Yaşam düzeylerinin, başlarına gelen olaylar tarafından değil, bu olaylara verdikleri tepkiler sonucu belirlendiğini keşfeden bir grup insan, başlarına ne gelirse gelsin, bunu bir amaç için kullanırlar.
Onlara göre herşey, bir sebep ve bir amaç içindir. Bu şekilde düşünen insanlar, başkalarının başarısızlık veya şanssızlık diye nitelediği birçok şeyi, hayatlarında fark meydana getiren bir fırsat ve avantaj haline çevirmeyi bilirler.
Bu gruba giren insanlar, hastalıklarını dahi amaçları doğrultusunda kullanırlar. Nasıl mı?
Günümüzde "hipnozun babası" olarak adlandırılan Dr. Milton Erickson, işte bu tür insanlardan biridir. Sahip olduğu olağanüstü sezgi ve duyarlılığın yanındaki üstün yeteneklerinin, 15 yaşından beri devam eden sakatlığının sağladığı bir avantaj olduğunu söylemektedir.
Erickso
Daha verimli olmak. Daha başarılı olmak. İnsanlarla daha iyi bir iletişim kurmak istemez misiniz? Bu soruya "Evet" diyor ama, "Bunlar sahiden olabilir mi?" diye düşünüyorsanız, bu konuda NLP'ye güvenebilirsiniz.
Fakat bir şartla:
Eğer NLP'yi gece yatarken uykudan önce okunacak bilgiler olarak görmez, öğrendiklerinizle harekete geçerseniz, dünyadaki birçok insanın yaşadığı değişimi siz de yaşarsınız.
NLP'nin en güzel tarafı, sizin istediklerinizi elde etmek için dışarıdan bir kaynağa ihtiyacınızın olmadığını söylemesi, zaten içinizde bulunan muhteşem kaynakları kullanarak başarıya doğru harika bir yolculuğa çıkmanızı tavsiye etmesidir.
Kendinizi sınırlayan düşünce ve davranışlarınızı, denenmiş ve başarıyla uygulanmış tekniklerle çok kısa bir sürede değiştirebilirsiniz.
Türkçe'ye SİNİR DİLİ PROGRAMLAMASI olarak çevrilen NLP (Nöro-Linguistik Programlama), ilk söylendiğinde akademik terimler ifade eden karmaşık bir program çağrışımı yapmaktadır. Aslında son derece basit, hemen uygulayabileceğiniz ama çok etkili teknikler içermektedir.
NLP, 1970'li yıllarda Richard Bandler ve John Grinder tarafından geliştirilen bir davranış akımıdır. Ülkemizde uygulamaları yeni yeni başlayan bir bilim dalı olan NLP, aynen Amerika ve Avrupa'daki gibi hızla yayılmaktadır. NLP hergün her insanın yaptığı veya yapmaya çalıştığı, basit veya karmaşık tüm pozitif davranışlarla, güçlü iç ve dış iletişimlerin bir sistem haline getirilmesidir.
Diğer bir tanımlamayla, bilinen tüm sorunların üstesinden gelebilecek kesin ve kolayca uygulanabilir bir zihni kontrol altına alma metodudur. NLP'nin içerdiği üç kelimeyi tek tek açıklarsak NLP hakkında daha
Başarıyla aranızda, tutumumunuz yer alır. Hayatta başarılı olanlar ve olamayanlar arasındaki fark şudur: Başarılı olanların yaşamlarını en iyi şekilde geçirilmiş saatlerinin, en büyük iyimserliklerinin ve zaferle en dolu olan deneyimlerinin düşünceleri yönetir ve yönlendirir. Diğer yandan başarısız insanlar, geçmişteki yenilgileri ve şüpheleri ile yönlendirilir ve kontrol edilirler. Uzaklığınız, bir tutum kadardır!
İnsanlar genellikle başkalarının yardımları sayesinde bir şey olduklarını düşünürler. Hayattaki konumlarını, koşulların belirlediğini ifade ederler. Hislerine engel olamadıklarını düşünürler. Ne var ki; bizi biz yapan, etrafımızda bulunanlar değildir. Sonuçta, hayata bakış açımızdan kendimiz sorumluyuz. Nazi Almanyasında bir esir kampından sağ çıkmayı başaran Victor Frankl şöyle diyor: "Kişinin her türlü koşul altında kendi tutumunu belirleyebilmesi, onun elinden hiçbir zaman alınamayacak olan en son insan özgürlüğüdür."
Göz hareketlerini izleyin. Hiç ne anlama geldiklerini merak ettiniz mi? Bunlara dair bir kalıp ya da bir amaç olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. Gözler, göz çukurlarında gelişigüzel hareket etmezler. NLP gözlerimizin hareket edişi ile düşünüş şeklimiz arasında bir bağlantı olduğunu öne sürmektedir.
Göz hareketleri, NLP literatüründe gözün erişim ipuçları olarak geçerler, çünkü bazı bilgilere erişmemiz için bize ipuçları sağlarlar.
Görsel göz erişim ipuçları
İşitsel göz erişim ipuçları
Dokunsal göz erişim ipuçları
İç diyalog göz erişim ipuçları Göz hareketleriyle temsil sistemleri arasında bir bağlantı olduğu görülmektedir. Belirli göz hareketleri, belirli sistemlerle bağlantılıdır. Genel olarak,
Haritanızı kendiniz yaparsınız, ardından onun içinde yaşamak zorunda kalırsınız. Haritalarınızı yaratırken iki noktayı unutmayın:
1. Duyularınızı dışarıda kullanış biçiminiz, içerideki düşünüşünüzü ve deneyiminizi etkileyecektir.
2. Duyularınızı içeride kullanım tarzınızı değiştirerek, deneyiminizi değiştirebilirsiniz.
İçimizde deneyim yaratabilecek inanılmaz bir yeteneğe sahibiz. Beynimiz, doğal bir sanal gerçeklik makinesidir. Özel bir başlık takmamıza filan da gerek yoktur. Acı bir anımız bizi tekrar üzüntüye boğar. Hoş bir anımız ise tekrar gülümsememize ve aynı hoşluğu yaşamamıza sebep olur. Limon yediğinizi hayal edin; tükürük salgılamaya başlarsınız. Deneyimlerimizi, duyularımızı kullanarak düşünürüz. Dolayısıyla NLP'de duyularımıza temsil sistemleri denir. Beş tane temsil sistemi bulunur:
Görme
İşitme
Hissetme
İlişkilerimizde hangi mantıksal düzeylerde ilgilendiğimizi anlamak için "Ne yapmak gerek?" sorusu akla gelebilir. Bunun için konuşulan dil ve kullanılan beden yeterli ipuçları verecektir. Şimdi bunu bir örnekle pekiştirelim.
Çevre: Bilgisayar kullanmayı öğrenmek için önce iyi bir kursa gitmeliyim.
Davranış: Bilgisayar kullanıyorum. Beceri: Bilgisayarın isimdeki önemini kavrıyorum. İnanç ve değerler: Bilgisayar kullanmayı bilmek günümüzde en geçerli nitelik haline gelmiştir. Kimlik: Ben bir bilgisayar uzmanıyım. Eğer konuşmaları dinlersek insanların mesajlarını hangi mantıksal düzeyde iletmeye çalıştıklarını rahatça kavrarız. Dolayısıyla kullanılan dil bir NLP uzmanı için önemlidir. NLP insan davranışlarının yapışma çok dikkat eder.
Günlük hayatımızda çok sık karşılaşırız. Bazı insanlardan bir şeyler yapması istendiğinde çoğu zaman "yapamam"