilmiştir. Kendi okuma tekniğini geliştirmek, bilgiye ulaşma yollarını keşfetmek, öğrenmeyi öğrenmek, okul hayatında ve hayat okulunda başarılı sonuçlar almak isteyen herkes Hızlı okuma eğitimi almalı. İzmir'deki anlayarak hızlı okuma eğitimleriyle ilgili ayrıntılı bilgiye