Reiki evrensel yaşam enerjisi, yaratıcı tarafından gönderilen pozitif yaşam enerjisidir. Dolayısıyla Reiki binlerce yıllık şifa ve ruhsal çalışmalara dayanan ve enerji aktarımı ile şifa vermeye dayalı bir tekniktir. Reiki kendi iç zekası ve kendi iç bilgeliği olan pozitif sevgi dolu, güçlü, etkili, sınırsız ve zamandan bağımsız bir enerjidir. Reiki aynı zamanda aydınlanma demektir. Dünyanın üzerinde ve çevresinde şifa niyeti ile faydalanabileceği sonsuz miktarda Ki enerjisi bulunmaktadır. İnsan vücudundaki tüm organlar birbiriyle bağlantılı olarak çalışır, bundan dolayıdır ki Reiki tüm vücuda verilmelidir. Son derece güvenli olan Reiki varlığını bile bilmediğimiz rahatsızlıkları bile tedavi edebilir. Reiki uygulayıcısı sadece bu güçlü enerjiye kanal olmuştur. Uygulayan kişiye uygulanan kişiden kötü enerji geçmesi mümkün değildir. Enerji dengesini bozan sadece dışarıdan gelen negatif enerji değildir. Bir de doğduğumuz günden beri, bilinçaltımıza bir
Evrende var olan her şey bir enerji ve insanın da bir enerji boyutu bir de fizik boyutu vardır. Herşey aslında önce enerji boyutunda olup biter ve daha sonrasında da bizim anladığımız boyuta geçerek, fizik boyutuna ulaşır. Biz ailemizden bize taşınan genetik özelliklerle, kendi yolumuzla ilgili bilgilerle, bulunduğumuz ülkenin, evrenin bize yüklediği sorumluluklarla doğar ve negatif veya pozitif düşünce kalıpları ile hayata dair seçimlerimizle de daha iyi veya daha sorunlu oluruz. Reiki 1 Reiki birinci derece inisiyasyonu kişiyi evrensel yaşam gücü enerjisine açar. Kişinin üstteki 3 çakrası ile ellerdeki çakraları Reiki 'ye uyumlanarak ellerin şifa niyetiyle bir varlığa dokunulması ile yüksek bir enerjinin o varlığa aktarılması sağlanır. Reiki I temelde fiziksel düzeyde şifa uygulamaları içindir. Öğrenciler kendilerine, başkalarına, yemeklere, hayvan ve bitkilere enerji verebilirler. Sorunlu olabilecek bölgeleri hissedebilmek için bedeni tarama yöntemi öğrenilir. Reiki
Çocuklarımızla, hayat arkadaşımızla, dostlarımızla olan ilişkilerimizde, sıkışıyoruz, çaresiz durumda kalıyoruz, bazen bir adım önümüzü göremez oluyoruz. Hayatta bir takım fırsatlar çıkıyor önümüze, aynı anda 2, 3 fırsat çıkıyor ve karar veremiyoruz hangi kapıyı tercih edeceğimize, bazen de hiç fırsat yokmuş gibi….Bazen bir şeyi yaşamımıza çekmeyi çok arzularız, çabalarız onun için, uğraşırız olmaz, yeniden deneriz, yeniden ve yeniden….Farklı bir şeyler yapsak başaracağızdır da nedir o farklı, denememiş yol…. Koçluk; tüm bu durumlar içerisinde etkili sorularla ve uygun yöntemlerle göremediğimiz ya da farkında olmadığımız noktalarla ilgili yanıt bulmamıza yardımcı olurken aynı zamanda dengeli bir hayat oluşturmamıza, yaşam yolculuğumuzu eğlenceli kılmamızı da destekler. Avrupa ve Amerika’da Koçluk çalışmalarının neredeyse tamamına yakını telefon ve internet yoluyla yapılmaktadır. Dünyanın neresinde olursanız olun, Online Koçluk çalışmalarından yararlanmanız i
Kişi olayları görme, işitme, dokunma, tatma ve koklama kanalları ile algılar. Öncelikli kanalları farklı olan ve bunun farkında olmayan kişilerin birbirini anlaması kolay değildir. Bazen ilk kez karşılaştığımız bir kişi ile hemen kaynaşmamız ya da aynı frekansta olmadığımızı düşünüp iletişimi kesmemiz tesadüf değildir. Hiç kimse sadece görsel, işitsel ya da dokunsal değildir. Sadece bir tanesi diğerlerine göre daha baskındır. Eğer kişi tüm temsil sistemlerini tanır ve kullanırsa hayatta daha başarılı olacaktır. Dokunsal Kişilik: Bunlar günü gününe yaşayan, gelecek vizyonları olmayan, geçmişle ilgilenmiyorlar; geçmiş ile gelecek arasında, "gün"de hapsolmuş kişiler. Gününü yaşayan ve gününü kurtaranlar. Karşılığı Kutsal Metinlerde "Beşer"dir ve tüm öğretiler, bu varlıkları beşerden insana sıçratma nasihatleri verir. Yapılan ritüeller de bu amaçlıdır. İşitsel Kişilik: Bugün gençlerin her yerde müzik dinleyip tepinmelerinin bir nedeni de bu kişiliğin geçişleridir. Bu
NLP Teknikleri; NLP duyular, duygular, dil ve davranışlar arasındaki bağlantıların ne olduğunu farketmemizi sağlayan ve var olan davranışların kişinin kendi kararı ile değişmesini sağlayan teknikler bütünü. Bu tekniklerin davranışlara aktarılması ile kişinin kendi kaynaklarını, dilini daha zengin olarak kullanması ve yaratıcılığı ile değişim süreçlerini kendi kararı ile organize etmesi sağlanabilmektedir. NLP ile duyu organlarımız ve hissettiklerimizle ilgilidir. NLP kullandığımız dil ile ilgilidir. NLP farkında olduğumuz ve olmadığımız stratejilerimizle ilgilidir. Bu bağlantıların doğru modelde kullanılması, “hepimiz ihtiyacımız olan kaynaklara sahibiz” önermesine uygun olarak “istenen sonucun” ne olduğunu organize etmemizi ve bu sonuçlara düşündüğümüz zamanda ulaşmamızı sağlayabilmektedir. NLP insanın olduğu her içerikte kullanılabilir. Geçmişte yaşanan tecrübelerin ortaya çıkardığı stratejilerin değişimi ve kişiyi sınırlayan ve engelleyen tecrübelerin etk
NLP; bilinçaltınızı hareketlendirerek, onun gücünü ve kaynaklarını kendi yararınıza kullanmanızı sağlar. NLP; öğrenme sürecinizi hızlandırır. Böylece değişimlere ayak uydurmanın ötesinde, değişim yaratmayı; insanın ilgi ve çalışma alanına uygun yönetim biçimini bulmasını sağlayacak bilgi dağarcığını oluşturmanıza imkan verir. NLP; motivasyonunuzun kontrolü size geçer. NLP; geçmişte olumlu birikimlerinizi ve doğal becerilerinizi alıp, bunları istediğiniz zaman kullanabilmenize imkan sağlar. NLP; duyarlılığınızı artırarak; davranış ve tutumlardaki titreşimleri sezinleyip, yorumlama becerisi kazandırır. NLP; duygu ve düşüncelerinizi yönlendirmenizi sağlayarak, iç dünyanızın sahibi ve geleceğinizin mimarı olmanızda en büyük rehberinizdir. NLP; geçmişten taşıdığınız olumsuz her türlü duygu ve düşünceden arınmanızı sağlayacak modern tekniklerle hayatınızı yeniden şekillendirme gücü sunar. NLP; sizi, kendinizi tanıyıp, yönetmenizde ihtiyacınız olan sistemler
Bir insanın dakikada ortalama 200-300 kelime okuyabildiğini biliyor muydunuz? Hızlı okuma eğitimi almış bir kişi ise bu sayıyı beşe katlayabiliyor. Hatta bazen daha da yukarı çıkabiliyor. Hızlı okuma bir beceridir ve biz bu beceriyi eğitimle geliştirebiliriz. Kimi üstün zekalı çocuklar bu beceriyle birlikte dünyaya gelirler, ama ortalama zekaya sahip her birey azmederse hızlı okuma becerisini edinebilir. Bir kişi dakikada 200-300 kelime okuduğunda bunun %60’ını aklında tutabilirken hızlı okuyan bir kişi dakikada 800-1000 kelime okuduğunda bunun %80’inden fazlasını hatırlayabilir. Bunun sebebi ise, daha hızlı okuduğumuzda beynin konunun bütünlüğünü daha kolay kavrar, siz de zaman ve enerjiden tasarruf etmiş olursunuz. Olduğundan daha hızlı okuyarak zamandan kazanmak kesin bir sonuçtur. Bununla beraber, daha kısa sürede daha hızlı okunan yazıların hafızada tutulabilmesi de gerekir. Eğer okuduklarınızı hafızanıza alamıyor ve gerektiği zaman hatırlayamıyorsanız hızlı okumanın hi