Ne şans ki, beyinlerimiz zamanı makul bir şekilde fark edebilmektedir. Böylece, bu sabah yaptığınız düzenli bir faaliyet ile aynı şeyi beş yıl önce yapmanız ve gelecekte bir zamanda yapmayı hayal etmeniz arasında ayrım yapabilirsiniz. NLP bize düşünme süreçlerine ilişkin bir yapı sağlayarak, zamanın içgüdüsel olarak farkında olmamızı sağlayan gerçek nörolojik farklılıkları tanımamıza yardımcı olabilir. Örneğin geçmiş ve şimdiki benzer olaylan ya da deneyimleri hayal ederek, temsil sistemleri (görmek, duymak, hissetmek) ve alt temsil sistemlerindeki (‘görüntü’ kontrastı ve parlaklığı, ses tonu, vb.) farklılıkları saptayabilirsiniz. Buna, daha önce gördüğümüz gibi zamanı betimlerken solda veya sağda, önde veya arkada olabilen görüntünün yeri de dahildir. Her düşüncede, sadece deneyimi değil, zaman boyutunu da betimleriz. Tabii farklılıklar çok ince olabilir; bazen bir şeyi gerçekten yapıp yapmadığımızdan, ya da onu sadece net Başkalarının Stratejilerini Anlamak bir şekilde hayal edi
Şimdi duyusal farklılıkların bilincinde olarak, yöneticilikle ilgili farklı durumlardaki uyuşmayan düşünme tercihlerine ilişkin örnekler hatırlıyor olabilirsiniz. Sizin için açık olan bir şey, amirinizi ya da bir yöneticiyi ikna etmeye çalışırken aynı açıklıkta olmayabilir. Bu durumda hayal kırıklığına uğramanın tipik tepkisi, ‘Meseleyi göremiyor’, ‘Dinler gibi görünmüyor,’ ya da ‘Departmanımın ne hissettiğini kavrayamıyor' gibi tepkiler olabilir. Özenle hazırlanmış bir rapor, iletişimin bu basit ilkesinden ve nörolojik gerçekten haberdar değilseniz, kısa sürede çöpe atılabilir. Sinestetik olarak düşünebilme, yani farklı temsil sistemleri arasında kolayca gidip gelme becerisini kazanmak biraz zaman alabilir. Bu arada, öteki insanla uyuşan ve uyumlu ilişkiyi güçlendiren bir tarzda davranmak başarılı iletişim sonuçları doğuracaktır. Bir diğer ödül de, daha uzun süreli daha iyi ilişkilerdir. Böyle bir davranış benimseyerek ve duyusal becerilerinizi artırarak, kendi düşünme güçleriniz
NLP'de sık sık karşımıza çıkan tutarlı olma gerekliliği, kısmen, kişiliğimizi oluşturan pek çok parçaya sahip olma eğiliminde olduğumuz ve her zaman tutarlı, anlaşılır bir tarzda düşünüp davranmayabileceğimiz gerçeğini yansıtmaktadır. Çoğu kez ‘kalp ve beyin’ arasında diye ifade edilen bu farklılık, sağ ve sol beyinlerimizin (bir tarafta mantıklı, diğer tarafta bütüncül ve sezgisel) çalışma şeklini yansıtıyor olabilir. Diğer farklılıklar, bilinçli ya da bilinçsiz olarak peşinde olduğumuz, çatışma halinde olabilen ve sonuçlan belirlerken dikkate aldığımız ekolojiyi düşünürken gizlenmiş farklı niyetleri yansıtabilir.
DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]
Kişisel düzeyde ekoloji ölçütünün daha ileri bir anlamı olabilir. Her davranışın arkasında olumlu bir niyet yattığı şeklindeki önvarsayımı daha önce görmüştük. Yine daha önce gördüğümüz gibi, bu niyetlerin (ya da sonuçların) bir kısmı bilinçaltı düzeyinde varlık gösterebilir. Bu yüzden, bunların bilinçli hedeflerle çatışması ve bu çatışmadan ikisinin de etkilenmesi mümkündür. Hafta sonları çalışmayı kesmek doğrultusunda verilen bilinçli bir karar, patronu hoşnut etmeye, ‘o kızlardan biri’ olmaya, işlerin yığılmasından kaynaklanabilecek başarısızlığın önüne geçmeye, vb. yönelik açıkça ifade edilmemiş bir arzuyla çatışma içinde olabilir. Buna karşın, bir part time kursa devam ederek yeni bir vasıf ya da diploma edinmeyi hedefleyen manili bir sonuç, size ait zamanda yapabildiğiniz, acil iş taleplerisin karşılanması, yaşlı bir akrabanın bakımı ya da sendeleyen bir evliliğin toparlanmaya çalışılması gibi pek çok şey konusundaki bilinçaltı niyetlerinizle çatışıyor olabilir.
İlk bakış açısına göre, hedefe ulaşma ‘sorunu’ bir durumdan (şu an bulunduğunuz nokta) başka bir duruma (olmak istediğiniz nokta) geçmektir. Burada hedef, her zaman, kendinizi nasıl hissettiğiniz ya da içinde bulunduğunuz durumun yanı sıra, fiziksel ya da maddesel bir anlamda gerçekleştirmek istediklerinizi içeren bir pakettir. Örneğin, o önemli raporu zamanında hazırlamakla, muhtemelen iyi bir iş başardığınızı hissetmek ve bunun takdir edileceğini, belki de ona göre hareket edileceğini bilmek istiyorsunuz. Hedefiniz, sadece fiziksel bir belge olmaktan çok, gerçekten daha ileri bir sonuç -bir politikanın uygulanması ya da bir yatırım önerisinin kabul edilmesi- ve onun başarısının size getireceği kişisel doyum da olabilir. DERLEYEN... (EDİTÖR) İletişim:[email protected]
Bu sibernetik yetenekleri kullandığımız zaman, hedefe ulaşmanın sihri gerçekleşir ve bu sihir, bilinçli bir uğraşın ürünü olmaktan çok, bilinçsiz bir düzeyde işler. Sistemin bunu en iyi yapabildiği durumlarda başarımız artar. Sistem devrede olunca, hayranlık verici ve bilinçsiz bir yetenekle dişlerinizi fırçalayabilir, otomobil sürebilir, bir golf vuruşu yapabilir, bir projeyi yönetebilir, bir departmanı çekip çevirebilir ya da maharet gerektiren başka bir etkinliği gerçekleştirebilirsiniz. Gerçekten, bu alışkanlığa dayalı etkinlikler hakkında ne kadar çok düşünürseniz o kadar kötü sonuç elde edersiniz. Uzman bir eğitmen yanınızda otururken normal olarak araba kullanmaya ya da bir grup insan tarafından izlenirken kravatınızı bağlamaya çalışın bakalım ne olacak?
Vites değiştirmenin, otomobili yokuşta çalıştırmanın, bir konuşma yapmanın, bir toplantıya başkanlık etmenin, bir raporu büyük patrona sunmanın ya da birini işten çıkarmanın kuşkusuz bir ilki vardır. Ama d
Yanlış ya da yanlış yönlendirilmiş olduğunu düşündüğümüz davranışlara ilişkin olumlu bir nedeni anlamakta zorluk çekeriz. Ama bu, başkalarının davranışlarına yön veren farklı algı haritalarını anlayamamak demektir. Bir davranış bizim neyin doğru ya da anlamlı olduğuna ilişkin haritamıza uyarsa ‘olumlu’ ve anlamlıdır. Bir terörist ya da adi suçlunun bile, davranışı için, kendisince olumlu anlam ifade eden bir neden göstermemesine çok ender rastlanır.
Her türlü durumda, görünüşte garip olan davranışlar, sonunda bizim o zaman fark etmediğimiz bir niyeti açığa vurur. Örneğin, ilgi çekme ya da tanınma arzusu, ilgi çekmek için hemen her şeyi yapabilen çocuklarda daha belirgin olmasına rağmen, açıklanamaz denen bu tür davranışların nedenidir çoğu kez. Çok az insan ifade ettiği hedeflerinde bir hastalığa yer verir, ama milyonlarca insanın davranışı bir rahatsızlıkla ilintili davranışın doğrudan ya da dolaylı sonuçlarının etkisi altında olabilir. Bazı durumlarda, yalnız b