Not tutma denildiğinde genelde anlaşılan şey, anlatılan ya da okunan konuları olduğu gibi yazıya geçirmektir. Not tutmak, algılanan ve dolayısıyla zihinde yer oluşturan izlenimlerin yazıya kısaca dökülmesi demektir. Zihnin bilgileri hiçbir şekilde olduğu gibi kaydetmediğini bilelim. Zihin, kendine özgü "anlamlandırma" süreçleriyle dış olayları iç olaylarla kaynaştırarak bir bütün oluşturur. Bu özel işlevi nedeniyle zihin, olan bitenlere kendi soyutluğundan anlam vererek, gerek kavramlar, gerek duygusal geçmiş gibi içsel süreçlerle yeni bir bütün yaratmaktadır. Bu yeni bütün, çok karmaşık ve bir o kadar da değişebilme özelliğinde bir yapı gösterir. Böylece, belli bir olaya karşı geliştirmiş olduğumuz içsel ya da dışsal tepki, başka bir zamanda aynı olay karşısında çok farklı bir hal alabilmektedir. Not alırken zihnin bu özelliğini göz önünde bulundurmak çok işinize yarayabilir. Özgüven, burada da karşımıza önemli bir koşul olarak çıkıyor. Öğrenciler genelde düşük özgüven neden
"Üff! Ne güzel oturuyordum! Nerden çıktı bu ders de şimdi?", "Arkadaşlarım tam da beni çağırmışken ders mi olur?", "Biraz daha TV seyredeyim, nasıl olsa bir yere kaçmıyor ya!", "Bugün canım sıkılıyor, yarma bıraksam da olur!"... Ne kadar tanıdık tepkiler, değil mi? Öğrenci olmuş herkesin yaşadığı bir karşılıktır bu. Ders çalışmaktan ya kaçılır ya da belirsiz bir zamana ertelenir genelde. Oysa her ikisi de bir gerçeği ortadan kaldırmadığı gibi çözümü giderek çetrefılleşen, sevimsizleşen bir sorun oluşturur. Nedir yapılması gereken? Kendinizde şimdiye kadar ele aldıklarınıza dayanan bir "iç disiplin" oluşturmak. Şunu unutmayalım; ne yaparsak kendimiz için yaparız. Yaptığımız ya da yapacağımız şeyler ne ana babamız içindir ne de öğretmenlerimiz. Yaşam, bizim yaşamımız. Hayatımızı sahiplenerek yola koyulmak, kendimizi bu yolun gerektirdiği araç gereçle donatmak kendi işimiz ve bu da kendi elimizde. "Bir türlü derse başlayamıyorum" dediğinizde, hayatta ulaşm
Bugün, olimpiyatlarda yarışan atletlerin yaşam koçları var. Ünlü sinema oyuncularının, tanınmış sanatçıların yaşam koçları var. Genel müdürlerin, şirket sahiplerinin, zengin ve başarılı insanların yaşam koçları var. Peki ya sizin kişisel bir yaşam koçunuz olsaydı? Ne denli üretken ve başarılı olabileceğinizi hayal edebiliyor musunuz? "Yaşam koçluğunun olağanüstü sonuçlarına yaratıyor. Yaşam koçluğu alan danışanlarının hayatlarında meydana gelen harika değişimlere şaşırabilirsiniz. Oysa bir yaşam koçu bu tür gelişmelere hiç şaşırmaz; beklediği zaten budur. Yaşam Koçluğu Eğitimlerinde, her zamanı sahip olmayı hayal ettiğiniz hayat için bir tasarımdır. Her ipucu üzerinde çalışın, sonuçlara şaşıracaksınız.
İzmir Yaşam Koçluğu eğitimleri ile ilgili detaylı bilgi için 0(232) 422 59 54 numaralı telefondan veya burayı tıklayınız.
İzmir
‘Her işi daha hızlı ve daha kolay yapmanın bir yöntemi mutlaka vardır.’ Hızlı okuma eğitiminde hızlı, kolay ve kalıcı bir şekilde öğrenmek için yapılması gerekenleri sistematik olarak açıklamaktadır. Öğrenmenin en yaygın yolunun okumak olduğundan hareketle Hızlı okuma eğitiminde hızlı ve etkin okuma tekniklerine ağırlıklı olarak yer verilmiştir. Ayrıca okunan metni anlama kapasitesini artırmaya yönelik teknikler, uygulamalarıyla birlikte aktarılmaktadır. Bu kitapta hızlı okuma stratejileriyle birlikte kalıcı öğrenme tekniklerini de bulacaksınız. Konsantre olarak okumaktan iç disiplin geliştirmeye; okuma stresiyle başa çıkmaktan kişisel zaman planlamaya kadar bilmek istediğiniz her konuya yer verilmiştir. Kendi okuma tekniğini geliştirmek, bilgiye ulaşma yollarını keşfetmek, öğrenmeyi öğrenmek, okul hayatında ve hayat okulunda başarılı sonuçlar almak isteyen herkes Hızlı okuma eğitimi almalı. İzmir'deki anlayarak hızlı okuma eğitimleriyle ilgili ayrıntılı bilgiye
Birçok kaynakta etkili konuşmanın-konferansın-nutkun önemi ve usulleri üzerinde durulmuş ve bazı esaslar dile getirilmiştir. Burada bir özet yapmakta fayda görüyoruz.
1) İyi bir dinleyici olun. Bu başkalarına saygılı olmanın da asgari bir şartıdır. Dikkatle ve saygı ile dinlemek iyi konuşmanın ilk hazırlığıdır. Konuşma maçı konuşmasında boşluklar bırakıyorsa bu boşlukları da konuşulan konu üzerinde düşünmekle değerlendirin.
2) Sistemli olarak okuyun.
3) Söyleyeceğiniz şeyler ayrılan süreyi tam olarak doldursun.
4) Konuşmanız için bir ana cadde tesbit edin. O caddeden dışarı çıkmayın.
5) Herhangi bir aksilik karşısında telaşlanmayın. Sakin olmaya çalışın.
6) Dinleyenlere karşı samimi bir saygı
Yönetici ile liderin farklı insanlar olduğu zaman zaman vurgulanıyor. Hepimiz "yönetici verilen görevi yapar, lider yönlendirir" "Yönetici gördüğü kabiliyet ile çalışır, lider kabiliyetleri uyandırır" türünden ifadelerle karşılaşıyoruz. Bu konuda kısa yoldan şunu söyleyeceğiz: Diğerlerini motive etmek zorunda olan herkes liderlik özelliği taşımalıdır.
Hepimiz küçülen dünyada birleşen dev girişimleri, ekonomi ile siyasetin iç içe olduğunu; meselâ Amerikan dış ticaretinin nerdeyse Beyaz Saray'dan yönetildiğini, şartların gittikçe ağırlaştığını, serbest piyasa ekonomilerinin dünkü demir perde ülkelerinde bile tutunduğunu, gümrüklerin ardına kadar açık olduğunu, rekabetin son derece yoğunlaştığını, ileri derecede teknoloji üretimi ve ithali ile makineleşmenin-modernizasyonun had safhada bulunduğunu, bütün dünyanın kaliteli insan peşine düştüğünü ve benzerî gelişmeleri görüyoruz. Bu tablo karşısında yöneticilider ayrımı fiilen ortadan kalkmaktadır.
Yönetici Nasıl Olmalıdır? Sorusuna Çerçeve Cevaplar
1) Moral ihtiyaçların tatminine büyük önem verir. Kendilerini iyi hisseden insanlar iyi şeyler yapabilirler.
2) Ne kadar küçük olursa olsun her olumlu katkıyı değerlendirir. Her olumsuz katkıya dikkat eder.
3) En ilgisiz göründüğü bir anda bile bütün ayrıntılar kontrolü altındadır. Ayrıntıların sonuçları nasıl etkilediğinin örneklerini defalarca yaşamıştır. Ciddiyet ve disiplinin ayrıntılardaki dikkatle devam edebileceğini bilmektedir.
4) İç rekabetin düşmanlığa dönüşmesine asla izin vermez. İnsanları birbirine ezdirmez.
5) Olayları tarafsız bir gözle inceler ve hükmünü bu tarafsız bakıştan sonra verir. Hükmünü verdikten sonra artık taraflıdır ve taraflı olmak ne gerektiriyorsa onu yapar.
6) Sabır büyük bir organ