• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Muğla Nlp Eğitimi

NLP

Nöro: Yaşamdaki deneyimlerimizin beş duyumuz aracılığı ile algılanması ve işlenmesi. Linguistik: Sözlü ve sözsüz iletişim ve davranışlarımız aracılığı ile düşüncelerimizi yansıtma tarzımız. Programlama: Zihnimizin iç programlarını kullanarak düşüncelerimizi ve iletişimimizi belirlediğimiz ve arzuladığımız hedeflere ulaşacak şekilde düzenlemek. NLP, bakış açılarını ve davranış seçeneklerini artırma, zenginleştirme seçenekleri sunar. Çok seçenek sahibi olmak kişiyi mükemmelliğe yaklaştırırken, çok çeşitli bakış açılarına sahip olmak da olgunlaştırır. Mükemmel kişiler, çok çeşitli bakış açıları ve çok sayıda davranış seçenekleri içeren haritalara sahip olan kişilerdir. Türkçesi Sinir Dili Programlaması olarak çevrilen NLP, bireyin istediklerini elde etmesine imkân veren bir düşünce, uygulama, davranış biçimleme ve modellemeler bütünüdür. NLP Her bireyin sahip olduğu potansiyelin nasıl daha etkin kullanılacağını gösteren modellerden ve stratejil

Hitabet Sanatı

Hitabet Sanatı

Sözle, bir fikri, bir dâvayı dinleyenlere aşılamak işi çok eskidir İnsanlar, yazıyı bulmadan çok önceleri, sözle bir fikri söylemeyi, inandırmayı uygulamışlardır. Bu bakımdan, yazılı sanat türlerinden önce, sözle bir fikri söyleme türü olan hitabet türü meydana gelmiştir. İlkçağda, toplumlara karşı bu çeşit söz söyleyerek fikir ve düşünce yayma fikri, özellikle Yunan ve Romalılarda yetişen Demosten, Cicero gibi hatipler, söz söyleme sanatının ünlü kişileridir. Hitabet sanatı eğitimi, konuşma sesinin eğitilmesi, ses tekniği becerilerinin geliştirildiği bir derstir. Bu eğitimin amacı, telaffuz organlarını en iyi biçimde kullanılmasını sağlayarak; vücudun ve sesin itilimlerinin doğru çalıştırılması ve yönetilmesini sağlamak; ses tonu, konuşma temposu, ezgisellik, tümce yapısı, sözcük seçimi ve vurgulama temrinleri ile çocuğa konuşmasına doğru ve etkileyici bir anlatım biçimi kazandırmaktır. Halka hitabet birçok biçimde yapılabilir: bir halk konferansında geniş bir di

Koçluk Nedir? Nasıl İyi Bir Koç Olunur?

Koçluk

Koçluk, gerek kişilerin gerekse kurumların daha güçlü hedefler belirlemesini, proaktif kararlarla olumlu farklar yaratan girişimlerde bulunmasını, kişisel zenginliklerini ve olası potansiyellerini daha etkin kullanmasını amaçlayan süresi, çalışma prensipleri, sistemi olan bir yol arkadaşlığı sürecidir. Koçluk, bireyin veya kurumun gelişimine, değişimine, hedeflerine ulaşmasına ve performansını artırmasına destek olmaktır. Koçluk, günümüzde fark yaratmak, profesyonel ve özel yaşamda daha fazla tatmin ve başarı elde etmek için etkin bir araçtır. Koçluk bireylerin ya da takımların gelişimlerindeki ivmeyi, daha etkin seçimler yapmalarını sağlayacak güçlü odaklanma ve karşılarına çıkan fırsatların farkına varmalarını sağlayarak, arttırır. *Koçluk bireylerin şimdi nerede oldukları ve gelecekte olmak istedikleri yere ulaşmak için neler yapmak istedikleri üzerine yoğunlaşır. Koçluk iş yada kariyerlerinde değişiklik yapmak, başkalarıyla ilişkilerini

Diksiyon Eğitimi

Diksiyon

Topluluk önünde konuşma yaparken sesimizin titremesi veya kayması durumu, aklımızdan geçen düşünceleri istediğimiz biçimde ifade edememe, elimizi kolumuzu nereye koymamız gerektiğini, nereye bakmamız gerektiğini, nasıl durmamızın gerektiğini şaşırma, konuştuğumuz kişinin ilgisini uyanık bir şekilde tutamama... Çoğu insanın konuşma esnasında yaşadığı doğal problemler olarak karşımıza çıkıyor. Fakat sosyal hayatımızı, kariyerimizi kısacası yaşamımızın her alanını olumsuz olarak etkileyen bu unsurlar, "Diksiyon Eğitimi" adı altında verilen eğitimler aracılığıyla yok ediliyor. Üstelik Diksiyon Eğitimi katılımcılarına sunduğu benzersiz Sınırsız Eğitim Hizmeti sayesinde Etkili Konuşma Eğitimi’ne bir defa katılıyorsunuz fakat öğrendiklerinizi dilediğiniz anda, hatta yıllar sonra bile ücretsiz olarak tekrar tekrar tazeleme şansına sahip oluyorsunuz. Bu program sonunda, katılımcılar; - Güzel konuşma becerileri geliştirebilmeyi, - Türkçeyi, doğr

Bilinçaltı Nedir?

Bilinçaltı

Bilinçaltı kişiliğin zihne yansımayan ve gizli kalan kısmıdır. Beyin mekanizmasında belirli ayarlama olmadan bilinçaltı sıradan insanın bilinçli çabalarına rağmen ulaşılmaz kalır. Bilinçaltı devasa potansiyele sahiptir. Bunu modern psikoloji de kabul etmektedir. Günlük yaşamda kullandığımız uyanık bilinç buzdağının sadece görünen kısmıdır. Fakat su altında kalan kısım çok daha büyüktür. Bu sualtı kısım beynin işleyişinde kesinlikle yer almaktadır. Kişi, anne karnına düştüğü andan itibaren her şeyi kaydetmeye başlar... Annenin karnında iken, onun davranış ve duygularını kaydeder. Doğumdan sonra, anne ve babanın kişiye, başkalarına ve karşılaştığı olaylara nasıl davrandığını kaydeder. İleriki yaşamımızda, ilişkilerimizde yaşadıklarımız, bu kayıtlar referans alınarak oluşur. Hayatta kalabilmek için, en yakınımızdakilerin hayatta nasıl kaldıklarını modelleriz. Bu, bilinçli bir davranış değildir, bir güdüdür. Bilinçaltı, iyi niyetlidir. İyiliğimiz için çalışır. Tek amacı, b

Başarısızlık Nedir?

Başarı

Başarısızlığa uğramanın iki avantajı olduğunu unutmayın. İlki; eğer yanılmışsanız nelerin işe yaramadığını öğrenirsiniz. İkincisi ise; başarısızlık size yeni bir başlangıç için fırsat verir. Başarıya giden yolda önce başarısızlığı sollamalısınız. Başarısızlık yol göstericidir. İyi düşünen bir insan başarısızlıklarından çok fazla şey öğrenebilir. Başarısızlığın formülü herkesi mutlu etmeye çalışmaktır. Bazı hataları erken yapmanın hayatınıza çok büyük yararları olacaktır. Hatalarınızdan ders çıkarmak akıllıca bir şeydir. Başkalarının hatalarından ders çıkarmak daha akıllıca bir şeydir. İnsanlar başarılardan az, başarısızlıklardan çok şey öğrenirler. İş dünyasındaki birçok hata ya yeteneksizlik ya da dar görüşlülükten kaynaklanır. Bazen de detayların arkasındaki önemli olayları göremeyenlerin başarıları bir anda başarısızlığa dönüşür. Hata yapmayan bir insan genellikle hiçbir

Başarısızlık Nedir?

Başarı

Modern dünyada insanoğlu sürekli başarıya odaklanarak yaşıyor ve hayat boyu girilen sınavlarda ve iş görüşmelerinde başarılı olmanın önemini arttırıyor. Sayısal olarak sınav sonucunu gören kişi kendini başarısız ya da başarılı olarak sınıflandırıyor. Bu düzene göre makbul kişi başarılı olan olarak algılanabiliyor ve başarısızlık sonucunda derin bir üzüntü, hayal kırıklığı, öz değer azalması sorunu ile karşı karşıya kalınıyor. Bunun sonucunda kişi başarısızlık korkusu ile tanışabiliyor. Mesela bir iş görüşmesine gidip mülakat sonucunda elenen aday sonraki iş başvurularında işe kabul edilmeme, başarısız iş görüşmesi yapma korkusu nedeniyle iş aramaktan vazgeçebiliyor ya da ilk ÖSS girişinde istediği bölümü kazanamayan bir öğrenci ailesine üniversiteye gitmekten vazgeçtiğini söyleyip iş hayatında şansını denemeye kalkıyor. Başarısız olmaktan korkan insanlar istediklerini yapmaktan ve denemekten kaçınırlar zira onlara göre başarısızlık dünyanın sonudur, başarısızlık göstermek b

 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15