Bir insan hiçbir şey düşünmeden durduğu anda insan beyninden 1dakikalık bir sürede 500 kelimelik bilgi geçişi olur. Kişi okuduğunun tamamını veya tamamına yakın kısmını anlamış olur. Eğer kişi 500 kelime altında okuyorsa beyin bunu 500 kelimeye tamamlamak için kelime ilave eder. Diyelim ki bir kişi 300 kelime okuyor, beyin bunu 500 kelimeye tamamlamak için 200 kelime ilave ediyor ve bizde o kelimelerin peşine takılarak başka şeyler düşünmeye başlıyoruz. O zaman okuduğumuz parçanın tamamını değil, bir kısmını anlıyoruz. Konuyu bir defa daha okuma ihtiyacı hissediyoruz. Vücudumuzun hakimi ve merkezi olan beyin, resimleri algılayarak yorumlar ve daha önceden öğrenilmişse yani kendisinde karşılığı mevcutsa bunu yansıtır. Okuma esnasında da durum böyledir. Özellikle hızlı okuma teknikleri ile kelimeleri tek tek seçip anlamaya çalışmazsınız. Bunun yerine 3-4 kelime grubunun resmini göz aracılığıyla beyine iletirsiniz. Beyin bunu yorumlayarak kelimelerin arasında bulunan en önemli
Mentor kelimesinin kökeni mitolojiden gelmektedir. Odyssey’de belirttiğine göre Ithaca Kralı Ulysses savaşa gitmeden önce oğlu Telemachus’u en yakın arkadaşı Mentor’a emanet eder. Mentor, babasının yokluğunda Telemachus’la ilgilenecektir. Kralın savaştan dönmesi yirmi yıl alır ve Mentor, Prensi kralın yokluğunda en iyi şekilde eğitmiş ve yetiştirmiştir. Bugün mentör kelimesi, kendi deneyimlerinden, bilgi ve birikimimden yola çıkarak öneride bulunan, yol gösteren, ilham veren, öğreten, model olan kişi anlamında kullanılmaktadır. Mentor; aynı kurumun içinde bulunan, o kurum içinde farklı görevlerde çalışıp tecrübe kazanmış olan, astlarına şirket politikası, kurum gereklilikleri, çalışma stratejileri ve kariyerini yönlendirme konularında tavsiyelerde bulunan yol gösterici kimse olarak tanımlanabilinir. Mentorluk, deneyimli ve konusunda uzman bir kişinin (mentor) bilgi ve deneyimini, diğer bir kişiye aktardığı ve ona örnek olduğu öğrenme ve gelişim ilişkisidir
En kısa tabiriyle, seslerin, sözlerin, ses ve söze yardımcı olan öğelerin yerli yerinde, olması gerektiği gibi, kullanılması sanatı diksiyon olarak adlandırılır. Daha geniş bir tanım yapmak gerekirse, güzel ve etkili konuşmak üzere kullanılacak dil malzemesinin doğru tercih edilmesi ve bunların konuşmaya yardımcı farklı bir takım unsurlarla (sesin uyumu, Vurgu, ton, tonlama, durak, üslûp, jest ve mimikler, tavır vb.) uyumlu bir halde kullanabilme sanatına diksiyon adı verilir. Diksiyon, anlamlı ve alımlı bir şekilde ve etkili söz söyleme sanatıdır. Diksiyon Eğitiminin Amacı: - Kurallarına Uygun, Akıcı ve Anlaşılır Konuşma Becerisini, - Bireyin Kendisini Etkili Bir Biçimde İfade Edebilmesini, - Topluluk Önünde Konuşurken Heyecanını Kontrol Edebilmesini, - Sesbilim Açısından Tüm Seslerin Doğru ve Güzel Söylenebilmesini, - Bireyin, Sesini Etkili Bir Biçimde Kullanabilmesini, - Bireyin Bede
Yaşamdan tam anlamıyla keyif alabilmek için, kendi iç dünyanızda ve çevrenizde her an neler olduğunun farkında olmanız gerekir. Bireysel seanslarında geçmişte yaşadığınız tüm deneyimlerinize biçimsiz bir aynadan bakmanız yerine, sizin için tarafsız ve kör noktaları hedef alan bir ayna görevi görerek, var olan tüm gerçekleri keşfetmenizi kolaylaştırır. Seanslarıyla öz farkındalığın gelişmesini sağlar. Bu tecrübenin sayesinde sorumluluklarınızı, tepkilerinizi, duygularınızı, kişiliğinizdeki artı ve eksi özellikleri ve kör noktalarınızı keşfederek tüm hayatınızın yönetimini kendi elinize alır, aslında gerçekleştirmeniz gereken tek hedefin “ kendiniz” olduğunu farkedersiniz. Farkındalığınızı geliştirmeden yaşamınızla ilgili gerçekleştirmek istediğiniz herhangi bir hedef belirlediğinizde aslında yanlış hedef üzerine ilerliyor olma ihtimaliniz yüksektir. Kendi benliğinizi, ne olmak istediğinizi ve ne başarmak istediğinizi bir kenara koyarak, sadece kendinizin bu olayları nasıl alg
Unutkanlık;Beyindeki hücreler arası enerji transferinin bozulması, hücrelerin bilgileri kaydetme, tekrar geri çağırabilme, bilgileri depolayabilme özelliklerinin bozulmasını unutkanlık olarak tanımlayabiliriz. Anımsamanın doğal yasaları bellekte tutulacak şeyler hakkında iyi düşünceler almak, bellekte tutulacak şeyleri birbirlerine bağlamaktır. Belleğimizde tutmak istediğiniz şeyler hakkında derin, acık izlenimler edinin. Bunun için: Düşüncelerinizi bir şey üzerinde derleyip toplayın. Bir şeyi dikkatle inceleyince onun hakkında sağlam düşünce edinin. Bir fotoğraf makinesi sis içinde resim alamaz. Zihin de sisli izlenimleri tutmaz. Bir şey hakkında, duygularınızın kaçıyla mümkünse, o kadarıyla izlenimler edinmeye çalışın. Her şeyden fazla, gözle edindiğiniz bilgilere önem verin. Çünkü gözün aldığı şeyler bellekte yer eder. Göz ile beyin arasındaki sinirler, kulakla beyin arasındaki sinirlerden yirmi kere büyüktür.
Başarısızlığa uğramanın iki avantajı olduğunu unutmayın. İlki; eğer yanılmışsanız nelerin işe yaramadığını öğrenirsiniz. İkincisi ise; başarısızlık size yeni bir başlangıç için fırsat verir. Başarıya giden yolda önce başarısızlığı sollamalısınız. Başarısızlık yol göstericidir. İyi düşünen bir insan başarısızlıklarından çok fazla şey öğrenebilir. Başarısızlığın formülü herkesi mutlu etmeye çalışmaktır. Bazı hataları erken yapmanın hayatınıza çok büyük yararları olacaktır. Hatalarınızdan ders çıkarmak akıllıca bir şeydir. Başkalarının hatalarından ders çıkarmak daha akıllıca bir şeydir. İnsanlar başarılardan az, başarısızlıklardan çok şey öğrenirler. İş dünyasındaki birçok hata ya yeteneksizlik ya da dar görüşlülükten kaynaklanır. Bazen de detayların arkasındaki önemli olayları göremeyenlerin başarıları bir anda başarısızlığa dönüşür. Hata yapmayan bir insan genellikle hiçbir
Başarı, sık sık gülmek ve çok sevmektir; akıllı insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmaktır. Dürüst eleştirmenlerin onayını almak, sahte dostların arkadan vurmalarına dayanmaktır. Güzeli sevmektir; herkesteki en iyiyi bulmaktır. Karşılık beklemeyi hiç düşünmeden kendiliğinden vermektir. Geride ister sağlıklı bir çocuk, ister kurtarılmış bir ruh, ister bir parça yeşil bahçe, ister iyileştirilen bir sosyal durum bırakarak dünyanın iyileşmesine katkıda bulunmaktır. Gönlünce eğlenmek ve gülmek, kendinden geçerek şarkı söylemektir. Tek bir kişi bile olsa, birinin sizin varlığınızdan ötürü daha rahat nefes aldığını bilmektir. Başarı, insanin yapmak ve başarmak istediği güzel bir şeyi yapabilmesi, ulaşmak istediği güzel bir hedefe varabilmesidir. Başarı birçok şeyin bileşkesidir. Yalnız zeka, yetenek yetmez. Başarı, insanı mutlu eder. Her insanın en büyük arzusu kendi