Sizin için önemli olanın ne olduğuna karar verdikten sonra buna bağlı kalmalısınız. Bilinçli olarak alanı daraltıp hiçbir şeyin dikkatinizi dağıtmasına izin vermeden çözüm aramalısınız. Ne istediğinizi bildiğinizde karar vermeniz kolaylaşır. Eğer amacın işine yakın bir ev bulmaksa, trafikte zaman geçirmemek senin önceliğin ise, aynı fiyata uzakta o-lan ama daha büyük ve güzel olan bir evin kafanı neden karıştırmana izin veriyorsun? Diğer semtteki olasılıkları kesip atman gerekiyor. Tabi eğer senin için en önemli kriter evinin işine yakın olmasıysa. Sen kararını kolaylaştırman için hangi seçenekleri devre dışı bırakabilirsin? DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]
Yıllarca çalışmanın iki büklüm ettiği bir ihtiyar adam?' ormanda çalı çırpı topluyordu. Topladıklarını bir araya getirdi, bağladı, zor zahmet sırtlanarak kulübesine doğru yola çıktı. Yolda uzun yıllar boyunca ne kadar çok çalıştığını düşündü ve kendi kendisine acımaya başladı. Birdenbire, artık bu hayata daha fazla dayanamayacağını gösteren bir tavırla sırtındaki çalı çırpı yükünü yere fırlattı ve kendi kendine söylendi: 'Eğer hayat bu ise, artık tahammülüm kalmadı. Ölüm meleği bir an önce gelsin ve benim canımı alsın daha iyi. Ölmenin yaşamaktan daha iyi olduğunu söyleyen ihtiyar adam daha sözlerini tamamlamamıştı ki, ölüm meleği karşısına çıktı ve ona: 'Beni çağırdığınızı duydum. Bir isteğiniz mi var efendim?' dedi. İhtiyar adam cevap verdi: 'Lütfen, efendim, şu çalı çırpı demetini sırtıma yüklemede yardım eder misiniz?' Sıkıntı yaşamaya başladığımızda, şartları ya da başkalarını suçlamaya başlarız. Suçlayarak problemi ortadan kaldıramazsınız.<
Aşırı Başarı" ifadesinin olumsuz bir anlamda algılanması oldukça komiktir: Bir başarıyla tatmin olmayan işko-lik, hayatında yaptığı herşeyde mükemmelliği arayan kişi. Birçok kişiye göre aşırı başarı uzak durulması, sakınılması gereken birşeydir, sonuçta yalnızca başkaları kadar yetenekli, akıllı ya da şanslı değilseniz çok çalışmak zorundasınızdır. Çok çalışan kimseler sık sık şu sözleri duyarlar: "Neden geç saatlere kadar kalıyorsun?", "Müşteriler için son dakikada birşeyler atamaz mısın ortaya, anlamazlar ki?" ya da "Neden bizimle birlikte dışarı çıkıp biraz rahatlamıyorsun? Sonuçta hepsi sadece yükselmek için değil mi?" Buradaki kalıbı görebilirsiniz. Ama aslında aşırı derecede başarılı olanlar başarının esaslarını biraraya getirirler. Bunlar kendimize model olarak seçmemiz gereken kişilerdir. Profesyonel futbol yaşamında tarihteki belki de en büyük top yakalayıcı olmuş Jerry Rice'a bakın, hala o inanılmaz çalışma prensiplerini devam ettiriyor. Billy
EN İYİ PERFORMANS Meadowsland'deki Brendan Byrne Arena salonunda ulusal şampiyonluğu kazandıktan birkaç dakika sonra soyunma odasına indiğimizde, yıldız oyuncumuz Antoine Walker'in gerektiği kadar memnun olmadığını fark ettim. Kazanmış olmamıza rağmen, iyi bir oyun çıkarmadığı için bunun onu rahatsız ettiğini hissettim. Antoine büyük bir yetenekti. Fakat Chicago'dan Kentucky'ye iyi bir lise oyuncusu, topa karşı bencil ve şut atmaya bayılan bir oyuncu tipi olarak gelmişti. Bu beni hiç rahatsız etmedi, çünkü birçok lise oyuncusu bencildi, ve Antoine ülkedeki en iyi liseli transferlerden biriydi. Onu almıştım, çünkü iyi bir mücadeleciydi ve ilk tercihi Kentucky'ye gelmekti. Görevim bir motivasyoncu olarak, yeteneklerini ve mücadeleciliğini zedelemeden daha bir takım oyuncusu haline getirmekti. Bu hassas bir dengedir. Bir yandan oyuncunun önce "takımı" düşünmesini ve grup başarısının kişisel başarıdan daha önemli olduğunu düşünmesini sağlamanız gereki
Kendimize olan güvenimiz kendimize biçtiğimiz değerdir. O aynaya baktığımız zaman gördüğümüz kişidir.
Bir antrenör olarak uzun yıllar önce, kendisiyle barışık kimselerden önemli şeyler bekleyebileceğinizi öğrendim. Kendilerini zorlayabilirler. Uzun vadeli hedefler koyabilirler. Herkesin gerçekleştirmek istediği hayalleri vardır. Kendine aşırı güveni olanlar risk üstlenenlerdir, ama daha önemlisi, onlar başarılı olanlardır.
Bunun tersi olarak, kendine güveni az olanlar genellikle dikkatlerini yoğunlaştıramayan ve çabucak hüsrana uğrayanlardır. Başarısızlığa meyillidirler, bu tür insanların belirgin özellikleri: disiplin eksikliği, organizasyon beceriksizliği, başladığını bitirememe, mutsuzluk duygusu, eleştiriye karşı duyarlılık, başkalarını kıskanma—gibi bir olumsuzluklar listesidir. İsterseniz bir antrenör, memur, veya iş arkadaşı olun, kendine güveni az olan insanlarla çalışmak zordur, çünkü duygus
Yazar, satış uzmanı ve olağanüstü konuşmacı Don Hutson'a göre dünya kazananlar ve sızlananlardan oluşur. "Oldukça başarılı olanın nadiren sızlandığını duyduğunu fark ettin mi?" diye sordu. Fakat sızlananlar odayı terk ettiğinde ve başlarının üstünde dolaşan kendi kişisel kara bulutlarını da beraberinde götürdüklerinde herkes gizlice buna sevinir. Sızlananlar özürler bulur; kazananlar ise sadece işi yapar. Kilo verme derslerinde katılımcılara sıklıkla zayıf olmanın örneğin çikolatanın lezzetinden daha iyi hissettirdiği anımsatılır. Bu elde edilen başarılar için de doğrudur. Zayıf bir performans için iyi bir özre sahip olmak mükemmel sonuçlar yaratmanın heyecanıyla kıyaslanamaz. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]
Reiki şifa ve ruhsal çalışmalara dayanan binlerce yıllık ve enerji aktarımı üzerine temellendirilmiş olan bir yöntemdir. Batıya yayılmaya başladığı zaman "Evrensel Yaşam Enerjisi" şeklinde tercüme edilmiştir. Fakat ezoterik olarak "var olan yüce kaynağın bilincini taşıyan, ruhsal amaç adına çalışan yaşam gücü enerjisi "açıklaması Reiki’nin anlamını daha iyi bir şekilde ortaya koyar. Kaynağının Tibet olduğu bilinen Reiki, 19.yy.da Japon Budusti olan Dr. Mikao Usui tarafından yeniden meydana çıkarılmıştır. Reiki, beden üzerinde meydana gelen enerji dengesizliklerini ve negatif enerji blokajlarını