İnsanoğlu sosyal bir varlıktır. Tek başına yaşayamaz ve doğduğu andan itibaren ona bakacak, yedirip içirecek, bir şeyler öğretecek birilerine ihtiyaç duyar. Ölüme kadar da sosyal olma ihtiyacı devam eder. Sosyal bir varlık olarak en önemli görevlerimizden biri sevmek ve sevilebilmektir. İşimizde ne kadar uzman olursak olalım; insanları sevmiyorsak ve onlarla iyi ilişkiler kuramıyorsak aslında kendi içimizde eksik kalmışız demektir. Çünkü gelişmemizde ve ilerlememizde başka insanların fikirleri, davranışları ve tutumları önemli bir etkendir. Bu etkinin pozitif veya negatif oluşunu davranışlarımızla belirleyen de bizizdir. İş yerinde tüm çalışanlara saygısız ve küçümseyen bir tavır sergiliyorsak, terfi edilme zamanımız geldiğinde olumlu oy kullanacak insanların sayısı son derece sınırlı olacaktır. Ya da tavırlarımızla insanları rahatsız ediyorsak, patronun işçi çıkarması gerektiğinde aklına ilk gelen biz olacağızdır. /
Beslenme barınma gibi temel yaşam ihtiyaçların karşılayabilen insanların sevgi saygı sanat inanç ve ideal gibi yaşam alanlarına yöneldikleri bilinmektedir. Ancak bu yönelmede oluşturulan maddi ortamlar tek başlarına gelişmeye yeterli olmamaktadır. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki değişme ve gelişme potansiyeline sahip olsalar bile insanlar arkalarında yeterli manevi destek ve içlerinde arzu olmadığı takdirde çalışmalarında yeterli verime ulaşamamaktadırlar. Moral bir kimsenin olaylara güçlüklere sorunlara karşı koymasını sağlayan ruhsal durumudur. Başka bir tanımda ise canlılarda amaca yönelik davranışı uyaran ve yönlendiren etkenlerdir. Bunun günlük yaşamda kullanılan tanımı maneviyattır. Güdülenme olarak günümüzde tanımlanan motivasyon kavramı ise canlılarda amca yönelik davranışı uyaran ve yönlendiren etkenlerdir. “örgütsel davranış ve yönetim psikolojisi üzerine çalışmalar yapan “ E
Yaşam koçluğu, profosyonel bir hizmettir. Kişileri bulundukları noktadan, olmak istedikleri noktaya götüren bir gelişim sürecidir. Yaşam koçları, koçluk hizmeti verdikleri kişiye , belli teknikleri ve belli prosesleri uygulayarak kişinin, performansının arttırılmasına, kendi içsel çözümlerine ulaşmasına, kişiye ve duygularına ayna tutulmasına hizmet verirler. Görüşmelerde, sizin öncelikleriniz dikkate alınarak birlikte ortak bir strateji geliştirir. Neden ve niye sorularını sormaz. Geçmişe bakmaz. Şu an bulunduğunuz noktadan varmak istediğiniz noktaya nasıl varacağınıza yoğunlaşır. Yaşam Koçluğu, akıl ve ruh sağlığı yerinde olup, hayatında geldiği noktada kendisini mutsuz hisseden, aradığı yönü bulamayan ya da o yöne doğru nasıl ilerleyeceğini bilemeyen kişiler içindir. Yaşam Koçluğu'nda koçun doğruları değil sizin doğrularınız hayata geçirilir. Yapılan çalışmanın esası, sorularla duruma yeni açıl
Koçluk (Coaching), kişilerin yaşamsal farkındalığını arttırarak potansiyel kaynaklarını keşfetmesini sağlayan, yaşamındaki maksimum performansı yakalayabilme amacı ile ulaşılabilir hedeflere ve olasıklara odaklanan, planlı bir gelişim sürecidir. Koçluk Türkiye’de son bir kaç yıldır yaygınlaşmaya başlamış bir yöntemdir. Günümüzde pek çok konuda koçluk çeşidi vardır. Bunlardan bazıları; yaşam, öğrenci, ebeveyn, performans, satış, girişimci, sporcu, ilişki koçluğu'dur. Koç (Coach), kelime olarak “bir yerden bir yere taşıyan” anlamına gelmektedir. Koç, danışanın alışmış olduğu düşünce yapısını zorlayarak farklı bakış açıları yakalamasını ve davranışsal becerilerini geliştirmesini sağlayan yol arkadaşıdır. Koç danışana yol arkadaşlığı yaparken, fikir vermez; kişinin cevaplarını kendine buldurur çünkü danışanının iç kaynaklarına ve dolayısı ile mükemmelliğine inanır.
Belki siz de bir çok kişi gibi, hayattaki başarı ve mutluluğun, çalışma, beceri ve sebat etme gibi özelliklere bağlı olduğunu düşünüyorsunuzdur. Ama bana sorarsanız, bu inanış tamamen yanlıştır. Başarı ve mutluluğu belirleyen en önemli etken, elbetteki yetenektir. Ama bu yetenek kendini, bir işi başarma yönünde değil de, başarıyı zihinde canlandırma ve onun hayalini kurabilme (tahayyül etme) özelliği olarak göstermek zorunda. Genelde insanlar, bazı şeyleri niçin ve nasıl başaramayacaklarını hayal ederler. Çoğu kişi, kendilerini daha düşünce planında başarısızlığa mahkûm etme, isteklerinden vazgeçme ve hayatla mücadeleden kaçma konularında ustalaşmalardır. Daha bir işe girişmeden, tüm güçlerini yok edici düşünceler üretmeye başlarlar: • Bunu yapmam mümkün değil, başkaları ne derler yoksa?
Kişisel gelişim nedir? Kişisel gelişim birey olarak insanın yaşamından ölümüne kadar kendini geliştirmesidir. Kişisel gelişim nasıl oluyor peki; İnsaoğlu her gün televizyon, gazete, internet, okudukları kitaplar ve okullarda görmüş olduğu dersler sayesinde yeni bilgiler öğrenerek kendini geliştirmektedir. İşte bu kişisel gelişim'dir. İnsan kendi ilgi alanını bularak bu yönde kendisini geliştirebilmektedir Kişisel gelişimin faydaları nelerdir? Kişisel gelişim bireyi çok yönlü geliştirmeyi amaçlar.İnsanı sosyal hayatında iş hayatında ,özel hayatında etkili, verimli, güçlü kılarak hayatına yön vermeyi amaçlar. Kişi bunu ancak farklı öğrenmeler gerçekleştirerek yapar. Bu öğrenmeler arasında ilşki kurduğu takdirde yaratıcı düşünme becerisi kazanabilir. İşte kişisel gelişim ile bu amaçlanarak, kişi bu potansiyel ve ilişkileri güçlendirip geliştirerek yapılandırmaktadır. Kişisel gelişim ile nitelikleri gelişen kişi, artık çevresiyle olan etkileşim
Psikoloji deyince aklımıza gelen ve en çok merak ettiğimiz bir konu var ki o da: Bilinçaltı. Bilinçaltının özellikleri neler gelin beraber okuyalım. 1- Bütün anıları depolar. Hiçbir şeyi silmez. Ana rahminden ölene kadar… Geçici olan ve geçici olmayan her şeyi kaydeder. 0–7 yaş arasında kritik akıl faaliyette olmadığı için her şey doğrudan bilinçaltına kaydedilir, doğru-yanlış, güzel-çirkin, ahlaklı-ahlaksız ayrımı olmadan… Kayıt anında anlamsız olsa bile ilerleyen dönemlerde kaydedilene, yaşantılar sonucu bir anlam yüklenir ve bu anlama göre kişinin tepki vermesi sağlanır. 2- İlişkilendirmeler, genellemeler yapar. Benzer şeyler ve düşünceler arasında bağlantılar kurar ve hemen öğrenir. Bu özellik çoğu zaman kişiyi zor durumda bırakır. Örneğin belli bir köpek yüzünden gerçekleşen korku yaşantısını bütün köpeklere genelleyerek bir fobi yaratabilir. Bir başka örnek: bahar aylarında acı bir kayıp yaşayan kişinin bilinçaltı bu acı ile baharı birbirine ba