• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Hızlı Okuma İzmir

Hızlı Okuma

Bir resme, bir karikatüre bakarız ama bir yazıyı okuruz. Aslında ikisi arasında bir fark yoktur. Gözümüz şekilleri görür, beyin de değerlendirir. Ancak okumayı öğrenmeye başladığımızdan beri edindiğimiz ve hemen herkeste bulunduğu için farkına varamadığımız bazı alışkanlıklar nedeni ile okuma hızımız, insanın sahip olduğu kapasiteye göre hayli yavaştır. İnsanlar sadece göz ve beyin arasında olması gereken okuma işleminin arasına bazı lüzumsuz alışkanlıklar katarlar. Kimi duyulacak şekilde (özellikle çocuklar) sesli okur, kiminin okurken dudakları kıpırdar, kimileri ise yazıyı içinden kelime kelime okur. Bütün bu kötü alışkanlıklar okuma süresince ekstra bir güç sarfettirdiğinden okurken çabucak yorulmaya da sebep olurlar. Halbuki okuma sırasında ağız, dil, dudak, damak ve gırtlak gibi organların çalışmalarına hiç gerek yoktur. Yavaş okumamızın birinci nedeni gözümüzün görme alanını iyi kullanmamamız yani okurken her kelimeye tek tek bakmamızdır. Bu şekilde normal

Kuantum Nedir?

Kuantum

Kuantum düşünce tekniği son zamanlarda sıkça araştırılan ve üstünde durulan bir tekniktir. Standart düşünmenin biraz daha üzerinde bir düşünme biçimidir. Kuantum düşünme tekniğinde daha çok etkili olabilecek ve fark yaratabilecek kadar bir düşünme etkinliğinden bahsedilir. Bunların atom altı güçlerle sağlandığı da araştırmalardan çıkan sonuçlardandır. Kuantum düşünce tekniğini gerçekleştirebilen birey kendi kendine hükmeden yani kendisinin efendisi olabilen bir konuma yerleşir. Burada önemli olan konu tek tek bireylerden çok bir bütün olmanın sağladığı faydalar ve bunun önemidir. Kuantum düşünce tekniğinde inanılan kişinin kendini değiştirmeye başladığı andan itibaren bütün çevresinin yani evinin işinin ve ona bağlı olan her şeyin de bir değişime tabi tutulacağıdır. Aynı zamanda kişi için en doğru ve uygun şeylerin de hemen karşısında olduğuna ve kişiye düşenin sadece onu tutup almak olduğuna inanılır. Tüm bunların yanında güçlü ve sağlıklı bir beden için zemin hazırlanmış

1 . Sınıf Hızlı Okuma Slaytları

Hızlı Okuma

İnsan beyninden, bilinçli olarak bir şey düşünmese bile, dakikada 600 sözcük kadar bir düşünce aktığı hesap edilmiştir. Hızlı ve bilinçli okuma tekniklerini bilmeyen bir okuyucu dakikada ortalama 150 sözcük okumaktadır. Geriye kalan 450 sözcük zihinden geçen parazit düşünce kalıntılarıyla doludur. Ama insan hızlı okuma becerileriyle bu boşluğu doldurabilir ve okuma hızını üç katına çıkarabilir. Çağımızda insanı öteki canlılardan farklı ve ayrıcalıklı kılan temel özellik, bilgi, başarı ve öğrenmedir. Buna en hızlı, en ucuz ve en etkili ulaşma vasıtası ise okumaktır. Günümüzde okumak için zamanı olmadığından şikâyet edenler için birtakım okuma becerilerini artırıcı teknikler geliştirilmiştir. Bu tekniklerin genel adı hızlı okumadır. Okumayı fiziksel etkinlik olarak düşünürsek, hızlı okuma da bir tür fiziksel etkinliği artırıcı uygulamadır. Hızlı okuma eğitimin temelinde görsel algılama vardır. Böyle olunca da temel hedefimiz gözümüzün kaslarını eğitmeyi, gözümüzün ç

1 . Sınıf Hızlı Okuma Egzersizleri

Hızlı Okuma

Hızlı okuma eğitimi almaya karar vermek için hızlı okumanın bize neler kazandıracağı bilincine varmamız gerekir. Bu bilgi, iletişim ve hız çağında yavaş okuyarak zaman kaybetme lüksümüz yoktur ve bahanelerin arkasına sığınarak okumama gibi bir şansımızda yok. Örnek verecek olursak; dört yüz sayfalık bir kitapta ortalama yüz bin kelime bulunur. Bu kitabı dakikada 150 kelime okuyan bir kişi 10 saatte, 500 kelime okuyan bir kişi 3 saatte, 1000 kelime okuyan bir kişi ise 1.5 saatte bitirebilir. Normalde gözümüz ve beynimiz hızlı okumaya hazırlıklı değildir. Zaten bu sebeple yavaş okuruz, anlayamama kaygısı hissederiz. Ilk önce gözlerimizi hızlı okumaya alıştırmamız gerekiyor. Bir yazıyı okurken gözümüz sanıldığının aksine düz çizgi üzerinde değil zikzaklar çizerek hareket eder. Yani gözümüzü kaydırarak değil kelime yada kelime guruplarına odaklanarak okuruz. Bir gazete sayfası alın, satır başlarında ve satır sonlarında bulunan kelimeleri renkli kalemle işaretleyin. Ve gözleriniz

Çocuklarda Özgüven

Özgüven

Çocuğunuzun hayatta başarılı olmasının ön koşullarından biri kendine güvenli bir birey olarak yetişmesidir Oysa kızgınlık anında söylenen sözler, verilen olumsuz tepkiler özgüven gelişimini engeller. Çocuklar okul çağına geldiklerinde özsaygı duygusu da gelişmiş olur Özsaygısı gelişmiş bir çocuk yeni şeyler denemek, arkadaş edinmek ve genel anlamda başarılı olmak için özgüvene sahip olur Özsaygısı fazla gelişmemiş bir çocuksa bu alanlarda zorluk çeker ve daha çok yardıma ihtiyaç duyar. Bireyin kendini iyi hissetmesi; başarılı, dengeli ve haz aldığı bir yaşama sahip olup, olmaması ile özgüvenin yüksekliği ya da güvensizlik duyguları paralel süreçlerdir. Yaşamdan haz alabilmek için özgüvene ihtiyacımız vardır. Bu temel ihtiyacın karşılanmaması hayatı çekilmez kılabilir. Özgüven yaşamın ilk yıllarından itibaren yavaş yavaş gelişen bir duygudur. Çocukluk döneminde bu duygunun gelişmesine olanak tanınmaz, eksik bırakılırsa yetişkin dönemde telafi edilmesi mümkün olmaya

Çocuğuma Dersi Nasıl Sevdiririm?

Özgüven

Ev ödevi çocuklar açısından konuyu daha iyi öğrenme, aileleri açısından ise yavrularının eğitimleri ile ilgilenmeleri bakımından iyi bir fırsattır. Ev ödevleri sayesinde öğrenciler okulda öğrendiklerini gözden geçirir ve uygular, gelecek ders için hazırlık yapar, kaynak kullanır ve araştırmayı öğrenir. Ev ödevi sayesinde çocuklar konuları uzun uzun inceleme fırsatı bulur. Ayrıca ev ödevleri yavrularımızın düzenli biçimde çalışma alışkanlığı edinmelerini sağlayarak, tek başlarına çalışmalarına ve sorumluluk almalarına olanak tanır. Uzmanlara göre öğrenme motivasyonu düşük olan öğrenciler düzenli biçimde ders çalışma ve ev ödevlerini bitirmede sorun yaşayabiliyorlar. Şayet sizin çocuğunuz da ders çalışma alışkanlığı kazanamıyor ve ev ödevlerini yapma konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiyor ise sizin desteğiniz gerekiyor demektir. Çocuk ile ödevleriyle ilgili konuşmaya çalışın. Ödev konusunda düşünmesini ve onu çalışılabilir parçalara bölmesini sağlayın. Bir proje

Etkili Konuşma Ve Dinleme

Etkili Konuşma

İnsanlar genel olarak kendilerine benzeyenlerden hoşlanır. Benzerlikler üzerinde yoğunlaşmak yakınlaşmaya, farklılıklar üzerine odaklanmak ise çatışmaya götürür. Benzer davranış ve tutumla kurulan iletişime paralel iletişim veya ahenk kurma denilmektedir. Bu da göstermektedir ki, dostluk kurup geliştirmek için ya karşımızdakiyle aynı ya da onun bakış açısıyla dünyayı görmek gerekmektedir. Etkili iletişimin içerisinde bulunan sözel ve sözel olmayan davranışlar ve bu davranışlar ile birlikte iletişim donanımlarının fark edilip algılanması çok önemlidir. Böylece, etkili iletişimde bulunup bulunulmadığının fark edilmesi mümkün olur ve iletişim konusunda birey kendisini geliştirmek isteyip istemediğine karar verebilecek duruma gelir. Kendini olumlu, yapıcı ve uygun bir şekilde karşısındakilere nasıl ifade edebileceğini öğrenme isteği bir amaç olarak ortaya çıkabilir. Karşılıklı iletişim, karşılıklı etkileşime yol açar. Kendimize yöneltilen bir iletiyi tam ve yüzde yüz

 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15