• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Beyni Kandırmak

Kişisel Gelişim

Burun deliklerinizi düşünmemeye çalışın. Dürüst olun: Düşünmemek için önce düşünmek zorundasınız. Zira beyin sadece olumlu düşüncelerle başa çıkabilir. Patronunuzu, bedenine küçük gelen sapsarı bir kazak içinde zihninizde canlandırmadan (bu örnekte, görmeden) o şekilde hayal etmemeye çalışmanız insani olarak olanaksızdır. Bu imajı hayal etmemek için ne kadar çok uğraşırsanız, zihniniz bu imajla o kadar çok meşgul olacaktır. Bu yüzden, evinizin elinizden gitmemesi şeklinde bir hedef belirlemektense, hedefinizi olumlu hale getirin, kalan borçlarınızı ödeyerek ipoteği kaldırtmayı ya da doğru yönde daha küçük olumlu bir adım atmayı düşünün. İşteki hedeflerinizin, yangın söndürme ve kılpayı kurtulma önlemleri gibi şeyleri andırması gerekmez. Beyninize olumlu, güçlendirici çağrışımlar yaptırmak için olumlu bir kipe geçin. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

Harita Bölgenin Kendisi Değildir

Kişisel Gelişim

Her birimiz dünyayı eşsiz biçimde algılarız; sanki gerçek dünyaya ilişkin, kendimizin çizdiği kişisel bir haritaya sahibizdir. Öncelikle, biz insanlar, bireysel olarak, etrafımızdaki görüntüler, (ışık dalgalan), sesler ve diğer duyusal uyarıcılar şeklindeki enerji dalgalarının sadece çok küçük bir kısmına ulaşabiliriz. Yani anlayışımız, bir numuneye ya da gerçek dünya üzerindeki küçük bir duyusal pencereye dayalıdır. Her birimiz, ayrıca geçmiş deneyimlerimiz, bunların sonucunda oluşan tavırlarımız ve inançlarımız açısından da benzersizizdir. Deneyimi, kavrayışlarımız ve inançlarımıza ‘uydurmak’ üzere süzgeçten geçirmeye eğilimliyizdir. Gözlerimiz ve kulaklarımızla algıladıklarımızdan çok, milyonlarca elektro-kimyasal sinaptik beyin bağlantısı, dünyaya ilişkin kişisel haritamızı oluşturan ‘anlayış’ haline gelir. Ama haritalarımızın hiçbiri gerçekliğin ‘ülkesi’ değildir ve olamaz da. Bu yüzden, doğru iletişim, başka insanların algı haritalarını anlamaya çalışmalıdır. Farklılıkl

İnsanlar Mükemmel Çalışırlar

Kişisel Gelişim

Biz insanlar, hedefe ulaşan, maksatlı sistemler gibi çok etkinizdir. Bu yüzden, aynı şeyleri tekrar tekrar yaptığımız zaman aynı tür sonuçları üretme eğiliminde oluruz. Bu sistem oldukça iyi -aslında mükemmel bir şekilde- çalışmaktadır. Ya da olumsuz niyetler, programımıza girmelerine bir şekilde izin verilmişse, etkili bir şekilde gerçekleştirilir; korkular ve endişeler olarak zihnimizi meşgul eden şeyler gerçekleşmeye yöneliktir. Belirli düşünceler, eylemler ve duygular sürekli olarak belirli sonuçlar üretir. Programımıza ‘değersiz’ şeyler girse ya da niyetlerimiz yanlış yönlendirilse bile, düşüncelerimizi ve inançlarımızı gerçekliğe dönüştüren programlar garip bir şekilde etkilidir. Kuşkusuz, eylemlerimiz çoğu kez yanlış düşünce ve inançların ‘programlanması’ nın ürünüdür ve bunun doğurduğu sonuçlardan mutsuz olacağımız kesindir. Zihniniz belirli korkular ya da sizi endişelendiren durumlarla meşgulken, bisikletten düşmeniz, bir konuşma yaparken ağzınızın

Nlp Tarihçesi

NLP

NLP'nin kökeni, yirmi yılı aşkın bir süre önce ABD'deki Santa Cruz Üniversitesi'ne dayanır. NLP'nin kurucuları, o zamanlar dilbilim (linguistik) alanında yardımcı profesör olan John Grinder ile psikoterapiye özel ilgi duyan psikoloji ve matematik öğrencisi Richard Bandler'dı. Onların araştırmaları, çalışmalarında çarpıcı sonuçlar elde etmesiyle uluslararası alanda, tanınan üç psikoterapisti ‘model’ alıyordu: Bir yenilikçi psikoterapist ve Geştalt terapisinin kurucusu olan Fritz Perls; baş edilmez görünen ilişki sorunlarına çözümler getirebilmiş, önde gelen bir aile terapisti olan Virginia Satir; modern hipnoterapinin babası olarak adlandırılan, dünyaca ünlü hipnoterapist Milton Erickson. Grinder ve Bandler'in amacı, başarılı terapistler tarafından kullanılan iletişim davranışı modellerini tanıtarak, daha sonra başkalarına aktanlabilmesini sağlamaktı.. Onların ilk çalışmalarının ürünü, büyük bir kuram olmaktan çok, daha iyi iletişim, daha hızlı öğrenme ve herhangi

Nlp Nedir?

NLP

Nöro-Linguistik Programlama (NLP) ‘kişisel mükemmelliğin sanatı ve bilimi’ ve ‘öznel deneyim araştırması’ olarak adlandırılmıştır. NLP, vasat sonuçlar ya da başarısızlık doğuran eylemlerimiz ile başarı ya da mükemmellik getiren edimlerimiz arasındaki farkı anlamamıza yardımcı olur. NLP, ‘İyi yaptığım bir şeyi nasıl yapıyorum?’, ‘Onu nasıl daha iyi yapabilirim?’, ‘Başkalarında hayranlık duyduğum becerileri nasıl kazanabilirim?’ gibi sorulara hitap eder. Şurası önemlidir ki, NLP gözlemlenebilir davranışla sınırlı değildir; düşünme biçimimizi, yani tüm deneyim ve eylemlerimizi kontrol eden zihinsel süreçleri de içerir. İnsanın deneyiminin (aslında, motivasyonunun) tüm yapısıyla ilgilenerek, bir davranışla sonuçlanan düşünce süreçlerini, duyguları ve inançları şekillendirmeye çalışır. Özellikle de, başkalarıyla olduğu kadar kendimizle iletişimimizle ilgilidir. NLP birkaç yıldır var olmasına karşın hızla gelişmiştir ve bugün, yönetim ve eğitim gibi alanlarda fazlasıyl

Nlp Varsayımları Nelerdir

NLP

Her bilim dalının, her sanat dalının, her işin öğrenilmesini kolaylaştıran temel ilkeler vardır. Bu ilkeler işlevsel olduğu için kabul edilir, kişilerin inançlarına göre değişmez ve sağduyuya hitap eder. Aşağıdaki ilkeleri yaşamınızda gerçekleştirdiğinizde, deneyim ve davranışlarınızda, NLP'nin yaklaşım ve becerilerini doğal olarak göreceksiniz. Bu ilkeler kendinizi ifade etmekte, başkalarını isabetli algılayabilmekte, istediğiniz sonucu alabilmekte ve esneklik kazanmanızda yol gösterici olacaktır. Önce ilkeleri, sonra bu ilkeleri yaşamda en etkin biçimde uygulama yollarını öğreneceğiz. 1. Harita temsil ettiği arazinin kendisi değildir. Her birimiz beş duyumuzla dış dünyadan gelen verileri ve bilgileri alırız ve kendi özel kalıplarımıza göre bu bilgilere bir anlam veririz. Bir şehir haritası bize şehrin yollarını, sokaklarını gösterebilir ama o yollarda, o sokaklarda karşılaşacağımız manzaralar ya da gördüklerimizden hoşlanıp hoşl

Öğrenilmiş Çaresizlik

Kişisel Gelişim

AERODİNAMİK - Fizikçiler arılar hakkında bir deney yapmaya karar verirler. Yaban anlarını incelediklerinde, yaban arısının vücudunun büyüklüğü ile kanatlan arasındaki ölçümler AERO dinamik kanunlarına göre uçmaları imkânsızdır. Bu sorunun cevabını araştırmaya kalkan fizikçiler uzun çalışmalar sonucunda bir cevap bulamazlar. İçlerinden genç fizikçi yapılan toplantıda kürsüye çıkar ve şöyle der: "Yaban anları aerodinamiğin kanunlarını bilmedikleri için uçabiliyorlar" der. Bu cevap üzerine genç fizikçi dakikalarca alkışlanır. Bir yaşında kendi dengesini koruyup desteksiz yürüyebilen, iki yaşında konuşmaya başlayan bir çocuk ne oluyor da okula başladığında yeteneklerinin çoğunu kullanamaz hale geliyor? Aileden ve çevreden aldığı telkinler ona yapabileceklerinden çok yapamayacaklarını öğretiyor. Böylece doğal haline bırakıldığında her türlü hedefine ulaşabilecek bir çocuk bu yeteneklerinin farkına bile vara

 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63