• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Kendine Güven Kazanmak

Kişisel Gelişim

Kendimize olan güvenimiz kendimize biçtiğimiz değerdir. O aynaya baktığımız zaman gördüğümüz kişidir. Bir antrenör olarak uzun yıllar önce, kendisiyle barışık kimselerden önemli şeyler bekleyebileceğinizi öğrendim. Kendilerini zorlayabilirler. Uzun vadeli hedefler koyabilirler. Herkesin gerçekleştirmek istediği hayalleri vardır. Kendine aşırı güveni olanlar risk üstlenenlerdir, ama daha önemlisi, onlar başarılı olanlardır. Bunun tersi olarak, kendine güveni az olanlar genellikle dikkatlerini yoğunlaştıramayan ve çabucak hüsrana uğrayanlardır. Başarısızlığa meyillidirler, bu tür insanların belirgin özellikleri: disiplin eksikliği, organizasyon beceriksizliği, başladığını bitirememe, mutsuzluk duygusu, eleştiriye karşı duyarlılık, başkalarını kıskanma—gibi bir olumsuzluklar listesidir. İsterseniz bir antrenör, memur, veya iş arkadaşı olun, kendine güveni az olan insanlarla çalışmak zordur, çünkü duygus

Yeterince İyi, İyi Değildir

Kişisel Gelişim

Mark McCormack, birçok başarılı atletin temsilcisi ve Spor-tes Illustrated kendisini "sporda en güçlü kişi" olarak nitelendirmişti, tüm star performansı gösterenlerin sonsuz bir gelişme arzusunu paylaştıklarını belirtiyor. McCormack What They Don 't Teach you At Harvard Business School 'da "Bunlar her başarıyı, her zaferi daha büyük hırsların dürtüsü olarak kullanıyor."yazmıştı. "Hemen ulaşılan herhangi bir amaç daha büyük daha 'ulaşılmaz' bir amaca doğru bir sonraki basamak oluyor. Belki siz çeşitli bölümlerdeki testlerin bazısında oldukça iyi puan aldınız ya da örneğin ikna etmede oldukça iyi olduğunuzu düşünüyorsunuz. Ya da belki bu kitaptaki ilkelerden bazısını uyguladınız ve başarı kazandınız. Müthiş! Fakat eğer siz o yetenek ya da başarıyı kendini tatmin ve kendinden memnun olmaya çevirirseniz, başarısız oldum demektir. Karizmanın herhangi bir alanında zaten yeterince iyi olduğunuzu hissetmek iıeredeyse kesinlikle öyle olmadığınızı temin etmek demektir.

Kısa Biyografinizi Yazın

Kişisel Gelişim

Aslında bunu yazmak amaç belirlemenin mükemmel bir yolu olabilir. Bunu uzun ve detaylı tutun (Sonuçta siz olağanüstü karizmaya sahip bir kişiydiniz!) Siz de çoğu kişi gibi ilk başarılarınızı ve organizasyonlardaki konumlarınızı yazabilirsiniz. Sonra ölümünüzden sonraki biyografiyi yeniden gözden geçirdiğinizde en fazla anımsanmayı istediğiniz şeyin isminizin sonundaki unvanlar ya da sizin altınızda kaç işçi çalıştığının olmadığını anlarsınız. Fakat olasılıkla hayat hikâyenizin karakteriniz hakkında olmasını istersiniz: Hangi faydalı şeyleri yaptınız? Ne kadar iyi bir arkadaştınız? Nasıl bir partner? Kriz anlarında ne kadar iyi davrandınız? DERLEYEN.

Siz Nasıl Bir Dinleyicisiniz?

Kişisel Gelişim

Karizmaya sahip insanları düşündüğümüzde, olasılıkla iyi konuşan kişileri düşünürüz. Ve gerçekten de önceki bölümde sesli imajın, ses niteliğinin ve halka etkin hitabetin önemini vurguladık. Fakat bu resmin ancak yansıdır. Sizi birinin dikkatini ve güvenini kazanmak istediğinizde, dinlemek en az konuşmak kadar önemlidir. İyi bir dinleyici olmanız insanları size çeker; zayıf bir dinleyici olmanız ise sizden uzaklaşmalarına neden olur. Karizma sahibi birini bulun ve şüphesiz başarılı bir dinleyiciye rastlarsınız. Zayıf bir dinleyici olmak işçiler ve işverenler, satış uzmanları ve müşteriler, çocuklar ve ebeveynler ve eşler arasında kabul edilen bir sorundur. Etkin bir dinleme eksikliği aynı zamanda müşteri kaybına, siyasi kampanyaların kaybedilmesine ve davaların kaybedilmesine yol açar. Aslında, liderlik etkin bir dinleyici olamayan bir kişi için neredeyse imkânsızdır. Yanlış iletişim, hata ve tekrarlanması gereken işler, zayıf dinlemenin yaygın yan etkileridir

Kişisel Gelişim Ve Çocuk

Kişisel Gelişim

Başkalarıyla birlikte oynama Başkalarının haklarına saygı gösterme Kurallara ve düzenlemelere uyma Kendini kontrol etmede gösterdiği gelişme Sorumluluk kabul etme Tutumlarında olumluluk sergileme Öğrenmeye karşı istekli olma Çalışma Alışkanlıkları ve Tutumları Yönergeleri takip etme Başladığı işi bitirme Bağımsız olarak çalışabilme Başkalarıyla birlikte çalışabilme Malzemeleri özenli kullanma Dinleme becerilerinde gelişme Tertipli olma Grup tartışmalarına katılma İkinci bölüme "Öğrenme ve Becerilerdeki Gelişme" ya da "Okul Başarısı ve Çaba Gösterme" adı verilebilir. Bu bölümde genelde şu alt başlıklar yenilir: Dil Becerileri: Fikirleri ve yaşadıklarını başkalarıyla paylaşma Fikirlerini net olarak ifade edebilme Anlatılan hikâyelere ve şiirlere yerinde tepkiler verebilme Dinleme becerilerinin durumu Matematik Sayıları anlayarak kullanma Matematik kavramlarını anlama Problemlerin çözümünde mantık yürütme Sayı g

Çocuk Ve Evden Kaçmak

Kişisel Gelişim

EVDEN KAÇAN ÇOCUKLAR üzerinde yapılan araştırmalarda, zihinsel özürlüleri hariç, hemen hepsinin aileleriyle sorunları olduğu görülmektedir. Ailede şiddetli geçimsizlik, işsizlik, fakirlik, dayak, eğitimsizlik gibi olumsuzluklar öncelikle çocukları etkilemektedir. Çocuklar sıcak aile ortamından, sevgiden, ilgiden ve şefkatten mahrum olarak büyümektedirler. Bu çocuklar kendi ayakları üzerinde duracak yaşa geldikleri zaman sıkıcı aile ortamından, dayaktan, kötü muameleden ve sefaletten kurtulma hayalleri kurmaya başlarlar. İlk fırsatta ellerine bir yerden para geçince, iyi bir iş bulmak, ses veya sinema sanatçısı olmak, kısa yoldan şöhrete kavuşmak ümidiyle evden kaçarlar. Bazı çocuklar, ailenin maddî durumu iyi olduğu halde, anne ve babanın sevgisini denemek için evden kaçarlar. Ancak fazla uzağa gitmeyi göze alamazlar. Genellikle evin bodrumuna, bir akraba veya arkadaş evine sığınır; kısa zamanda geri dönerler. Anne babanın affedemeyeceği bir suç işlediklerinde, karneleri za

Okuma Hızınız Ne Durumda?

Hızlı Okuma

Yeterince hızlı okuyamayan, değerli zamanı boşa harcamaktadır. Ne var ki çoğu insan bu yetenekten yoksundur. Bu bakımdan okuma hızınızı artırmak sizin için başarınızı doğrudan belirleyecek derecede önemlidir. Bu hızı, okuduğunuzu sindirmek ve zihne yerleştirmek için olabildiğince çok zaman kazanabilecek kadar artırmanız gerekiyor. Sırf okumak için ne kadar çok enerji ziyan olursa, okunanı belleğe yerleştirmek için gücünüz de o kadar azalır. Bu bölümün başında belirttiğim gibi, çoğu kimse bir metni küçük kelime grupları halinde okur. Bunun sonucu olarak da göz, debriyaja basmasını beceremeyen bir şoförün sürdüğü otomobil gibi, satırlar üzerinde bir duraklayıp bir kalkarak ilerler. Daha da kötüsü kelimeleri harf harf hecelemektir. En rasyonel okuma tekniği, olabildiğince uzun kelime gruplarının anlamını bir defada kavramaya dayanır. Burada ilkin satırları üç parçaya ayırarak okumak tavsiye edilebilir. Bu yolla göz adaleleri zamanından önce kesik kes

 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23