Bir bakıma, her gün birbirinin aynıdır. Başka türlü nasıl olabilir ki? Aynı güneş, her sabah aynı güneş doğuyor. Gün batımı aynı. Evet ama dikkatlice izlersen, hiç birbirinin tıpatıp aynı iki gün doğumu gördün mü? Hiç gökyüzündeki renkleri seyrettin mi? Hiç güneşin etrafındaki bulut oluşumlarını gördün mü? Birbirinin aynı iki gün doğumu yoktur; birbirinin aynı iki gün batımı da. Dünya süreksiz bir sürekliliktir. Süreksizdir, çünkü her an yeni bir şey oluyor ve bununla birlikte süreklidir, çünkü tümüyle yeni değildir. Birbiriyle bağlantılıdır. Yani, güneşin altında yeni hiçbir şeyin olmadığı doğrudur ve aynı zamanda güneşin altında eski hiçbir şey yoktur. Her ikisi de doğrudur. Hiçbir şey yeni değildir ve hiçbir şey eski değildir. Herşey değişmeye devam etse de bir şekilde aynı kalır, bir şekilde aynı kalır ama yine de değişmeye devam eder. İşin güzelliği, gizemi, sırrı buradadır. Bunu herhangi bir formüle indirgeyemezsin: aynıdır diyemezsin,
Mükemmel erkekler ve kadınların hepsi dinleyicidir. Bill Clinton esnektir çünkü duygudaşlık kurmasıyla öne çıkan bir dinleyicidir. Görüşlerinin değerleri ve kişisel kararlarıyla uyumuna bakmaksızın birçok insan onun kalbinde Amerika Birleşik Devletleri nin iyiliği olduğuna inanırlar. Peki, bu inanç nasıl böyle yayıldı? Clinton her zaman dinledi. O her bireyin ülkenin daha iyi olmasıyla ilgili söylediklerini duymak istedi. Gerçekten dinleme becerisi önemlidir ve özellikle empati kurarak başka insanların nasıl etkin dinleneceğini derinlemesine işleyeceğiz. Dinlemek, dikkatli bir şekilde diğer insanın susmasını beklemekten daha ötedir. Dinlemek, başkalarının kalplerini ve zihinlerinin derinliklerilerini anlamak, değişik hayat tecrübelerini onların bakış açılarından yaşamaktır. Peki bunu bir adım daha ileriye götürerek nasıl gerçekten mükemmel insanlar gibi olabiliriz? Paul McCartney’nin gece uykusundan mükemmel şarkılarını oluşturacak melodiler ve sözler için uyandığı
1. Meta Programları Ne Demektir? Meta programları büyük oranda bilinçsiz olarak bilgileri sınıflandırma şekilleridir. Oldukça etkilidirler çünkü dikkat ettiğiniz şeyleri, iç betimlemelerinizi nasıl şekillendirdiğinizi, hayatınızı nasıl düzenlediğinizi ve bundan elde ettiğiniz bilgileri etkilerler.
Oldukça etkilidirler çünkü kendileriyle yaşantılarınızı, deneyimlerinizi düzenlediğiniz vasıtalardır. Meta programları filtreler gibidir.Sizin için önemli olmayan şeyleri dışarıda bırakmanızı ve onların ne olduğuna dikkat etmenizi mümkün kılarlar.
Onlar olmasaydı fazla yüklenmeye maruz kalırdık ve bizim için neyin önemli neyin önemsiz olduğunu ayırmak konusunda aciz kalırdık. Aşağıda sizin için mesleğinizde, ilişkilerinizde ve hatta mutlu ve sağlıklı olma yeteneğinizde fazlasıyla etkili olabilecek olan anahtar konumundaki programlardan birkaç tanesini tanımlayacağız.
2. Meta Pr
Şimdi sizlere bir kobi geliştirme merkezinden bahsedeceğim. Kobi merkezi uzman kadrosu ile birlikte işletmelerin kurumsallaşmalarını sağlayarak işletmelerin gelişmelerine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Doğru insan doğru strateji ve doğru sistem mantığıyla işlemlerini gerçekleştirmektedir. Burada sunulan hizmetlerden biraz bahsetmek istiyorum. İlk olarak işletme koçluğundan bahsedelim. Burada işletme teknikleri ile ilgili konularda yardımcı olunmaktadır. Bu kategoride yönetim-organizasyonu mali ve finans konuları satış ve pazarlama insan kaynakları ve üretim planlaması ile ilgili tüyolar verilmektedir. Müşteri özellikleri pazarlama yöntemiyle ilgili uygulanacak olan strateji ve yöntemler üretim planlama şekillerinden hangisi sizin için uygun insan kaynakları yönetim biçimi gibi birçok alanda sizlere destek verilmektedir. Kısacası işletmenizin sizin yapması gereken hususların hepsi sizlere verilen eğitim sayesinde gerçekleştirilmektedir. İkinci bir uygulama olarak yaşa
Zaman hakkında zengin bir alt sistem terimleri karışımını kullanarak konuşuruz. Bunları öznel deneyimlerimizi kodlamak için kullanırız. Zamanı sınıflandırmak için bir yöntemimiz olmasaydı, başımız cidden belaya girebilirdi.
Zaman gerçekte ne olursa olsun, onunla ilgili öznel deneyimlerimiz uzamsaldır. İlerideki tatili iple çekmek, geçmişe dönmek, oldukça geride kalmış ve uzak gelecek gibi metaforlar kullanırız. Zamanı bir çizgi gibi düşünürüz. Geçmiş, şu an ve geleceğin farkını nasıl algıladığımızı hiç düşündünüz mü? Geçmişteki bir olayı düşündüğünüzde, onun ne zaman gerçekleştiğini (eğer olmuşsa) nasıl bilirsiniz? Bir şeyin iki ay veya iki yıl önce değil de, iki hafta önce olduğunu nereden biliyorsunuz?
Geçmişinizi nereye konuşlandırırsınız? Geçmişteki bir olayı düşünün. Bu nerede yer alıyor? O yöne doğru işaret edin. Peki, geleceğin
Uyanık ya da uykuda olduğumuz her an, dış dünyadan duyularınız aracılığıyla milyonlarca veri alıyoruz. Ama bilincimiz aynı anda ancak beş ile dokuz arasındaki veriye odaklanabilir. Siz, yedi rakamlı bir telefon numarasını belleğinize kaydetmeye çalışırken ikinci bir telefon numarasını da aynı anda aklınızda tutamazsınız.
Şu anda bulunduğunuz mekana ait tüm veriler bilinçaltınızda kayda geçiyor. Sadece veriler mi? Mekanla ilgili düşünce ve duygularınız, orada otururken kafanızdan geçen başka şeylerle ilgili düşünce ve duygularınız, anılarınız, umutlarınız, beklentileriniz ve korkularınız, kendinizle yaptığınız iç konuşmalarınız, üzerinizdeki elbisenin, ayakkabının rengi, rahatlığı vb. her şey ama her şey bilinçaltında kayda geçiyor.
Ama size gözünüzü kapattırıp odanın duvarlarının rengini sorsam belki ona bile yanıt veremezsiniz. Özellikle ilk kez bulunduğunuz bir mekansa.
Oysa derin hipnoz esnasında odayla ilgili her türlü s
Sıkışık mı sıkışık bir trafikte iş randevunuza yetişmeye çalışıyorsunuz. Bir taraftan yeterince hazırlanmadığınız için bu buluşmanın nasıl geçeceğinin stresini yaşıyorsunuz. Diğer taraftan geç kalacağınız endişesini duyuyorsunuz. Tam o sırada radyoda bizim şarkımız dediğiniz bir şarkı çalmaya başlıyor. Birden gevşediğinizi hissediyorsunuz. Gözünüzün önünde sevdiğiniz kişi canlanıyor. Yüzünüzü bir tebessüm kaplıyor.
Yüzünüzde mutlu bir tebessüm, hülyalara dalmışken mavi-kırmızı ışıklı bir arabanın tam arkanızda olduğunu dikiz aynasından görüyorsunuz. Aniden içinizi sıkıntı kaplıyor çünkü ruhsatınızı evde unuttuğunuz aklınıza geliyor. Panikleyerek arabayı sağa çekmeye hazırlanırken, arkadaki polis arabasının sizden yol vermenizi istediğini fark ediyorsunuz.
Eliniz otomatikman sevgilinizin size şans getirsin diye verdiği arabanın aynasından sallanan Noel baba figürüne gidiyor. Rahatlıyorsunuz.
Çapalar iş başında,