Türkçesi Sinir Dili Programlaması yada Beyin Dil Programlanması olarak çevrilen NLP (Neuro Linguistic Programming), kişinin hayallerini hedeflerini ve istediklerini elde etmesine imkân veren bir düşünce, uygulama ve davranış tarzıdır. İnsanı mükemmel bir bilgisayara benzetirsek bu bilgisayarı nasıl kullanacağımızı öğreten bir teknoloji NLP (Neuro Linguistic Programming), Hepimizin sahip olduğu potansiyelin nasıl daha etkin kullanılacağını sağlayan modeller ve stratejilerden oluşur. NLP(Neuro Linguistic Programming), Kişinin Kendisiyle ve Diğer İnsanlarla İletişimidir… NLP(Neuro Linguistic Programming), Bir Davranış Biçimidir…
Merak, macera hissi, neyin öğrenmeye değer olduğunu ve iletişimde neyin insanları etkilediğini öğrenme arzusu ile yaşama ender b
Yönetici, insan gerçeğinin farkındadır. Yeryüzünün bu anlaşılması en güç ve zor canlısı karşısında olduğunu hiçbir zaman unutmaz. Canlı organizma daima dış etkilere açık, büyük bir değişme, gelişme gücüne sahiptir. İnsan, bu gücün farkına vardırıldığında ve teşvik edildiğinde gelişme eğilimi gösterir. Yönetici, gelişme zaruretini daima vurgular ve bunun için gerekli tedbirleri alır.
Kendisini geliştiren, gelişmek için gerekli vasıtalara müracaat eden yönetici, etrafındakileri de bu yolda etkiler. Gelişen yöneticinin yönettiği insanlar da gelişme vasıtalarına ulaşmak isterler.
Kendisine kapanmış yöneticinin etrafında bulunup da gelişme arzusu içine girmek zordur. Yönetici gelişme süreci içine girerek hem bu olgunun gerekliliğini vurgulamış, neticelerine işaret etmiş, hem vasıtalarını göstermiş olur. Tersine bir durumda bu avantajlar kaybedilmiş demektir. Ücretsiz ön görüşme yapmak içinbizden randevu almanız yeterli olacaktır. Yö
Çoğu kişinin aklına ‘sağlık’ deyince yalnızca bedense sağlık gelir. Oysa sağlıklı olmak beden sağlığı yanında rul sağlığını da içerir. Ne kadar ‘sağlıklı’ olursanız olun, kendinİ2 yine de ‘iyi’ hissetmeyebilirsiniz. Bedensel sağlık ile rul sağlığı arasında keskin bir sınır yoktur. Birbirlerini hem olum suz hem de olumlu yönde etkileyebilirler. Beden ve ruh sağlığımızın yerinde olması birçok unsur bağlıdır. Bu unsurlardan birincisi; doğduğumuz an için girdiğimiz, toplumun en küçük yapı taşını oluşturan ailemizdi Çocukların bedensel ve ruhsal açıdan sorunlarının büyük bir kısmının, ana-babaların çocuk eğitimindeki bilgisizlikleri ve yanlış inançlarından doğduklarına hiç şüphe yoktur. Ayrıca evlilik hayatına uyma güçlükleri ve geçimsizlikleri, aile içindeki çocuklar üzerinde daha yıkıcı bir tesir yapmaktadır. Çocuklardaki suç, fuhuş, çeşitli kişilik bozukluklarını inceleyenler, karı-koca geçimsizlikleri, boşanma, ayrılık gibi durumların çocuklar ve gençler üzerind
Kristaller;Tat alma duyumuz hayatın tadını alamayacak kadar hissizleşmiş; çünkü nasıl düş kurulacağım unutmuşuz. Doğal bir kuvars kristali verdiğinde, onu bir süre avucumda tutarak inceledim. Adeta büyülenmiştim. Sadece güzel değildi; sanki boyut içinde boyuta, yansımalar içinde yansımalara sahipti. Onu güneşe doğru kaldırıp bir anlamda onun içine girmek için kendime izin verdim. Altı kenarı vardı ve güneş ışığı onun, gökkuşağının yedi renginin ışığımızı kıran bir prizma rolü oynamasını sağlıyordu. Bu kristal parçası, onu bana veren kişi için çok şey ifade ediyordu. Kendimi, ne tuttuğumdan habersiz ve bu konuda yetersiz hissederek onu elimde tuttum. Birçok kişiye hitap eden bu madenin güzelliğinin ötesindeki anlamı, önemi neydi? Birçok kişinin birbirine kristaller verdiğini fark etmiştim. Bunlar her renkte ve şekilde kristallerdi. Tüm bunlar ne anlama geliyordu? Kristaller üzerine kitaplar okumaya başladım. Kendilerine ‘kristal işçileri’ adını veren insanlarla tanıştı
Dünya sürekli bir devinim içerisinde, ama hiç bir şey tekrar aynı olmaz. Akıp giden su içinde bile iki kez yıkanamazken, hayatınızda aynı günü tekrar nasıl yaşarsınız. monotonluk diye bir şey olmayan doğada, insanoğlu monoton bir hayat yaşadığından bahseder oldu. aslında, hayatı yakalayamamaktan korktuğu için buna kendisi izin verdi. artık bu durağanlığı bozma zamanı geldi.... 1899 yılında Amerika patent başkanı enteresan bir sözle, “ Dünyada icat edilecek her şey icat edildi ” diyor. Bugün yeni dediğimiz şey bir süre sonra eskiyor ve çöpe atılıyor. Değişim çok ama çok hızlı… 70 yıllık karbüratör piyasasını 7 yılda enjeksiyon ele geçirdi. 50 yıllık plak piyasasını 5 yılda CD’ler ele geçirdi. 30 yıllık faks sektörünü 3 yılda e-mail ele geçirdi. Değişim hayatımızın tam kalbinde… Değişime direnmeye çalışırsanız, değişimi istemezseniz, değişim sizi yok eder. 1917 yılında 100 büyük şirketten