• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Friedrich Hegel

Kişisel Gelişim

Friedrich Hegel (1770 1831) Düşünce tarihinde rasyonalizmi doruğa ulaştıran ve tüm felsefesini üçlü kavramsal ayrımlara dayandıran Hegel en başa tüm gerçeklik dediği ideyi yerleştirmiştir ve idede hem gerçekler hem de kavramlar çakışmaktadır. Diyalektik düşünme yöntemine göre kurduğu sisteminde (mutlak idealizminde) her kavram gibi ide de üç kavramdan oluşur; mantıki ide, doğa ve ruh=geist. Yabancılaşma kavramını da ilk kez felsefi açıdan tanımlayan Hegel olmuştur. Ona göre insanlık tarihi, insanoğlunun yabancılaşmasının tarihidir. Tinin Görüngübilimi adlı yapıtında, bilincin en alttan en yüksek düzeylere, yani felsefi bilinç düzeyine ulaşıncaya kadarki gelişimini; bilinç / öz-bilinç / us evreleriyle anlatan Hegel'e göre, insan düşüncesi İlk evrede yalnızca gelenek ve görenekleri izleyen törel bir yaşama bağlıdır (Aslında düşüncesiz bir yaşamdır bu İkinci evrede artık ilk yaşamdan kopuş, ona yabancılaşma söz konusudur; önceki

Sayı Korkusu

Kişisel Gelişim

"Matematik", "hesaplama", "cebir", "kesirler", "iki den fazla haneli bölme", "çıkarma", "çarpma", "toplama" ve sayılar dünyası ile ilgili daha birçok benzeri sözcük, onları duyan insanların yarısından çoğuna korkudan küçük sancılar vermektedir. Neden? İyi ki bu alanda temel yeteneksizliğimiz olduğundan değil, matematikten "uzaklaşmaya eğitildiğimizdendir". Okulda matematiksel konular "akademik", "zor" ve "sadece gerçek beyinlere göre" şeklinde tanımlanmaktadır. İlk dönemlerde birçok çocuk çarpım tablolarını tekrar tekrar ezbere okumaktan çok çabuk sıkılıyorlar, başkaları ise ilk hesaplamalarının bazılarında başarısızlığa uğradıklarından, bu işte "iyi olmadıklarını" varsayıp başka konulara dikkatlerini yoğunlaştırıyorlar. Matematikle olan sorunlarımıza eklenen bir de sayıların özellikle erkeklerin sahası olduğu varsayımıdır. Bir çok okulda kızlar matematiği ilerletmekten aktif olarak caydırılıyorlardı. Gerçeklerden ziyade batıl inanç ve varsayıma dayalı olan bu karar,

Duygusal Dilin Kullanımı

Kişisel Gelişim

Dilde duygu, okuyucunun avantajına veya dezavantajına kullanılabilir. Konuşmacı veya yazar temel gerçeklerin yorumunu kendi bakış açısıyla renklendirmeye çalıştığı zaman dezavantajlı olur. Örneğin politika muhabirleri politik liderlerden söz ederken, dinleyiciyi bir görüşe veya diğerine ikna edecek şekilde terimler kullanırlar, aslında bu terimler onun kişisel taraflılığına dayanmaktadır. Eğer politikacı benimseniyorsa, tanınan ilk adı kullanılacaktır ve onunla ilgili sözcükler "olumlu" olacaktır. Benimsenmeyen politikacı için de tersi yapılacaktır. Örneğin, "Jim öneriyor. . ." ifadesi, o kişiye karşı "Başbakan emrediyor ..." ifadesinden daha çok sempati duymamızı sağlayacaktır. Duygusal dilin ikna edici kullanımına bilimsel dergilerde dahi rastlanabilir. Yazarın çalışmalarını destekleyen deneylerden "zarif", "ustalıklı" ve "mükemmel" olarak söz edilecektir. <

Aklını En İyi Şekilde Kullanmak

Kişisel Gelişim

Bu anda yazı ilk okuyuşunuzu tamamlamış, gelecekte sürekli zihinsel gelişiminizi planlamaya hazırsınız. Aşağıdaki satırlarda yararlı bulabileceğiniz birkaç öneri vardır: 1. Bu yazıı birkaç gün bir kenara koyun, sonra onu tekrar alıp okuduğunuz kısımlara hafifçe göz gezdirin. Aklınıza birkaç gün istirahat verdiniz, bu da aldığı bilgiyi "hazmetmesine" olanak sağlayacaktır, ilk bölümleri ilk okuduğunuz zamana nazaran daha bütün bir bilgiyle okuyorsunuz. Dolayısıyla bu bölümleri anlamanız, algılamanız, takdir etmeniz ilk okuduğunuz seferkinden oldukça fazla olacaktır, kişisel ilerlemeniz için yaratacağınız fikirler daha fazla olacaktır. Örneğin, beynin sağ ve sol tarafları ile ilgili kısmı ikinci kez okurken, beyin şemaları, yaratıcı düşünme, özel bellek teknikleri, not tutma, matematiksel yetenekle ilgili "kancalar" beyinle ilgili bilgiyi birbirine bağlayacak, öncekinden çok daha ilginç ve konuyla ilgili gelecektir. Yazıyı göz gezdirirken yapabileceğiniz şeylerden biri,

Sağ Ve Sol Beyniniz

Kişisel Gelişim

Beynin sağ ve sol olarak ikiye bölündüğü bir zamandır biliniyordu. Beynin sol yanı hasara uğrarsa bedenin sağ yanının felç olmaya eğilimli olduğu ve benzeri şekilde, beynin sağ yanı hasara uğrarsa bedenin sol yanının felç olmaya eğilimli olduğu biliniyordu. Bir başka deyişle, beyninizin bir yanı bedeninizin diğer yanını kontrol ediyor. California Üniversitesi'nden Profesör Robert Ornstein'ın yeni araştırması beynin her bir yanı tarafından ele alınan faaliyetleri daha çok aydınlatmıştır. Beynin iki yarısının biyolojik olarak benzeştiğinin ve ikiye bölünmüş bir beyin değil de, uyum içersinde çalışan iki beyin olarak düşünülmesinin daha gerçekçi olabileceği bilinciyle yola çıkan Profesör Ornstein, her bir beynimizin, değişik fiziksel faaliyetlere ilaveten değişik entelektüel faaliyetleri ele alıp almadığını bulmaya karar verdi. Öğrencilerinin bazılarına beyin dalgaları

İnsan Beyni Neler Yapabiliyor

Kişisel Gelişim

Beyniniz uyuyan bir dev gibidir. Son yıllarda psikoloji, eğitim, biyokimya, fizik ve matematikte yapılan araştırmalar beynin potansiyelinin genelde düşünüldüğünden çok daha büyük olduğunu göstermiştir. Beynimizin ortalama %1'ini kullandığımız şeklindeki yaygın kanı bile yanlış olabilir çünkü %1'den daha azını kullandığımız şimdi anlaşılıyor, bu da yeteneğimizin muazzam bir kısmı geliştirmeye halen uygun demektir. Bu yazının o şaşırtıcı, kullanılmayan potansiyeli geliştirmenize yardımcı olmak üzere tasarlanmıştır. beyin hakkında son buluşların bazılarını özetlemektedir, en heyecan verici olan, beynin sağ ve sol yanlarının değişik zihinsel fonksiyonları içeren "beyin sahası" ile ilgili haberler de buna dahildir. Beynin yapısıyla ilgili bu buluşlar ve diğer gerçekler, beynin yapabileceği bağlantı şekillerinin sayısı anlatılıyor. Kendi zihinsel performansınızı ilerletirken bu bilgiyi kullanmanıza yardımcı oluyor. Belleğinizin temel kapasitesini ve olayları, isimleri, yüz

Hedef Belirleme

Kişisel Gelişim

1. Hedeflerin önemini anlamıyoruz. Hedeflerin bize neler katabileceğini ve neleri değiştirebileceğini bilmiyoruz. Eskiden ailenizin yemek masasında, hedeflerden bahsediliyor muydu? Bazı ailelerin sofralarında 3-4 nesildir fakirlik, yoksulluk, yokluk ve hayatın zorluklarından başka bir şey konuşulmuyor. Başka bir yaşam şeklinin mümkün olabileceğini akıllarına bile getirmiyorlar. Sizin çevrenizde, net hedefleri ve bunları gerçekleştirmek için yazılı planları olan ve bu uğurda çalışan insanlar var mı? 2. Nasıl hedef belirleneceğini bilmiyoruz. Bazen hedefimize ulaşmak için yaptığımız planlarda esnek davranmayız ya da öyle hedefler belirleriz ki, bulunduğumuz noktadan oraya ulaşmak neredeyse imkânsız gibidir. Bunun sonucunda kendimizi başarısız görürüz ya da hedef belirlemenin bir yararı olmadığına karar veririz. Eğitim sistemimizde, 15 yıllık eğitim süresince bir saat bile hedef belirleme konusunda bilgi verilmiyor. Bu, eğitim sistemi

 1 2 3 4 5 6