İletişim alanındaki büyük gelişmelere karşın yine de insanoğlunun çevresindekilerle anlaşmasını sağlayan en etkili araç onun konuşma yetkisidir. Birçok etkinliğe konuşma düzleminde katılırız. Konuşma düşündüklerimizi tasarladıklarımızı özlemlerimizi kinimizi öfkemizi biçimlendirip yansıtmada başlıca aracımız olmuştur. Güzel ve etkili konuşmada önemli bir konu sesin mükemmel çıkışıdır. Sesin mükemmel çıkışı ses çıkışı ile nefesin kullanımı arasında başarılı bir uyum oluşturulmasını gerektirir. Konuşmak için insanların huzuruna çıktığımızda insanlar da dinlemek için bizlere yönelirler. O anda hepimiz başarılı konuşmayı arzulamaktayız. Daha da iyisi bizi dinlemekte olanlar da başarılı olmamızı arzulamaktadırlar. Eğer biz utanç verici bir duruma düşersek dinleyenler de bu utançtan nasiplerini almakta ve onlar da utanmaktadırlar. Etkili Konuşma Nasıl Yapılır? • Konuşmacı konuşmaya başlarken gelen alkışları dinlemeli •&
Okuma ve anlama hızını artırmak için ne okuduğunuzu bilmeniz çok işinize yarayacaktır. Bir metni okumaya başlamadan önce o metinden ne almak istediğinizi bilirseniz istediğinize daha kısa yoldan ulaşırsınız. Roman okumak, gazetede bir köşe yazısı okumaktan farklıdır. Romanda anlatılan çevreyi tahayyül eder, karakterlerin betimlemesini yaparsanız okuma hızınızdaki artışı gözlemleyebilirsiniz. Beyin geçmişteki bilgiler sayesinde bir kelimenin hepsini göremese bile tamamlama yeteneği ile kelimelerin ne olduğunu anlayabiliyor. Geri dönüşlerinin önüne geçmek için sorular, kalemle takip ederek de okunmasında fayda vardır. Kitap okumayı seviyorsunuz ancak yoğun iş trafiğinde okumaya zaman ayıramıyorsunuz. Okumak için ayırdığınız 10-15 dakikada topu topu 20-25 sayfa okuyorsunuz. Elinize aldığınız bir kitap bazen haftalarca çantanızda, masanızın üstünde duruyor ama bir türlü onu bitiremiyorsunuz. Teorik olarak insan beyninden, bilinçli olarak bir şey düşünmese bile,
Mutlaka hepimizin hayatında olduğu gibi senin de hayatında kötü giden zamanların olmuştur. Bu zamanlarda her şeyin hep üst üste geldiğini düşündüğün zamanlar da olmuştur. Zaten hep öyle olur. Hayatımızda bir sorun yaşandığı zaman sorunlar hep üst üste gelir. Aslında gerçekte olması gereken bu değildir. Sadece düşünmeyle bilinçaltını etkileyemeyeceğin kaçınılmaz bir gerçektir. Düşüncelerini içselleştirmen ve onlara gerçekten inanman gerekir. Örneğin topluluk karşısında konuşmayı beceremeyen bir insan, bütün denemelerinde başarısız olduğu için artık bilinçaltına sen toplum karşısında konuşamayan bir bireysin, kendini artık böyle kabul ettin, sen busun mesajını fazlasıyla kayıt etmiştir. Bundan kurtulmanın yolunu bazen tek başına bulmak çok zordur. Profesyonel birinden yardım almak gerekir. Bilinçaltı yönetimi ile ilgili kullanılan en basit yöntemlerden biri de subliminal mp3lerdir. Buna bilinçaltına ses ile müdahale etmek diyebiliriz. Subliminal mesajlar bilinçaltım
Topluluk önünde konuşma yaparken sesimizin titremesi veya kayması durumu, aklımızdan geçen düşünceleri istediğimiz biçimde ifade edememe, elimizi kolumuzu nereye koymamız gerektiğini, nereye bakmamız gerektiğini, nasıl durmamızın gerektiğini şaşırma, konuştuğumuz kişinin ilgisini uyanık bir şekilde tutamama... Çoğu insanın konuşma esnasında yaşadığı doğal problemler olarak karşımıza çıkıyor. Fakat sosyal hayatımızı, kariyerimizi kısacası yaşamımızın her alanını olumsuz olarak etkileyen bu unsurlar, "Diksiyon Eğitimi" adı altında verilen eğitimler aracılığıyla yok ediliyor. Üstelik Diksiyon Eğitimi katılımcılarına sunduğu benzersiz Sınırsız Eğitim Hizmeti sayesinde Etkili Konuşma Eğitimi’ne bir defa katılıyorsunuz fakat öğrendiklerinizi dilediğiniz anda, hatta yıllar sonra bile ücretsiz olarak tekrar tekrar tazeleme şansına sahip oluyorsunuz. Bu program sonunda, katılımcılar; - Güzel konuşma becerileri geliştirebilmeyi, - Türkçeyi, doğr
Yaşamdan tam anlamıyla keyif alabilmek için, kendi iç dünyanızda ve çevrenizde her an neler olduğunun farkında olmanız gerekir. Bireysel seanslarında geçmişte yaşadığınız tüm deneyimlerinize biçimsiz bir aynadan bakmanız yerine, sizin için tarafsız ve kör noktaları hedef alan bir ayna görevi görerek, var olan tüm gerçekleri keşfetmenizi kolaylaştırır. Seanslarıyla öz farkındalığın gelişmesini sağlar. Bu tecrübenin sayesinde sorumluluklarınızı, tepkilerinizi, duygularınızı, kişiliğinizdeki artı ve eksi özellikleri ve kör noktalarınızı keşfederek tüm hayatınızın yönetimini kendi elinize alır, aslında gerçekleştirmeniz gereken tek hedefin “ kendiniz” olduğunu farkedersiniz. Farkındalığınızı geliştirmeden yaşamınızla ilgili gerçekleştirmek istediğiniz herhangi bir hedef belirlediğinizde aslında yanlış hedef üzerine ilerliyor olma ihtimaliniz yüksektir. Kendi benliğinizi, ne olmak istediğinizi ve ne başarmak istediğinizi bir kenara koyarak, sadece kendinizin bu olayları nasıl alg
İnsanı diğer varlıklardan ayıran en önemli özellik; düşünebilme, düşündüğünü ifade edebilme ve en önemlisi de eğitilebilme yeteneğidir. Bilgimiz, birikimimiz, yeteneklerimiz ne kadar zengin olursa olsun, bu donanımımızı doğru ve güzel konuşmayla karşımızdaki kişi ya da topluluğa aktaramıyorsak, sahip olduğumuz bu zenginliklerden, yeterince yararlanamıyoruz demektir. Dili doğru bir biçimde kullanıp, onu güzel, etkileyici bir konuşmayla aktarmak bir kimlik göstergesidir. Topluluk önünde konuşurken sesimizin titremesi veya kayması, aklımızdan geçenleri istediğimiz şekilde ifade edememe, elimizi kolumuzu nereye koyacağımızı, nereye bakacağımızı, nasıl duracağımızı şaşırma, konuştuğumuz kişinin ilgisini uyanık tutamamadır. Çoğu insanın yaşadığı doğal problemlerdir. Etkili konuşma; yerine, zamanına, kişisine uygun olarak yapılan konuşmadır. Neyi, nerede, ne zaman, kime nasıl söyleyeceğini bilen bir kişinin güzel konuşmayla ilgili önemli bir problemi yok demektir. Hazırl
Hafızanın bilgileri depolama, geri çağırma ve kullanma becerisinin kaybolması olarak ortaya çıkar. İsimleri hatırlamakta zorlanma, unutmak. Ardından kişileri tanıyamama mekan, zaman ve yön kavramlarının yok olması ve beraberinde kişilik değişimleri olarak gelişir. Unutkanlığı ikiye ayıracak olursak iyi huylu ve kötü olarak belirtebiliriz. İyi huylu unutkanlık, zararsız ve düzeltilebilen unutkanlıktır diğeri ise beyinde ağır hücre yıkımlarına neden olan hafıza kayıplarını ve Alzheimer hastalığını ortaya çıkaran unutkanlıktır. Unutkanlık bir çok insanın şikayetidir. Unutkanlığın sorun olarak bir ciddi hastalığa işaret ettiğinin saptanması için birçok veriye ihtiyaç vardır. Unutkanlık, geçici bir takım ruhsal sorunlardan kaynaklanabileceği gibi kalıcı bir takım fizyolojik sorun kökenli de olabilir. Yaşamımız süresince, her an çevreden çeşitli uyarılarla karşılaşıyor, iç dünyamızla etkileşiyor, gerekli olan bilgileri kullanmak üzere işlemden geçiriyoruz. Bu aşamaları