• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Psikolojinin Dalları

Kişisel Gelişim

A) Deneysel Psikoloji;Psikolojinin bağımsız bir bilim dalı olarak ortaya çıkışı Wilhelm Wundt'un deneysel çalışmalarıyla olmuştur. (1879) Deneysel çalışmaların çoğu, duyum, algı, güdü, öğrenme, bellek ve davranışın fizyolojik temelleri gibi konularla ilgilidir. Deneysel psikolojinin iki önemli alt dalı vardır: a. Fizyolojik Psikoloji: Davranışın biyolojik temellerinin incelenmesi ile ilgilidir. Bu yüzden biyoloji bilimi ile en çok etkileşimde olan alt-daldır. b. Karşılaştırmalı Psikoloji: Bu psikologlar, en basit canlıdan karmaşıklara doğru gidildikçe davranışlarda görülen evrimsel farklılıkları tespit ederek davranışa ilişkin temel kuralları bulmanın çabası içindedirler. Karşılaştırmalı psikoloji özellikle zooloji bilimi ile yakından ilgilidir. B) Gelişim Psikolojisi Canlıların davranışında döllenmeden ölümüne kadar,

Güdü

Kişisel Gelişim

Güdü denince ilk aklımıza gelmesi gereken şey bireyi harekete geçiren ve davranışta bulunmaya iten güç olmalıdır. O halde güdü bir davranışı başlatan ve bu davranışın yön ve devamlılığını belirleyen bireye ait (içsel) bir güç olarak ifade edilebilir. İşte belirli hedefleri olan bu davranışlara güdüsel davranışlar adı verilir. Buradaki hedef olumlu ya da olumsuz olabilir. Olumlu hedefler yaklaşılmak istenen olumsuz hedefler ise kaçınılmak istenen hedeflerdir. Bunun dışında bazı hedefler doğuştan gelebilir. Örneğin; su içmek gibi. İşte bu tür hedeflere birincil hedefler adı verilir. Bazı hedefler ise öğrenme yoluyla sonradan ortaya çıkar. Başarılı olmak, itibar gibi. Güdüsel davranışlarımızın bazıları fizyolojik ihtiyaçlarla bazıları ise çevresel uyarıcılar ile ilgili olabilir: a) İçsel Güdüleyiciler: ihtiyaç fizyolojik bir düzeydeki eksikliktir. Güdüsel davranışların başlam

Felsefenin Anlamı

Kişisel Gelişim

Antik Yunan dünyasının ürünü olan felsefe (philosophia) sözcüğünün anlamı bilgi, bilgelik sevgisi (philia: sevgi; sophia: bilgi, bilgelik) olup sözcük Yunancadan Latince ve diğer dillere, Arapçaya oradan da Türkçeye geçmiştir. Yunanlıların "bilgelik sevgisi" ya da "hikmet arayışı" olarak tanımladığı felsefe; insanın soru sorma, sorgulama yapabilme ve akıl yürütme yeteneğine dayalı bir düşünme yetişidir. Filozof (philosophos) da bilgiyi arayan, ona ulaşmak isteyen kişidir. Filozof, hayatın anlamını bulmaya ve bu anlama uygun şekilde yaşamaya çalışır, edindiği bilgileri yetersiz bulup tedirginlik duyar, eleştiri yapar. "Gerçek bilgiyi", hayatı yaşanmaya değer kılacak ilkeleri bulmaya çalışır ama bu bilgi ve ilkeleri sürekli, zaman ve mekân koşulları doğrultusunda sorgulayan değiştirmeye hazırdır, insan yaşamını ilgilendiren her şey hakkında akıl yürütüp bunları felsefi problem konusu yapabilen filozof, apaçık ve doğru olduğunu bildiğimiz ya da böyle olduğuna inandığımız her ş

Herkese Güvenmek

Kişisel Gelişim

Herkese güvenme.Yoksa hayatın hayal kırıklıkları ile dolar. İlkelerin olsun, o lkeler doğrultusunda insanları değerlendir. Kuralların olursa daha güvenli olursun. Güvenmenin de bir sınırı vardır. Sadece kaybetmeyi göze alabileceğin kadar insanlara güven ki, kaybettiğinde bir yıkım yaşama asla. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

İnsan Ve Kötülük

Kişisel Gelişim

İnsanların çoğu kötüdür. Çünkü zaman kötüdür. İnsanlar yaşamak için nerdeyse birer sırtlana dönmüştür ve leş parçalamaktan geri durmaz. İçinde kötülük olmasa bile çoğu insan hayatın karşısında direnemedikleri için kötü olmak zorunda kalırlar. Bundan dolayı insan kendine dikkat etmeli. Kötülüğe karşı kendini savunmalı. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

Aceleci İnsan

Kişisel Gelişim

Aceleci insan tehlikelidir.Çünkü ister istemez, sürekli hatalar yapar bu tür insanlar. Acele işler eksik ve hatalı görülür. Sıkılması gereken bir vida yeterince sıkı sıkılmamıştır ve bu nedenle bir köprü yıkılır ve üzerinden geçen insanlar hayatını kaybeder. Her iş kendi kıvamında yapılmalıdır ve hiçbir iş aceleyle yapılmaz. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

Rahatlık Öldürür

Kişisel Gelişim

Rahatlık zehirli şaraptan daha kötüdür Hermason öğrencilerine ibret almaları için bir öykü anlatır: TaiKan çok ünlü bir saray mensubuydu. Savaşlar sırasında aldığı mevkilerle, çok yüksek bir resmi göreve atanmıştı. Bu, aynı zamanda etrafındaki bazı insanların onu kıskanmasına ve iftiraya uğramasına neden olmuştu. Bu yüzden rütbesi elinden alınmış, bölgesinden çok uzakta bir yere tayin edilmişti. Orada yapacak çok az işi vardı. Ama o yine de yaşam standartlarını düşürmedi ve boş zamanların rehavete kapılmadı. Her sabah çalışma odasından avluya yüz tuğla taşırdı ve akşam aynı tuğlaları geri taşırdı. İnsanlar onun bu davranışını çok merak ediyorlardı ve niçin böyle davrandığını sordular. O da, bu hayatında ülkenin kaybettiği toprağını tekrar geri almak istediğini; eğer çok rahat yaşarsa ve bu yaşantıdan hoşnut olursa hedefine ulaşamamaktan korktuğunu söyledi. Bir gün yeniden eski yerine atandı. Eski kentinde, eskisinden de çok meşgul olmasına rağmen, gücün

 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81