NLP(Neuro Linguistic Programming); zihnimizi isteğimiz doğrultuda kullanma ve programlama sürecidir. NLP bilimi; kendi zihin sistemimizi anlamak, düşünce ve duygularımızı yönetebilmek, iletişim ve ilişkilerimizi daha iyiye taşıyabilmek gibi sayısız avantajlarla her alanda başarıyı yakalamamızı kolaylaştırır. Bulunduğumuz teknolojik çağda müşteri ürüne kolayca ulaşabilmekte ve rekabet daha yoğun yaşanmaktadır. Bu nedenle satış sektörü çalışanları donanımlarını her yönden geliştirmek zorunluluğundadır. NLP ile satış teknikleri atölye çalışması; katılımcının kendini keşfetmesini, ilişkide bulunduğu müşteriyi daha iyi anlamasını, tanımasını ve satış sürecini kendinden emin ve yüksek motivasyon ile yönetme becerisini geliştirir. Eğitim süreci, ağırlıklı olarak pratik NLP çalışmaları ile beceri kazanma ve deneyim yaratmayı amaçlar. Eğitim içeriği; √ NLP nedir? √ NLP ile etkin satış kimliği v
Bir iş yemeğinde olduğunuzu varsayın. Yanınızda oturan bir kişi firmanıza birkaç gün önce katılmış o ana kadar tanışmadığınız biri. Sizin tabağınıza sürekli olarak bakıyor ve yemeklerin çok lezzetli göründüğünü söylüyor. Ben de aynı yemeklerden almalıyım, diyerek söze başlıyor ve kendisini tanıtıyor. Sizin seçtiğiniz yemeği tercih eden bu kişiye karşı ilk yaklaşımınız olumlu mu olurdu olumsuz mu? Sohbet ilerledikçe o kişinin de sizin gibi tane tane konuştuğunun farkına varıyorsunuz. Ortak özellikleriniz ise oldukça fazla. İkinizin de aynı okuldan mezun olan eşleriniz olduğunu, ikinizin de tenis oynamaktan zevk aldığınızı ve sinemaya gitmekten hoşlandığınızı, ikinizin de aynı politik düşünceye sahip olduğunuzu öğreniyorsunuz. Sizce bu kişiye yönelik ilk izlenimleriniz olumlu mu olurdu olumsuz mu? Bu karşılaşma yeni bir arkadaşlığın başlangıcı olabilir mi? Yine bir iş yemeğinde olduğunuzu düşünün. Yanınızda oturan kişi firmanıza henüz yeni katılmış henüz tanışmadığını
Öğrenciler genel olarak 15-20 yıl gibi uzun sürede, gelecekteki meslek hayatlarını oluşturmak için farklı kurumlarda eğitim ve öğretim görürler. Bir diğer taraftan da kişilik ve kimliklerini oluşturma, benliklerini kazanma aşamasını geçirirler. Eğitim sistemimiz daha yüksek oranda öğretim ağırlıklıdır. Uygulanmakta olan öğretim sistemi bu nedenle öğrencilerin; gerçek kimliklerini, becerilerini, arzularını, amaçlarını, hedeflerini tespit etmelerinde ve sosyal kişiliklerini meydana getirmelerinde, farklı bir takım çalışmalarla desteklenmesi gerekliliğini ortaya çıkartır. Motive edici güçlerini, şahsi azimlerini, kendi temsil sistemlerini, çalışma yöntemlerini, özgüvenlerini, dengelerini, performanslarını doğru ve bilinçli bir şekilde yönlendirme ve kullanma konusunda kesinlikle öncelikle aile ve bunu yanı sıra okul dışında başka bir yol arkadaşına gereksinimleri vardır. Hedeflerine doğru hızlı ve sağlam adımlarla g
Çocuklarıyla iletişimlerini geliştirmek isteyen her anne-baba ve diğer aile üyeleri için sıra dışı ve istenilen sonuçlar elde edilir. Hepimiz bazı şeyleri bilemeden anne-baba oluyoruz ve çocuk yetiştirmeye çabalıyoruz ilk çocuklarımızda deneyim kazanıyoruz. Bu çaba sırasında elimizdekilerle en iyisini yaptığımızı bilmeliyiz. Anne-baba koçluğu size nasıl anne-baba olacağınız ya da nasıl çocuk yetiştireceğinizi anlatan bir yöntem değildir. Anne-baba koçluğunda, anne-baba olmanın ya da çocuk yetiştirmenin tek bir yolu yoktur. Burada yaptığımız “siz nasıl bir anne-baba olmak istiyorsunuz?” ve “çocuklarınızı siz nasıl yetiştirmek istiyorsunuz?” sorusuna birlikte cevap aramaktır. Anne-Baba koçluğu, çocuklarınızın gelişimlerine olanak sağlayacak şekilde, düşüncelerini, duygularını ve hareketlerini kontrol etmede yardımcı olmayı
Kurumsal koçluk, temel olarak bir kurumun hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik koçluk yapmayı kapsar.
Kurumlar da tıpkı bireyler gibi, yeniliklere, değişime ayak uydurmaya veya bizzat değişimin kendisine ve gelişime ihtiyaç duyarlar. Kurumun ayakta kalması, devamlılığını sürdürebilmesi için bu değişim, zaman zaman zorunluluk haline gelir.
Değişim, kendi içinde zor bir süreçtir ve bu süreçte profesyonel bir destek almak, Kurumlara daha profesyonel ilerlemeleri, amaç, vizyon ve hedef belirleyerek çalışmaları, sağlam ve daha iyi sonuçlara odaklanarak hareket etmeleri konularında fayda sağlar.Büyümek, şirket birleşmeleri, yeni bir iş alanına girmek ve gerekiyorsa küçülmek gibi durumlarda, şirketlerin profesyonel destek almaları çok önemlidir.
Kurumunuz ister küçük ölçekli, ister büyük bir firma olsun, koçluk hizmetinden faydalanmak, istediğiniz sonuçlara ulaşmada, kalıcı ve etkin bir değişim sağlamada size des
Geri dönmek; bize en fazla zaman kaybettiren alışkanlık. Geri dönmek konsantrasyon eksikliğinden kaynaklı bir alışkanlıktır. Geri dönme imkanımız olduğu sürece de konsantrasyonumuz azalır. Öncelikle kendinize geri dönmeyi yasaklamanız gerekiyor. Geri dönme şansınızın olmaması konsantrasyonunuzu arttırır. Başlangıçta bazı paragrafları anlayamadığınızı hissedeceksiniz. Endişelenmeyin ve geri dönmeyin. Kendinize "Bugüne kadar geri dönerek okuduğum her paragrafı anladım mı? Şimdi hatırlıyor muyum?" diye sorun Umarız cevabınız endişelerinizi yatıştırır.
Göz eğitimsizliği; gözün satırlar üzerinde düzenli hareket edememesidir. Okuma eğitimini yetirence alamayan bir göz, satırlar üzerinde gezinir, durur. Sıçramalar ve duraklamalar düzenli olmaz. Kişi sık sık geri dönüşler yapar. Bu nedenle de satırdaki düşünceleri birbirlerine bağlayarak bütünleştirip anlamlandırmada zorlanır. Bunun için gözü, sürat ve çabukluk kazandırıcı bazı yardımcılarla eğ
Göz Devinimlerimiz: Daha hızlı okumak etkili bir okuyucu olabilmek için gözlerimizle aklımızı birlikte çalıştırmaya alıştırmamız gerekiyor.Bu organlarımızın entegre ve senkronize çalışmaları bize görme ve okuma konusunda çok şeyler kazandıracaktır. Okuma sırasında gözümüz satırlar üzerinde soldan sağa, sağdan sola, yukarıdan aşağıya (bazen aşağıdan yukarıya) göz sıçramaları ile ilerler.
Okuma olayı işte bu sıçramadaki duraklamalar (saplama) sırasında yakalayabileceğimiz sözcük kümesini algılayarak gerçekleştirilir. Bu yüzden hızlı ve usta bir okuyucu olabilmek için göz sıçramalarını hızlandırmak duraklama süresini kısaltmak duraklama süresince çok sayıda sözcük görebilmek (4-5 sözcük) yani görme yelpazemizi genişletmemiz gerekiyor. Bu üç özelliği kontrol etmek beynin işidir.
Zihnimizin kotrolü dışında gerçekleşen sıçrama ve duraklamalardan görüş alanına girenleri algılamak olanaksızdır. Öyleyse ak