• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Öz Güven Eksikliği

Kişisel Gelişim

Başarının günündeki en büyük engel ve aşılması gereken ilk engel güvensizliktir. Kendimize inanmamamızdır. Bütün başarısızlıkların nedeni; kendimize karşı beslediğimiz güvensizliktir. Kendine inanan; güven bulur. Kendine inanmayan; güven kaybeder. Bir çok insan vücutça çok kuvvetli oldukları halde kendilerine güvenleri olmadığından, iş görmek, başarılı olmak için içlerinde en ufak bir kuvvet bulamazlar. Gerçek kuvvetliler kendilerine tam güveni olanlardır. Kendi yeteneklerine güvenmeyenler dünyanın en zayıf .insanlarıdır. Washington İrving: "iyi şekillenmiş disiplinli bir yetenek, daima layık olduğu iş ve güveni bulur; ama o kendini aramalarını beklemelidir. Çok mütevazı, birçok değerli insan bir kenarda ihmal edilmiş dururken; değersiz fakat her ne pahasına olursa olsun başarılı olmak için ileri atılmış pek çok kimse de başarıyı yakalamıştır. Bu adamların da hız ve ileri atılma, güven ve kendine inanma gibi değerleri olduğunu ve bunlar-s

Başarı Ve Aile Ortamı

Kişisel Gelişim

Bir insanın en önemli eğitim yuvası ailedir... Aile; insanın eğitiminin temel taşıdır. Aile eğitimindeki aksaklıklar insanın bütün hayatına yansır... Aile hayatı, insanın bütün hayatının fihristidir, özetidir... Başarısız öğrenciler içinde yapılan bir araştırmada, öğrencilere başarısızlıklarının sebepleri sorulduğunda öğrencilerin çoğu, aile ortamındaki düzensizliği göstermiştir. Anne ve baba olarak "dış başarı" yerine "iç başarı"ya önem verilmelidir. Bir psikolog: "Çocuğun, ya da yetmiş yaşına gelmiş bir insanın davranışlarına bakıp, onun nasıl bir aile ortamında yetiştiğini çok rahat anlayabiliriz." demektedir. Çünkü insanın hayattaki davranış şekilleri, büyük ölçüde ailenin ona karşı gösterdiği tutumlara ve yaklaşımlara göre şekillenecektir... Başarı veya başarısızlığın temelinde öncelikle aile faktörü yatmaktadır. Aile; çocuğuna hoşgörülü davranmalı, otoriter ve baskıcı bir yaklaşımdan uzak durmalıdır. Yapılması gereken; insanın, duygu ve düşüncelerine önem verilen bir ai

Endişe Ve Korku

Kişisel Gelişim

Robert Herrick Sonuna dek çaba gösterin ve asla kuşkuya düşmeyin. Hiçbir şey o kadar zor değildir, araştırın yeter. demektedir. Endişe: Zihinde oluşan ince bir korku akıntısıdır, ne kadar uzun sürerse bıraktığı izler de o kadar derin olur.Endişe ve korku; insanı başarı merdivenlerine tırmanmaktan alıkoyan en önemli unsurlardandır. Korku ve endişe, ölçülü olduğu müddetçe insana zararlı değildir; ama ölçü aşıldığında hayat çekilmez olur. Bizler zihnimizi olumlu ya da olumsuz şekilde kullanabiliriz. Beynin en olumsuz kullanma şekli; korku ve endişe ile yaşamasıdır. Endişe ve

Çok Okuyan İnsanlar

Kişisel Gelişim

İslam büyüklerinin hepsi, çok okumuşlar da büyük olmuşlar. Onlardan birkaç tanesinin nasıl okuduğunu modellemek amacıyla buraya yazıyorum. İbn-i Sina (980-1037) diyor ki: ‘Geceleri hep okumakla, yazmakla meşgul oldum. Uyku bastıracak olsa bir bardak bir şey içerek açılır, yeniden çalışmaya koyulurdum.’ İbni Rüşd (1126-1198), eserleri Avrupa'da yüzyıllarca okutulan Endülüslü bilgin, sürekli kitap okurdu. Kitap okumadan geçen iki gecesi vardır: Biri evlendiği gece, diğeri babasının vefat ettiği gecedir. Nevevi (1233-1277) 24 saatte bir yemek yerdi. Kitap okumaya daha fazla zaman ayırmak için böyle yapardı. Hiç evlenmedi. Çok eserleri vardır. Yavuz Sultan Selim, (1470-1520) günde ortalama sekiz saat mutlaka kitap okurdu. Mısır Seferi'ne giderken üç katır yükü kitap götürmüştü. Yavuz'un dostu, yaveri diyor ki:

Adaletin Olmadığı Yerde Hiçbir Şey Yok Demektir

Kişisel Gelişim

Adaletin Olmadığı Yerde Hiçbir Şey Yok Demektir Adaletsizlik, her değeri kokutur, çürütür, inançları sarsar, güven ortamını yok eder. Adaletin olmadığı oir yerde yıkılmak için başka hiçbir şeye ihtiyaç yoktur. Yönetim sürecinde de adil davranılması kalıcılık için şarttır. Adil davranmayan bir yönetici insan kaynaklı problemlerin faaliyet alanını tamamen kaplamasına yol açar. Artık başka hiçbir şey düşünmek, yapmak imkânı kalmaz. İşbirliği, ortak sorumluluk duygusu gibi kilit ihtiyaçlar karşılıksız kalır. Adil olmak her zaman tarafsız olmak anlamına gelmez. Adaleti sağlamak için bazen taraflı olmalıyız. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]

Hatırlama

Kişisel Gelişim

Hatırlama, belli süreçlerle zihne "kaydolmuş" bilgilerin, uygun ortamlarda yeniden ortaya çıkmasıdır. En başta gerekli olan, konuyu "anlayarak öğrenmek"tir. Ezberlenen konunun ne gerçek anlamda öğrenilmesi olur ne de hatırlanması. Çünkü ezber, zihinsel yeteneklerini besleyip geliştirmez. Aktif bir zihnin konuyu anlayarak takip etme olasılığı fazladır. Aktif olması da merak ve ilginin varlığından kaynaklanır. Sonraki adım, öğrenmiş olduğumuz konuyu "hafızada tutma" sürecidir. Zihin, hafızada tutma işini kendi bildiği şekilde, yani geçmiş yaşantılarını, algılama biçimini, vb. işin içine katıp yeni bilgiyi bunlarla yoğurarak gerçekleştirir. Zihin, algıladığı bilgiyi olduğu gibi kodlamaz. Bu kodlamayı kendi çalışma biçimine göre yapar. Bu yüzden zihnimizden, algıladığı bilgileri olduğu gibi kodlama-sını ve daha sonra da dışarı çıkarmasını bekleyemeyiz. Hatırlamada üçüncü adım, "bulup çıkarma"dır: Zihinde kodlanan bilginin dışa vurulması. Bulup çıkarma eylemi belli ortam ve koşullarda

Verimli Ders Çalışma Teknikleri

Kişisel Gelişim

Ders adını verdiğimiz eylem sürecinin genel anlamda iki türü olduğundan bahsetmiştik. Bunlar, konu türlerine ve veriliş biçimlerine göre sözel ve sayısal olarak karşımıza çıkmaktadır. Sözel Dersler Bunlar genel olarak, "Türkçe" ve "Sosyal Bilimler" başlıkları altında toplanan derslerdir. Bu iki alana baktığımızda özünün neye dayandığını fark edebiliriz. Özü, harflerden oluşmuş sembollere dayalı derslerdir bunlar. Peki, genel anlamda bu derslerin bizden istediği nedir? Harflerin oluşturduğu kelime, cümle, paragraf ve tüm olarak konudan anlam çıkarmaya çalışma. Bu derslerin istediği tek şey, "anlam çıkarma"dır. Yani, "Beni anlamlandırın, ben burada sembol olarak karşınıza çıkan harflerden oluşsam da, bütün olarak size bir anlam ifade ediyorum" diyen dersleridir bunlar. Ama söyledikleri çok önemli bir şey daha var ki, o da "Beni ezberlemeyin!". Ezberin, daha önce de söylediğimiz gibi, zihinsel kapasiteyi zedeleyici b

 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84