Planlama ve hedef belirleme, herhalde gündeminizin her zaman üst sıralarında yer alır. Çoğumuz planlamayı bir yatırım olarak görürüz. Bu yatırım için harcanan zaman ve çekilen zahmet, genellikle iyi bir şekilde geri ödenir. Bir telefon konuşmasından ya da kısa bir kişisel görüşmeden ne elde etmek istediğiniz ve bunu en iyi şekilde nasıl başarabileceğiniz hakkında yarım dakika düşünmeniz etkinliğinizi muhtemelen artıracaktır. İstediğiniz sonuçlan elde etmedeki basan oranınız birkaç kat artuılabilir. Üstelik, telefon masraflarından tasarruf eder ve kıymetli zamanınızın daha azını harcarsınız. Daha büyük görevler ve projeler söz konusu olduğunda, iyi planlama sadece zaman, para ve diğer kaynaklardan daha az harcama değil, basan ve başarısızlık arasındaki fark anlamına da gelir. Planlamanın, hedeflerinizi tanımlamanıza, ya da bir organizasyon halinde, on-lan bir şekilde resmileştirmenize yardımcı olduğu açıktır. Ama bundan başka pek çok şey vardır ve NLP, güçlü teknolojiyi işte bu ala
Çoğu yönetici bu durumu aşina olmaktan da daha öte, iyice bilmesine rağmen, bu aşamanın yönetim kitaplarında kabul edilmesine çok az rastlarsınız. Nitekim bu aşama, ‘boş bir duvar’a dayandığınız, ‘bir çember içinde dönüp durduğunuzu’ hissettiğiniz ya da çalışmayı tamamen kesmeye hazır olduğunuz zaman ortaya çıkar. Ayrıca, bir problem çözmeye ya da görevinize başladıktan çok kısa süre sonra, yine epeyce yol katettikten sonra da ortaya çıkabilir, ama genelde etki her iki halde de aynıdır. Böyle durumlarda, elinizdeki problemi fırlatıp atmaya ve daha çabuk sonuçlar üretecek bir şeyle devam etmeye kışkırtılırsınız.
Paradoksal bir durumdur ama, hayal kırıklığı zihinsel sürecin önemli bir parçasıdır. Dünyadaki en büyük düşünürleri bile, herhangi bir şeyle uğraşırken havlu atma noktasına hale geldikleri, derin bir hayal kırıklığı, şüphe ya da depresyon dönemlerinden geçtiklerinden anlatmaktadırlar. Ancak büyük düşünürlerin dikkat çektikleri başka bir nokta da, en büyük
Hepimiz hazzı arttırmaya, acıyı azaltmaya çalışacak biçimde davranırız. Bunlara ilişkin algılamalarımız kuşkusuz farklıdır; birinin tiksindiği bir şeyden diğeri zevk alabilir. Ama bazıları istedikleri şeylere yönelik hareket etme konusunda daha büyük bir eğilime sahipken, bazılarının istemedikleri şeylerden uzaklaşma yönünde hareket etmeleri daha fazla mümkündür. Olumlu motivasyon daha güçlü olmaya eğilimli olsa da, her ‘dürtü’ son derece motive edici olabilir ve benzer sonuçlar getirebilir. Biri ne istediğini, diğeri ne istemediğini açıklar. Biri işe gitmek için davranmazsa kötü şeyler olacağından korktuğu için sonunda yataktan çıkar, diğeri günün getireceği keyif verici ama zararsız bir şeyle motive olmuş olarak yataktan çıkar. Biri emekliliğini parasal bağımlılık ve yalnızlık korkularından kaçınacak şekilde planlarken, benzer bir iş ve aile koşullarına sahip bir diğeri emekliliğin vaat ettiği yeni keyifleri iple çeker. Biri ‘eğer şöyle yapmazsan...’ temelinde davranı
İhtiyacımız Olan Tüm Kaynaklara Zaten Sahibiz. Tüm becerilerimiz ve eylemlerimiz, ne olabileceğine dair düşünceler, düşler ve resimler olarak önce zihinde başlar. Zihinsel ve fiziksel kaynaklarımızın bu yapı taşları hepimizde mevcuttur. Bunlar kendimizi hissetme biçimimizi değiştirebilir ve başarmak istediğimiz şeye yöneltebilir. Dışımızdaki kaynakları (örneğin, para) elde etmek ya da istediğimizi gerçekleştirmek için kullandığımız beceri ve yeteneklerimiz içimizdeki bu kaynaklardan doğar. Bunu şöyle de ifade edebilirsiniz: ‘Biri yapıyorsa, ben de yapabilirim.’ İzmir’deki NLP Eğitimleri ile ilgili detaylı bilgi için 232 422 59 54 numaralı telefondan veya burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Ruhbilimin insanı tanımak ve anlamak konusunda yaptığı önem aşamalardan biri testlerle olmuştur. XIX. yüzyılın sonlarında geliştirilme ye başlanan testlerin yaygın uygulanması son otuz, kırk yıl içinde olmuştur.
Ruhbilim alanında kullanılan testler bir anlamda gözlem, ölçme ve karşılaştırma aracıdır. Başka bir deyişle, kişinin gözlemini öznellikten kurtarır. Gözleme nesnel nitelik kazandırır, harcanan zamanı kısaltır. Buna karşın, son yıllarda testlere karşı gittikçe artan eleştiriler ortaya çıkmış testlerle yapılan hatalı değerlendirmeler sonucu birçok kişinin gereksiz ve yersiz durumlarla karşılaştığı ileri sürülmüştür. Kuşkusuz, herhangi bir inceleme ya da tedavi aracının kötü kullanılmasından ve hatalı yorumundan kaynaklanan sorunlar olabilir. Zamanla bu sorunlar çözülebilir. Ancak bu sorunlara bakarak hiçbir zaman testlerden vazgeçilemez.
Ruhbilim alanında kullanılan testler kişilik ve yetenek testleri olmak üzere iki büyük
California'da yaşadığım 70'li yıllarda alternatif eğitim, alternatif sağlık, alternatif psikoloji, alternatif olan her türlü öğretinin içine girmiştim. Günlerim, gecelerim, hafta sonlarım demeden zamanımın ve paramın büyük bölümünü eğitim, kurs, vvorkshop, seminer ve motivasyon kasetlerine yatırıyordum. Evet, zamanımı ve paramı öğrenmeye harcamıyor, öğrenmeye yatırım yapıyordum. Harcamak, bir şeyin ziyan olması, yok olması, bitmesi, tükenmesi anlamına gelir. Yatırım ise kazanç olarak geriye döner. O yıllarda (hala da) hayatta benim için en önemli şeyin sürekli gelişim olduğunu keşfetmiştim. Öğrendiğim her yeni bilgi, her yeni yöntem beni kendimle daha barışık hale getiriyor, yaşam hazzımı artırıyordu. Yaşıtlarım para ve zamanlarını eğlence, giyim kuşam, araba vb. şeyler için harcarken, ben kendim için en önemli şey olan öğrenmeye yatırım yapıyordum.
Amacım bir diploma alarak, ömür boyu o kağıt parçasının bana getireceği gelir, unvan ve prestije sığınmak hiç değ
Eğitim, sağlık, terapi, satış, aşk-meşk ilişkileri, evlilik, çocuklarla iletişim, iş hayatı vb. Bütün bunlar doğru. İnsanlar o anda kendileri için en önemli sorunun listede olduğunu görmek, işitmek, bilmek istiyor. NLP ile zayıflayabilir miyim? Daha fazla satış yapabilir miyim? Sevgilimle ilişkimi düzeltebilir miyim? Fobilerimden kurtulabilir miyim? Alkol bağımlılığımı aşabilir miyim? Sınav stresini yenebilir miyim? Daha kolay doğum yapabilir miyim? Temizlik hastalığımdan kurtulabilir miyim? Panik atağımı ortadan kaldırabilir miyim? Aneroksi NLP ile geçer mi? Utangaçlığımı yenebilir miyim? Hayır demeyi öğrenebilir miyim? Köpek korkumu, kedi fobimi, karanlık fobimi, eşimi kaybetme korkumu aşabilir miyim? Çocuklarımla daha iyi iletişim kurabilir miyim? Özgüvenimi yükseltebilir miyim? Olumlu düşünebilir miyim? Kendimi motive edebilir miyim? Bu ve buna benzer sorularla sık sık karşılaşıyorum.
Yanıtım kocaman bir EVET! 'Evet'e varan sonuçlan hem ben hem deneyimli NL