• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Yeniden Çerçeveleme

Kişisel Gelişim

Yönetici olarak karşılaştığınız pek çok problem doğrudan veya dolaylı olarak iletişime ait problemlerdir ki bunlar kişilerarasında, birimler ve departmanlar arasında ortaya çıkabilir. Bu sebeple de yönetimi en fazla meşgul eden uğraşlar bu iletişim problemleridir. Bir olayı diğer kişinin bakış açısıyla da görebilmek daha iyi bir iletişim için vazgeçilmez şart değildir. Problem genellikle karşılıklı değerlendirilerek çözülür ve büyük bir zaman da böyle harcanır. Herhangi bir anlaşma ya da satışta karşınızdakini nelerin motive ettiğini anlarsanız, aranızda anlaşmazlık çıkarabilecek noktalara da değinmezsiniz. Aynı zamanda siziN için önemsiz olmasına rağmen karşı taraf için büyük önem arzeder ve her ikiniz için de başarılı olacak bir işi tamamlarsınız. Bunun için çok akıllıca tekniklere gerek yok. Sadece hayal gücü yeterli. Kendinize. "Kendimi nasıl hissederdim?", "Onun yerinde olsaydım ben nasıl davranırdım?" diye sorun. Doğru sorular doğru cevapları getirir ye karşınızda

Gerçekliğinizi Değiştirmek

Kişisel Gelişim

Tüm bu alt durumlar, sizin nasıl hissettiğiniz üzerinde çok büyük bir etkiye sahiptir. Mutlu, üretken hatıraları canlandırarak ve bunların alt durumlarını tanımlayarak alt modellerden hangisinin acı, hangisinin haz duygusu; hangisinin üretkenliği, hangisinin verimsizliği getirdiğini tespit edebilirsiniz ki bunlar da sizin davranışlarınızı değiştirmenize ve istediğiniz sonuçlara ulaşmanıza yardımcı olacaktır. Hoş olmayan bir hatıranızı hatırlayabilir ve bunun alt durumlarını tek tek değiştirerek bu deneyimle ilgili neler hissettiğinizi değiştirebilirsiniz. Bu konuya somut bir örnek verelim. Çoğu yönetici için toplum önünde konuşmak "korktukları" şeyler listesinin başında gelir. Sunuş ve konuşmalar yapma konusundaki hislerinizi değiştirmek için bu alt durum anlayışını nasıl kullanabilirsiniz? Öncelikle, geçmişte size acı vermiş olan deneyimlerinizi hatırlayın. Belki de çok büyük sıkıntı çekmiştiniz ve bu sıkıntı, konuşmanızı altüst etmişti. Şimdi her şeyin iyi gittiği bir durum

Başarı Ve Aile Ortamı

Kişisel Gelişim

Bir insanın en önemli eğitim yuvası ailedir... Aile; insanın eğitiminin temel taşıdır. Aile eğitimindeki aksaklıklar insanın bütün hayatına yansır... Aile hayatı, insanın bütün hayatının fihristidir, özetidir... Başarısız öğrenciler içinde yapılan bir araştırmada, öğrencilere başarısızlıklarının sebepleri sorulduğunda öğrencilerin çoğu, aile ortamındaki düzensizliği göstermiştir. Anne ve baba olarak "dış başarı" yerine "iç başarı"ya önem verilmelidir. Bir psikolog: "Çocuğun, ya da yetmiş yaşına gelmiş bir insanın davranışlarına bakıp, onun nasıl bir aile ortamında yetiştiğini çok rahat anlayabiliriz." demektedir. Çünkü insanın hayattaki davranış şekilleri, büyük ölçüde ailenin ona karşı gösterdiği tutumlara ve yaklaşımlara göre şekillenecektir... Başarı veya başarısızlığın temelinde öncelikle aile faktörü yatmaktadır. Aile; çocuğuna hoşgörülü davranmalı, otoriter ve baskıcı bir yaklaşımdan uzak durmalıdır. Yapılması gereken; insanın, duygu ve düşüncelerine önem verilen bir ai

Ders Dinleme

Kişisel Gelişim

Araştırmalar, dinlemenin konuşmaktan daha zor olduğunu göstermekte. İnsanların neden dinlemekten çok konuşmak için gayret ettiklerine dikkat edin. Dinleme, beş duyu organımız içinde en fazla çalışanıdır. Bu sayede elde ettiğimiz çevresel veriler, kişilik olarak gelişim sürecinde en etkin faktörlerdir. Bunun yanında gözleme dayalı "girdileri" de unutmamak gerekir. Öğrenme, beş duyumuzu birden işin içine kattığımız oranda hızlanacaktır kuşkusuz. Örneğin, dinleyerek elde ettiğimiz bir bilginin konuşarak aktarılması, sadece dinleyerek elde edilmesine kıyasla daha etkili olur. Ne kadar hayata dönük öğrenirsek bilgi dağarcığımız da o kadar zenginleşecektir. "Hayata dönük" demek, bilgiyi beş duyumuzla kullanabilmek, bir bakıma zihnimizde işlemek demektir. İşlemediğimiz bilginin ezber bilgiden hiçbir farkı olmaz. Dinlemeyi başlangıçta zor bulmamız bahane haline gelmemelidir. Dinleme ve öğrenme bütün bir ömre eşlik eder. Ders dinlemede kullanabileceğimiz en etkili reçete, aktif k

Güzel Konuşma Kuralları

Etkili Konuşma

Birçok kaynakta etkili konuşmanın-konferansın-nutkun önemi ve usulleri üzerinde durulmuş ve bazı esaslar dile getirilmiştir. Burada bir özet yapmakta fayda görüyoruz. 1) İyi bir dinleyici olun. Bu başkalarına saygılı olmanın da asgari bir şartıdır. Dikkatle ve saygı ile dinlemek iyi konuşmanın ilk hazırlığıdır. Konuşma maçı konuşmasında boşluklar bırakıyorsa bu boşlukları da konuşulan konu üzerinde düşünmekle değerlendirin. 2) Sistemli olarak okuyun. 3) Söyleyeceğiniz şeyler ayrılan süreyi tam olarak doldursun. 4) Konuşmanız için bir ana cadde tesbit edin. O caddeden dışarı çıkmayın. 5) Herhangi bir aksilik karşısında telaşlanmayın. Sakin olmaya çalışın. 6) Dinleyenlere karşı samimi bir saygı

Koçluk Eğitimi

Koçluk

Bir yaşam koçuyla tanıştığınızda, akla gelen ilk soru bu olur. Koçluk nedir? Yaşam koçları bu soruya birçok şekilde yanıt verilebilirler. Bunun dışında siz de internet ortamında arama yapar ve yaşam koçluğuna ait bir çok tanım okuyabilirsiniz. Bütün bunlar bir fikir oluşturmakla beraber, bazen size uygun gelen bir cevap olmayabilir. Bunun sebebi koçluk çalışmalarının (uygulamalar her ne kadar teknik ve statik gibi görünse de) kişiye özel olması ve koçluk uygulamasının herkes için farklı bir sonuç vermesidir. Hepsinden önemlisi de beklenilen sonucu danışanın kendisinin belirlemesidir. Kısacası, Koçluk uygulamaları kişiye özeldir ve yaşandıkça fark yaratır. Biz yine de koçluğu tanımlarsak; ’’Koçluk, hayatımızı istediğimiz yönde değiştirebileceğimizi bilerek, gerçekleştirmek istediğimiz hedeflerimize (hayallerimize) en kısa yoldan ve hızlı bir şekilde ulaşabilmenin yöntemleridir.’’diyebiliriz. Şimdi bu statik tanımı bırakalım ve daha yakından koçluğu

Gerizekalı

Kişisel Gelişim

Test Sonuçları Güvenilir Değildir. 1960 Nobel Ödülü sahibi, İngiliz Ulusal Tıp Enstitüsü başkanlarından Sır Peter Medawar "Genç Bilima-damma Öğütler"de (TÜBİTAK) "zekâ" ile ilgili olarak şu açıklamayı yapıyor: "Ben zekaya ve zeka yetene-ğindeki kalıtımsal farklara inanırım. Ancak zekanın bir tek sayı ile -I.Q, (zeka testi) sonucu gibi- ölçülebilecek basit bir yetenek olduğuna inanmıyorum. Bu ölçümlemeyi kabul eden psikologlar o kadar tutarsız beyanlarda bulunmuşlardır ki, bunu konumlarını zedelemek için bilerek yaptıklarına inanmamak çok zor oluyor. Birinci Dünya Savaşı'nda Amerikan askerlerine, bundan önce de Ellis Adası'ndaki giriş kapısında, Amerika'ya gelen göçmen adaylarına "zeka testi" uygulanmıştı. Bu testler sonucu ortaya temelde güvenilmez olan çok miktarda sayısal bilgi yığılmıştı. Bu bilgilerin değerlendirilmesi IQ psikologlarının bazı korkunç gaflar yapmasına yol açtı. Şimdi aktaracağım ise hepsini geride bırakır: Henry Goddard'ın göçmen adaylarının zeka düzeyleri

 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31