Davranışçı ve kültürel öğretilere göre, takınaklı düşünceler kötü şartlanma, hatalı öğrenme sonucu ortaya çıkar. Temelde bulunan, kaygı ve endişe vermeyen, korkutmayan, ürkütmeyen bir düşünce, kötüler. Her takınaklı düşüncede kaygı, korku, aşağılık ve yetersizlik duygusU kuşku, karşıtlık (tezat) vardır. Kimi takınaklı düşünceleri korkudan ayırmak güçtür. Bu nedenle takınaklı düşüncelerle korkular birlikte bulunur. Ancak takınaklı düşüncelerde kimi kez aşağılık duygusu, kimi kez kuşku, kimi kez de karşıtlık ön planda gelir.
Bazı tutsaklıklar ve saplantılar bütün çabalara karşın yaşam boyu sürüp gider. Bu tür tutkuların etkisi altında cinsel içgüdüye bağlı davranışlar bile bastırılıp engellenir. Aşağıdaki gülmece bunu en iyi biçimde anlatmaktadır:
"Bir gençte sapanla kuş vurmak takıntısı, tutsaklığı varmış. Bu nedenle başka şey düşünmüyor, yapmıyor, yemiyor, içmiyor, konuşmuyor, eline geçirdiği sapanla kuşların peşinden koş
Ruhsal tedavide en sık kullanılan yöntem destekleyici tedavidir (suggestive psychotherapy), Gerçekte telkin (suğgestion) ve ikna (persuation) sadece tedavi alanında değil, günlük ilişkilerde bile insanların birbirlerini etkilemekte kullandıkları bir yaklaşımdır. Tatlı bir söz, gülümseme, güven verici bir hareketin insanın ruhsal yaşamında yarattın olumlu etkiye karşılık, kırıcı bir söz, asık bir surat, ters bir hareketin uyandırdığı olumsuz duygular bütün bir gün insanı karamsar, kaygılı, sıkıntılı, tedirgin etmeye yeter.
Geniş anlamda, hekimle hastanın karşılaştığı her yerde ve her hastalıkta destekleyici ruhsal tedavi sözkonusudur. Hekime güvenen, onun etkisi altında olan hasta, ondan gelen tatlı bir gülümseme, bir iki güven verici sözle kaygı ve sıkıntıdan kurtulup rahatlar. Kendisini daha iyi ve güçlü görür. Hastalıkla savaşmak için yeni bir destek kazanır.
Ancak gerçek anlamda destekleyici ruhsal te
Eğitim, sağlık, terapi, satış, aşk-meşk ilişkileri, evlilik, çocuklarla iletişim, iş hayatı vb. Bütün bunlar doğru. İnsanlar o anda kendileri için en önemli sorunun listede olduğunu görmek, işitmek, bilmek istiyor. NLP ile zayıflayabilir miyim? Daha fazla satış yapabilir miyim? Sevgilimle ilişkimi düzeltebilir miyim? Fobilerimden kurtulabilir miyim? Alkol bağımlılığımı aşabilir miyim? Sınav stresini yenebilir miyim? Daha kolay doğum yapabilir miyim? Temizlik hastalığımdan kurtulabilir miyim? Panik atağımı ortadan kaldırabilir miyim? Aneroksi NLP ile geçer mi? Utangaçlığımı yenebilir miyim? Hayır demeyi öğrenebilir miyim? Köpek korkumu, kedi fobimi, karanlık fobimi, eşimi kaybetme korkumu aşabilir miyim? Çocuklarımla daha iyi iletişim kurabilir miyim? Özgüvenimi yükseltebilir miyim? Olumlu düşünebilir miyim? Kendimi motive edebilir miyim? Bu ve buna benzer sorularla sık sık karşılaşıyorum.
Yanıtım kocaman bir EVET! 'Evet'e varan sonuçlan hem ben hem deneyimli NL
Her insan içinde var olan potansiyeli, yetenekleri, gücü kullanabilme şansına(!) erişmek ister, en azından erişmek istediğini söyler -parmağını oynatmak için çaba göstermese de. Kişinin NLP denilen büyülü yöntemi öğrenmesi ve uygulaması ise yaşamını şans ve tesadüflere bırakmak yerine, kendi istediği biçimde yaratma ve inşa etmeyi seçmesi yani kendi yaşamının sorumluluğunu üstlenmesi anlamına gelir.
Neuro-Linguistic Programming sözcüklerinin baş harfleriyle anılan NLP'yi Duyu-Dil Programlaması olarak çevirebiliriz.
NLP hem bilimdir, hem sanattır.
NLP bilimdir. Bilim nesnel deneyimlerin sistematik doğasını inceler. NLP öznel deneyimlerin sistematik doğasını inceler. Her birimiz özgün bireyler olsak da, iç dünyamızda olup bitenlerin dış dünyamıza yansımaları farklı farklı olsa da, içsel oluşumun basamakları harika bir sistemin işleyişiyle gerçekleşir. Tıpkı, hiçbirimizin diğeriyle tıpa tıp aynı olmamasına r
Her bilim dalının, her sanat dalının, her işin öğrenilmesini kolaylaştıran temel ilkeler vardır. Bu ilkeler işlevsel olduğu için kabul edilir, kişilerin inançlarına göre değişmez ve sağduyuya hitap eder. Aşağıdaki ilkeleri yaşamınızda gerçekleştirdiğinizde, deneyim ve davranışlarınızda, NLP'nin yaklaşım ve becerilerini doğal olarak göreceksiniz. Bu ilkeler kendinizi ifade etmekte, başkalarını isabetli algılayabilmekte, istediğiniz sonucu alabilmekte ve esneklik kazanmanızda yol gösterici olacaktır. Önce ilkeleri, sonra bu ilkeleri yaşamda en etkin biçimde uygulama yollarını öğreneceğiz.
1. Harita temsil ettiği arazinin kendisi değildir.
Her birimiz beş duyumuzla dış dünyadan gelen verileri ve bilgileri alırız ve kendi özel kalıplarımıza göre bu bilgilere bir anlam veririz. Bir şehir haritası bize şehrin yollarını, sokaklarını gösterebilir ama o yollarda, o sokaklarda karşılaşacağımız manzaralar ya da gördüklerimizden hoşlanıp hoşl
Çalışma ve boş zamanın ne anlama geldiği işçiden işçiye ve yöneticiden yöneticiye değişir. Gözde sporlara, hobilere ve özel zamana değer veren zirvedeki çoğu lider için bu farklılık önemlidir. Çünkü onlar, çalışma hayatı dışındaki hayatın faydalarının tamamen farkındadırlar. Onlar kendilerini şirket veya başka biri tarafından 'sahiplenilen' olarak görmek istemezler. Böylece, diğer herhangi bir yöneticinin olduğu gibi, onlar şirketin ürünü ve onun kültürü değildirler. Tam tersine, liderler olarak onlar kendi şahsiyetleri olmaya meyillidirler. Onların günlük programlan tam tersini gösterse de, kendi çalışma hayatlarını bir esnaftan veya dokuz-beş arası çalışan işçiden daha iyi düzenleyebilecek daha fazla bir özgürlüğe sahiptirler.
Fakat, aynı zamanda çalışma/boş zaman ayrımı, en azından uç noktalarda bulanıklaşmaktadır.
Diğerleri için -veya gerçekte liderlerin kendileri için- 'iş' te mi 'boş zaman' döneminde mi olduklar
İnsanlardan belli bir şeyi düşünmeleri istendiğinde, kişiler kendilerine göre bir sistem kullanırlar.
Örnek olarak, bir grup insandan, lodoslu bir günde deniz kenarında bulundukları bir günü hatırlamaları istense, kimisi dalgalı denizin
görüntüsünü hayâlinde canlandırır.
Kimisi, dalgaların kıyıya vurduğunda çıkan sesi duyar.
Bir diğer grup da, dalgaların kıyıya çarpmasından sonra sıçrayan damlaların vücuduna değmesini hisseder.
Bazen, koku ve tat faktörleri de işin içine katılabilir.
Bir olayı, kimimiz görüntü, kimimiz ses, kimimiz duygu ya da vücut hisleri, kimimiz de koku ve tatlar ile canlandırıyoruz. NLP'ye göre, bunlar farklı temsil sistemleridir.
Kişilerin canlandırma sistemlerini bulmak, hem onlarla ilişkimizi kolaylaştırır, hem de