Kişi hayatının uzun bir dönemini okulda geçirmektedir. Öğrenci, her zaman olmasa da, diğerlerinin yardımına ihtiyaç duymaktadır. "Diğerleri" eskiden; aile içindeki büyükler, yakın akrabalar, ağabeyler, ablalar gibi kişilerdi. Değişen sınav sistemi, hayat şartları, yardım alacak insanların azalması gibi etkenler kişinin okul hayatındaki sorunlarını arttırmıştır. Öğrenci, derdini anlatacak birine ihtiyaç duymaya başlamıştır. Öğrenci, çocukluk ve ergenlik döneminde duygusal bir süreci yaşadığından, doğal olarak duygusal tepkiler vermekte, ebeveynin mesajlarını, davranışlarını önemsemektedir. Ailenin destekleyen tutumuna birinci sırada ihtiyaç duymaktadır. Etkin aile ortamında iletişim ve ilişkilerin kalitesini arttırmak sorumluluğumuzdur. Özellikle çocukların ergen dönemlerinde onları anlamak ve etkin bir paylaşım ortamı yaratmak önem taşır. Hele sınav stresinin de yaşandığı bir süreçte onlara destek olacak yaklaşımlar, başarı için kaçınılmazdır. Başarı, s
Eğitim koçluğu iyi kötü demeden tüm öğrencilerin kendilerini tanımalarını ve kişisel stratejilerini belirleyebilmelerini sağlamak için profesyonel destek sağlayan bir çeşit danışmanlık hizmetidir. Bize göre kötü öğrenci yoktur, sadece öğrenme yöntemlerini ve nasıl çalışacağını bilmeyen öğrenci vardır. Eğitim koçluğunun amacı, öğrenciye doğru bilgiyi sağlıklı ve eksiksiz biçimde nasıl, nerede, ne şekilde, hangi yöntemle ne kadar zamanda öğrenmesi gerektiğini öğrenmesini sağlamaktır. Öğrencinin birey olarak içinde bulunduğu anda durduğu konum ile gelecekte durmak ya da olmak istediği durum veya konum arasındaki farkı en aza indirmeyi hedeflerken, bireyin hayatını ful potansiyelle yaşamasını sağlamak için erken yaşlarda verilen hizmettir. Bireyin kendine inanmasına, güçlü yönlerini kullanmasına yardımcı olur, başarılı yönlerini hatırlatır. Koçluğun temel işlevlerinden biri olan; strateji oluşturmak, bir eylem planı yaparak, kişinin yol haritasını çıkarmaya erken yaşlarda ba
İnsanların birbiriyle anlaşması her şeyin önünde gelir. İletişimin olmadığı bir ortamda insanlar yine anlaşacaklardır fakat bu anlaşma diyalog yoluyla olmayacaktır. Orta yol bulmak ve istediğimiz sonuçları almak istiyorsak her şeyden önce iletişimde bir hedefimiz olmalı ve iletişimde esnek olmalıyız. İstediğimiz sonuçları alana kadar farklı yollar geliştirmeliyiz. Etkili iletişimin ilk basamağı budur. Etkili iletişim becerilerini geliştirmek istiyorsak kendimizi sürekli iletişime açık konumda tutmalıyız. Her zaman yapıcı olmalı ve sonuç odaklı davranışlar sergilemeliyiz. Etkili iletişim; iletişimimizde istediğimiz sonuçlara ulaşmamızdır. İletişimi, emirlerin, bilgilerin, düşüncelerin, açıklamaların ve sorunların bireyden bireye veya gruptan gruba aktarılma ve iletilme süreci olarak tanımlayabiliriz. Kısacası iletişim, bireyler, gruplar ve örgütler arasında ilişki kurmayı amaçlayan bir etkileşim sürecidir. Bir başka ifade ile davranışların açıklanması ve anlaşılmasını s
Okumamızı yavaşlatan en önemli psikolojik etken ise hızlı okursak anlayamayacağımızı zannetmemizdir. Etrafındakilerden sürekli 'tane tane oku' veya 'yüksek sesle oku' direktiflerini alan bir çocuğun bu alışkanlığı zamanla kökleşmiş hale gelir. Süratli okuma teknikleri ise paragraf okumak sütun okumak çapraz okumak gibi çeşitlidir. Bunların içinde anlama bakımından sütun okuma en etkin olanıdır. Bu teknikte 3-4 kelimelik dar bir sütunu okuyorsanız sütunun ortasından bir doğru boyunca gözleri aşağıya doğru kaydırmak yeterlidir. Devamlı bir çalışma sonunda sütunu tamamıyla anladığınızı göreceksiniz. Daha geniş sütunlarda da yine aynı şekilde ancak her satırda kelimeleri birer atlayarak yani 4-5 kelimelik bir satırda ikinci ve dördüncü kelimeleri okuyarak sütunu taramak yeterli olmaktadır. Gözler diğer kelimelerin resimlerini çekecek ve beyne ileteceklerdir. Bilgi çağını yakalamak isteyen insanlar kendini geliştirmeye mecburdur. Her zaman daha iyiyi, daha güzeli
Koçluk bir danışmanlık çeşididir; ancak koç, danışmanın aksine, amaçlanan yeni becerilerin kazanıldığından ve hedefe ulaşıldığından emin olana kadar, bunların hayata geçirilmesinde de çalışmayı sürdürür. Ayrıca koç, hatalara ve eksiklere odaklanmaktansa, güçlü özellikleri ve geçmiş başarıları vurgulayarak kişiyi başarıya doğru yüreklendirir. Mentorluk ve koçluk insanın gelişmesine yardımcı olan iki farklı yaklaşımdır. Her ikisinde de farkındalık arttırmak, motivasyon arttırmak, kişiyi ileriye doğru götürmek vardır. Amacı aslında ortaktır, yöntemlerde farklılık vardır. Koçluk, en kısa ve öz anlatımla ‘istenen performansa ulaşmak için koç (coach) ve danışan (coachee) arasında kurulan planlı bir gelişim ilişkisi’ olarak tanımlanabilir. Amacı danışanın kendi belirlediği hedefe, koçun desteğiyle ulaşması ve sorunlarının üstesinden tek başına gelmeyi öğrenmesidir. Her kişi veya her işletme özgün bir yapıdadır. Bu bakımdan kurulan danışmanlık ilişkisinde çözüm yi
Topluluk önünde konuşma yaparken sesimizin titremesi veya kayması durumu, aklımızdan geçen düşünceleri istediğimiz biçimde ifade edememe, elimizi kolumuzu nereye koymamız gerektiğini, nereye bakmamız gerektiğini, nasıl durmamızın gerektiğini şaşırma, konuştuğumuz kişinin ilgisini uyanık bir şekilde tutamama... Çoğu insanın konuşma esnasında yaşadığı doğal problemler olarak karşımıza çıkıyor. Fakat sosyal hayatımızı, kariyerimizi kısacası yaşamımızın her alanını olumsuz olarak etkileyen bu unsurlar, "Diksiyon Eğitimi" adı altında verilen eğitimler aracılığıyla yok ediliyor. Üstelik Diksiyon Eğitimi katılımcılarına sunduğu benzersiz Sınırsız Eğitim Hizmeti sayesinde Etkili Konuşma Eğitimi’ne bir defa katılıyorsunuz fakat öğrendiklerinizi dilediğiniz anda, hatta yıllar sonra bile ücretsiz olarak tekrar tekrar tazeleme şansına sahip oluyorsunuz. Bu program sonunda, katılımcılar; - Güzel konuşma becerileri geliştirebilmeyi, - Türkçeyi, doğr
Diksiyon kelimeleri, jest ve mimikleri doğru kullanarak herhangi bir konuyu karşı tarafa açık ve anlaşılır bir biçimde aktarmaktır. Tiyatro, piyes gibi sahne oyunlarında, radyoda, televizyonda belirli bir topluluğu seslenirken, şiir okumada, sözle ilgili sanatlarda diksiyonun önemi büyüktür. Bu işi doğru bir biçimde yapabilmek bir sanattır. Ancak doğru şekilde yapabilmek için öncelikle doğuştan gelen bir kabilenin olması ve konuşmaya yarayan organımızın sağlıklı ve işlek olması gereklidir. Ayrıca ses tonu jest ve mimiklerin birbirine uyumluluğu da oldukça önemlidir tabi bu durumun sağlanabilmesi için konuşmayı yapacak kişinin kelime haznesinin de geniş olması gerekir. Böylesine başarılı bir diksiyona sahip olabilmek için uzun süre çalışma ve eğitim gerektirir. Herhangi bir dili konuşmak, yalnızca o dil hakkında temel bilgilere sahip olmak; dilin kelime kadrosunu öğrenmek ve iletişim kurmaktan ibaret değildir. Dilin doğru ve güzel kullanılması da önemlidir. Dilin seslerini doğ